OKUDUĞUN KİTABIN HAKKINI VER
Bir kitabı okuyup direk rafa kaldırmak kitaba karşı sergilenmiş aşağılayıcı bir tavırdır. Çünkü kitaplar sıradan, kullanıp atılan bir nesne değil, her biri bir ekoldür, üniversitedir. Ben bir kitaptan faydalanabildiğim kadar faydalanırım, üzerinde kafa yorar, irdeler, sıkar suyunu çıkarırım 😊 Nasıl mı? ✔️Kitabın ilgi çekici yerlerini/alıntılarını renkli kalemlerle işaretlerim. (Bazıları kıyamaz bunu yapmaya ama bu kitaplarınızın size ait olduğunu hissettirir ve aranızda duygusal bir bağ oluşturur😊) ✔️Yazar hakkında bilgi/anekdot toplarım. (Unutmayın ki bir kitap yazarından bağımsız düşünülemez) ✔️Kitabın (eğer varsa) ingilizcesini bulur okurum. ✔️Kitabın (eğer varsa) uyarlandığı filmi/diziyi izlerim. ✔️Kitap hakkında yazılmış farklı bakış açılarını, eleştirileri, yorumları gözden geçiririm. ✔️Ve bir ajandaya kitap hakkındaki tüm bilgi birikimimi, yorumumu aktarırım. Çünkü söz uçar yazı kalır👍 Bu şekilde hem okuduğum kitabı unutmam hem de kitabın ve yazarın hakkını vermiş olurum. İyi bir okuyucu da ancak bu şekilde yol alabilir. Zira marifet "bu ay 10 kitap okudum aferin bana" demek değildir. Zulanda ne var? Kendine ne kattın? Hayatta her ne yapıyorsak layığıyla, hakkını vererek ve severek yapalım. Sevgiler ❤️
Neyi Yaşamak İstiyorsan Onu Yaşa Öyle bir hayat yaşıyorum ki Cenneti de gördüm cehennemi de Öyle bir aşk yaşadım ki Tutkuyu da gördüm pes etmeyi de Bazıları seyrederken hayatı en önden Kendime bir sahne buldum oynadım Öyle bir rol vermişler ki Okudum okudum anlamadım Kendi kendime konuştum bazen evimden Hem kızdım hem güldüm halime Sonra dedim ki söz ver kendine Denizleri seviyorsan dalgaları da seveceksin Sevilmek istiyorsan önce sevmeyi bileceksin Uçmayı seviyorsan düşmeyi de bileceksin Korkarak yaşıyorsan yalnızca hayatı seyredersin Öyle bir hayat yaşadım ki son yolculukları erken tanıdım Öyle çok değerliymiş ki zaman Hep acele etmem bundan anladım.
Friedrich Nietzsche
Friedrich Nietzsche
Reklam
Eşini kanserden kaybeden
Orhan Seyfi Orhon
Orhan Seyfi Orhon
‘nun kansere yakalanan kızı, “Annem öldüğünde çok ağladın. Ben ölürsem ağlamayacağına söz ver” deyince
Orhan Seyfi Orhon
Orhan Seyfi Orhon
söz verir. Bir süre sonra kızını kaybeder ve şu dizeleri yazar, “Bir alev halinde düştün elime, hani ey gözyaşım akmayacaktın?”
-Yıllar sonra ilk kez ha? +Evet. Hâlâ inanamıyorum.. -Bu buluşma... +Öyle..Hep hayaldi de, gerçek oldu. -Neden sustun onca yıl? +Susmadım ki.. -Ama bana söylemedin. +Söyleyemezdim.
Kadim Anadolu Uygarlığının Merhamet ve İnsan Sevgisi Üzerine
" Adım Züleyha. Boluluyum, fakir bir ailenin kızı olarak zor şartlarda okudum öğretmen oldum. İlk tayinim Malatya Pütürge'ye çıktı. Üç yıl dağ köyünde görev yaptım. Beni hayatımda görmediğim ve göremeyeceğim ilgi, alaka ve şefkatle bağırlarına bastılar. Okulun küçük bir tek odalı lojmanına yerleştim ama bir gün bile orada yatmadım. Köyün
Sen çiçek olup etrafa gülücükler saçmaya söz ver. Toprak olup seni başının üstünde taşıyan bulunur. 🕊️ #Mevlana
Reklam
Tamirci Çırağı
On yedi yaşında hayalleri ve umutları elinden alınan bir çocuktum. Mutsuzdum. "Mutsuzluğumun sebebi ne olabilir?" diye sürekli düşünüyordum. Liseye başladığım yıl, birçok Türk babasının oğullarını okula motive etme amaçlı söylediği, "Okumazsan seni sanayiye veririm" sözünü babam da beni motive etmek amacıyla söylemişti. Genelde
Söz
Ver sözə ehya ki, tutduqca səni xabi-əcəl, Edə hər saət səni ol uyqudan bidar söz.
Fuzuli
Fuzuli
Öyle bir hayat yaşıyorum ki, Cenneti de gördüm cehennemi de Öyle bir aşk yaşadım ki Tutkuyu da gördüm, pes etmeyi de. Bazılar seyrederken hayatı en önden, Kendime bir sahne buldum oynadım. Öyle bir rol vermişler ki, Okudum okudum anlamadım. Kendi kendime konuştum bazen evimde, Hem kızdım hem güldüm halime, Sonra dedim ki 'söz ver kendine' Denizleri seviyorsan, dalgaları da seveceksin, Sevilmek istiyorsan, önce sevmeyi bileceksin, Uçmayı seviyorsan, düşmeyi de bileceksin. Korkarak yaşıyorsan, yalnızca hayatı seyredersin. Öyle bir hayat yaşadım ki, Son yolculukları erken tanıdım Öyle çok değerliymiş ki zaman, Hep acele etmem bundan, anladım..
Friedrich Nietzsche
Friedrich Nietzsche
Günün hikayesi
---------İBRAHİM AMCA-------- Bir Yahudi çocuğun Türk bakkaldan hırsızlığı ile başlar hikaye… İbrahim Amca bir Türk. Fransa’da yaşıyor ve mütevazı bir bakkal dükkânı var, daha doğrusu küçük bir marketi... Ondan alışveriş yapan bir sürü site sakini var dükkânının çevresinde. Her milletten, her dinden, her renk ve ırktan pek çok insanlar… Bu
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.