Höyükleri'nden söz etti türküsünde:
Tepelerde çınlayan boruları duyduk, Güney krallığında parlıyordu kılıçlar. Küheylanlar sabah rüzgârı gibi Daldı Stoningland'a. Cenk oldu. Orada düştü BaşkomutanThéoden, kudretli Thengeloğlu, dönmedi bir daha altın saraylarına ve Kuzey kırlarındaki yeşil otlaklara. Harding ve Guthldf, Dûnhere ve Deonvine, yiğit Grimbold Herefara ve Herubrand, Horn ve Fastred dövüşüp düştüler orada, o uzak ülkede: Mundburg Höyükleri altında, küfler içinde yatıyorlar şimdi yoldaşları Gondor bey teriyle. Ne zarif Hirluin dönebildi deniz kıyısındaki tepelere, ne de yaşlı Forlong döndü zaferle Arnach'a, ülkesinin çiçekli vadilerine; Derufın ve Duilin, uzun boylu okçular, dönemediler kara sulara, dağların gölgesindeki Morthond göllerine. Beyler ve erler kabul ettiler sabah vakti ve gün sonunda ölümü. Uzun zamandır uyurlar şimdi Ulu Nehir kıyısında, Gondor'un çimenleri altında. Şimdi gözyaşları gibi, parlayan gümüş gibi akan su, O gün kıpkızıl güdüyordu: Günbattmıyla alevlenmişti kana boyaliKöpükler; işaret kuleleri gibi yanıyordu dağlar akşam vakti; Rammas Echor'a al al düşüyordu çiğ.
İşte bu yüzden bu konunun altını çizelim istiyorum. Örneğin Ali Bey'in de bir çobanın oğlu olması, okura "Ben de yapabilirim!" duygusunu verebilir. Tabii versin. Ben meraklı olan ve bu merakının peşinedü şen herkese çok büyük saygı duyuyorum. Ali'yi desteklememin sebebi de buydu. Parasının olup olmaması mühim değildi çünkü
Reklam
Bre
bre 1. "Ey, hey" anlamında kullanılan bir seslenme sözü: "Bre Arslan Bey! Sen bu işi kolay mı sanırsın?" - Sevinç Çokum 2. "Be" yerine kullanılan bir seslenme sözü. 3. "Vay" anlamında şaşma bildiren bir seslenme sözü: Bre, bu ne büyük gemi! 4. Şaşkınlık, coşku anlatan bir seslenme sözü. 5. Tekrarlanan iki emir kipi arasına getirilerek işin sürekliliğini anlatan bir söz: "Öyle bir yol ki git bre git, bitmez. Gez bre gez. Dolaş bre dolaş." - Ahmet Rasim
Benim birileri okusun diye yazma alışkanlığım hiç olmadı içimde bir yerde Nedenini bilemediğim ve birçok insanda benzerini gördüğüm bir itkiyle bir şeyler yazdım yazıyorum okudukça da görüyorum ki yazmak bir anlamda buluşmakmış aynı sıkıntıları aynı endişeleri aynı umutları paylaşanların buluşması zamanları farklı olsa dahi Tecrübelerime
Kimi gün söz konuşur, hâl başka söyler" demişti ya Abdülhamid... Şimdi bambaşka vaziyet vardı. Abdülhamid'in sözünü mırıldanarak ama gözleri yaşlı olarak tamamladı Sami Bey: "Kimi gün hâl konuşur; dil, söyleyecek söz bulamaz!"
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.