Söyle saadetini, çekinme
Bir ekmek, bir kadın, birkaç çocuk
Tatlı gerinmelerin peşisıra sabahleyin
Evinle işin arasında bir tatlı yolculuk..
Cigara içerekten alacakaranlıkta
Kapını çalmışsın,
Alınterin, göznurun, el emeğin, karın.
Turfanda portakal görüp çarşıda
Tadımlık birkaç tane almışsın..
Alırsın kardeşim, almalısın
Dünyadan o kadar az ki, istediğimiz
Senin, benim, hepimizin, çocuklarımızın
İki olmamalı bir dediğimiz.
Hazret-i Mevlânâ Eğitim Vadisinde Henüz Otuz Küsür Yaşlarında İken Zâhiri Bilginin Zirvesine Yaklaşır. Alacağı Mesafe Neredeyse Kalmamış Gibidir. Tam O Sıralarda Karşısına Sır Dolu Esrarengiz bir Derviş Çıkar :
Şems-i Tebrizî.
Elini öpüp kaybolur.
Daha sonra tekrar gelir ve öyle bir sual sorar ki, kitapların satırları cevaptan habersizdir.
_İnsan, Meleklerin Cevherindendir.
_Nurlu bir cevher, melek gibi marifet-i ilahi ile süslü olunca, elbette meleklerin arkadaşı olur.
_İnsanlar görünüşte insana benzeseler de hakikatte halleri başkadır. Kıyamet gününde manalar görünecektir.
_İnsanın içindeki ahlakın tamamı 4 kısımdır. Hayvan, canavar, şeytan ve melek ahlakları.
_Allah’tan başka
_Maske takarak yaşıyoruz ve maskenin içindeki gerçek beni unutup, ideal benliği gerçek sanıyoruz. Gerçek benliğimizle çatışma sonucu hastalanıyoruz.
_Ortaçağda felsefesinde Tanrı, insanı kurgulayarak yaratır ve insan, tanrıya ulaşmak için uğraşır. Bu kurgu dünyası bir sınavdır. Ortaçağ ilkel insanı bu yüzden bir maske takar. Rönesans özgür
_Hayat = Istırap ve sefalet.
_Göz kamaştırıcı şatolarında zenginlerin şatafatı bile, aslında hayatın özünden, mutsuzluk ve sefaletten kurtulmanın beyhude bir çabasından başka bir şey değildir.
_Hayatın anlamı, aslında hiçbir anlamı olmadığı. Sanatın hayatı katlanabilir kıldığını; sanat ile kısa süreliğine dahi olsa, sonsuz bir çabalama ve arzu
Söyle saadetini, çekinme
Bir ekmek, bir kadın, birkaç çocuk.
Tatlı gerinmelerin peşisıra sabahleyin
Evinle işin arasında bir tatlı yolculuk..
Cigara içerekten alacakaranlıkta
Kapını çalmışsın.
Alınterin, göznurun, el emeğin, karın.
Turfanda portakal görüp çarşıda
Tadımlık birkaç tane almışsın..
Alırsın kardeşim, almalısın
Dünyadan o kadar az ki, istediğimiz
Senin, benim, hepimizin, çocuklarımızın
İki olmamalı bir dediğimiz.