Sanırım bu bir gece hesaplaşması ;
“Geceyi, bir gündüz enkazına çevirmek için elinden geleni yapmıştır arzunun yurtsuzu. Korkularıyla yüzleşmiş, her şeyi itiraf etmiştir. Ama sabahın ilk ışıklarıyla temizlik başlar. Çöpler toplanır, ortalık steril hale getirilir. Bulanık algımızın tetiğini çekecek kodlar silinir ortalıktan. Halbuki gecenin armağanı olan lekeler bir yoğunluğun ifadesiydi. Bizi kurtaracak olan tanımsız yoğunluğun. Bunu hepimiz çok iyi biliyorduk!”
Sayfa 121 - Taner Gülen
“Yaklaş bana kalbimi duyacaksın / mutlu atan büyülü bir saat gibi..."
Reklam
Dilerim Mexico City'de kedi bıyığına yazılmış öykü kitapları satan bir kitapçı vardır, orada Octavio Paz yalnızlık dolambacından devrimler çıkarır; bir şenliktir, bir fiestadır gider, kapanmayan yara kalmaz, nergisler solmaz ve ben seni öperim.
~~~~~~~~~~KİTÂB-I AŞK~~~~~~~~~~ Türk ve Dünyâ Edebiyatı’ndan aşka, sevdâya, muhabbete dâir alıntılar... Katkıda bulunmak arzu eden sevgili okurlar davetlidir; lütfen buyrunuz!.. 1 Sevgiliye sadakatin özü ve özeti, aşkını sır gibi saklamak, iyilik gördüğünde de, kötülük gördüğünde de bu tavrı değiştirmemektir... Kitab-ı Aşk, İskender Pala
Kadınlar, adamlar, yağmurlar, şarkılar, sokaklar ve sözcükler ömür boyunca değişip dursa da yazılıp çizilen hep aynı, tek bir hikâye sadece sanki her defasında: Sevginin peşinden koşulan, ölümden kaçınılan. An gelir incecik bir rüzgâr çıkagelir, hiç beklenmedik. Peşine katıp götürür yaşanılmış her şeyi. Ne öfke kalır, ne kırgınlık ne de sevgi. Her şey biter. Anılardan arta kalan koca bir gri toz bulutundan başka.
Kimse anlayamaz. Ne güzel bir yolculuktu oysa, sanki hiç bitmeyecek. Sevgi ve nefret bir köşede sarmaş dolaş hep, ayrılmaz. Kapkara gözlü, ihtiyar zaman habire kovalayıp durur, kıskanır güzel gençliği. Yaşamak, dizleri mosmor yaralı ama hep dimdik ayakta. Çocukluk yapayalnız terk edilir yağmurların yağdığı bir sokağın tam ortasında. Kader ise uzaktan izler hepsini alayla, bazen güler nadir de olsa. Kadınlar, adamlar, yağmurlar, şarkılar, sokaklar ve sözcükler ömür boyunca değişip dursa da yazılıp çizilen hep aynı, tek bir hikaye sadece sanki her defasında: Sevginin peşinden koşulan, ölümden kaçınılan. An gelir incecik bir rüzgar çıkagelir, hiç beklenmedik. Peşine katıp götürür yaşanılmış her şeyi. Ne öfke kalır, ne kırgınlık ne de sevgi. Her şey biter. Anılardan arta kalan koca bir gri toz bulutundan başka.
Reklam
27 öğeden 21 ile 27 arasındakiler gösteriliyor.