895 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 6 days
Türkiye’deki Sol yapılanmanın 12 Eylül 1980 öncesinde kendi içinde yaşadığı ayrılıklar, bölünmeler, çatışmalar ve cinayetleri ele alan Derin Sol, Hakkı Öznur tarafından 1994 yılında iki cilt halinde yazılan 1960’lı yıllardan itibaren Türkiye’deki sol yapılanmayı bütünüyle inceleyen bir kitaptır. Yazar Hakkı Öznur, Türk milliyetçisi bir isimdir.
Derin Sol - Birinci Cilt
Derin Sol - Birinci CiltHakkı Öznur · Alternatif Yayınları · 20041 okunma
Ekim Devrimi, çiftlik sahiplerinin ve burjuvazinin ikti­darını devirip onun yerine İşçi-Köylü Hükümetini kurarak, Şubat Devrimi'nin çelişkilerini bir darbede çözdü. Büyük top­rak sahiplerinin ve kulakların mutlak egemenliğinin kaldı­rılması ve toprakların kırın emekçileri yığınlarının istifade­sine devredilmesi; fabrikaların ve işletmelerin mülksüzleşti­rilmesi ve bunların yönetilrnek üzere işçilere devredilmesi; emperyalizmle bağların koparılması ve soygun savaşına son verilmesi; gizli anlaşmaların yayınlanması ve yabancı bölge­lerin ilhak edilmesi politikasının teşhir edilmesi; nihayet, ezilen halkların emekçi kitlelerinin kendi kaderlerini tayin hakkının ilan edilmesi ve Finlandiya'nın bağımsızlığının ta­nınması - işte Sovyet iktidarı tarafından, Sovyet devrimi­nin başında alınan temel önlemler bunlardır. Bu gerçekten sosyalist bir devrimdi.
Sayfa 152 - İnter Yayınları, 1990, 1.basım.Kitabı okuyor
Reklam
Ekim Devrimi sürecinde:
Anımsamak gerekir ki Devrimin başlangıç yıllarında pek çok Müslüman, İslamiyet ve Komünizmin sadece geçici değil, de­vamlı olarak bir araya gelebileceklerini düşünüyordu.
Sayfa 111Kitabı okudu
Ekim Devrimi sürecinde yaşanmış:
26 Ekim'de isyancıların safında aktif şekilde savaşlara katılan tek örgütlü Tatar grubu, ileri ölçüde tutucu hatta açıkça gerici bir Müslüman tarikatıydı. Veysî tarikatı adını taşıyan bu gruba aynı zamanda "Tanrı Veysov'un alayı" deniyordu. İnan Veysov tara­fından yönetilen tarikat, dinsel nedenlerle Geçici Hükümeti tanımayı reddetmiş ve Bolşeviklerin safına geçmişti.
Lenin, Ekim Devrimi'nden sonra 1924'teki ölümüne kadar Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin (SSCB) başkanlığını yaptı. Komünist Parti Genel Sekreteri, Josef Stalin'in (1878- 1953) partiden uzaklaştırılmasını önerdi. Stalin bu durumdan kendini kurtarmayı bildi ve siyasi mücadelelerden sonra rakibi Leon Troçki'yi 1929'da sürgün etti (1940'ta öldürüldü). Muhalefeti ortadan kaldırdı, karşıt görüşlüleri Sibirya çalışma kamplarına sürdü, kendi liderliğini zayıflatan orduda defalarca ayıklama yaptı ve göstermelik duruşmalar sahneledi. Tarımı modernleştirme çabaları yıkıcı oldu; 1930'larda çiftliklerin ortak kullanılması ve sahte genetik teoriler milyonlarca kişinin aç kalmasına neden oldu.
Sovyetler Birliği, kuruluş döneminde 1917 Ekim Devrimi'yle beraber kendi içine kapanan ve dışa(Batı'ya) karşı endişe ve korkuyla bakan bir siyasi kültür ve yapı üzerine kurulmuştu. Bu endişe ve korkunun tarihsel ve ideolojik anlamda birçok nedeni mevcuttu. Tarihsel anlamda devrim, 'enternasyonal' bağlantıları (kan bağı ve ittifaklar) olan Çarlığa son vermişti. 1918 Brest-Litovsk Antlaşması da yeni Sovyet yönetimi üzerine ağır yükler bindirmiş ve kendileri açısından I. Dünya Savaşı'nı sona erdirmişti fakat hemen ardından, Rus İç Savaşı başlamıştı. İç savaşta Batılı 'sömürgeci' ülkeler, kızıllara karşı beyazları desteklemiş aynı zamanda Kafkasya, Baltıklar ve Orta Asya bölgelerinde Rusya'dan ayrılan yeni devletlerin bağımsızlıklarınadestek vermiş ve hatta bazen doğrudan askeri müdahale ve işgallerde bulunmuşlardır. Dolayısıyla SSCB, rejime karşı uluslararası/emperyalist/kapitalist bir komplo ile karşı karşıya kaldığını düşünmekteydi ve bu durum bir yandan Batı korkusunu derinleştirirken diğer yandan sosyalist anavatanın korunması hususunda rejimde önemli bir kararlılık uyandırmıştır. Ayrıca ideolojik anlamda Marksizm, kapitalizm/liberalizme 'mutlak karşıtını' oluşturmakta onunla bir zıtlık barındırmaktaydı. Aslında komünizmin varlık nedeni de kapitalizm ve onun yarattığı toplumsal, siyasi ve iktisadi yapılanmaydı. Dolayısıyla Bolşevik rejimin ideolojik yapısı anavatanı koruma ve Batı'da egemen olan siyasi/ekonomik modelle hesaplaşmayı içermekteydi.
Reklam
842 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.