Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yazgıyı Kabullenmek Üzerine
"Tanrı'yı ya da insanları suçlamamak; yaşanan olaylar karşısında üzüntüye kapılmamak; ölümü iyilik ve soylulukla beklemek; yapılması gereken neyse onu yapmak: Hekimin söylediklerinden korkuya kapılmamak; 'İyiye gidiyorsun.' Dediği zamanda çok sevinmemek. (çünkü) Bu sözün için iyi olan yanı ne? Sağlıklı olduğun zamanlarda sağlığın senin için
Sayfa 360 - Şule YayınlarıKitabı okudu
Antonin Artaud, Vahşet Tiyatrosu
Kabul edilsin ya da edilmesin, bilinçli ya da bilinçsiz, şiirsel durum, yani hayatın aşkın bir durumu, aslında halkın aşkta, suçta, uyuşturucuda, savaşta ve isyanda aradığıdır. Vahşet Tiyatrosu tiyatroya tutkulu ve çırpınmalı bir hayat kavramını geri getirmek için oluşturuldu ve bu tiyatronun dayandığı vahşeti şöyle anlamak gerekiyor; şiddetli bir
Reklam
Freud
_Söz ile Sihir eskiden aynı şeydi; sözlerin sihirli güçleri vardır. _Sevgi ve sinir doğru orantılıdır. _Aşk yoktur; libido vardır. Aşık insan deIidir. _Dünün mutsuz çocukları, bugünün psikopatlarıdır. _Hiçbir önerme, kendi kendisinin kanıtı olamaz. _Sanat, çocukluk tecrübelerinin büyüklüğe
Sözün Gerekliliği
Âciz kala tâ o kavm-i güm-râh Teklif-i nazîre etdi Allah El-ân yine kâim ü be-câdır İ'caz-ı kelâm-ı Hayy ü Kâdir Ger kalmasa şimdi fark u temyiz Bî-fâidedir o emr-i ta'ciz Ger şi'rü fesâhet ola nâ-yâb Kur'ân'ın olur bu fazlı güm-yâb Ger kalmasa şâir-i sühan-dân Bürhân-ı Hudâ bulurdı noksân (Allah, yolunu şaşırmış o topluluğu acze düşürmek için onlara (Kur'an'ın) bir benzerini söylemeleri hususunda meydan okudu* Her an diri ve mutlak kudret sahibi Tanrı'nın sözünün baş edilemez üstünlüğü hâlen de olduğu gibi devâm etmekte ve yeründe durmaktadır. Eğer şimdi (söz söylemede) estetik duyarlılık ve iyiyi kötüden ayırt ediş gücü kalmasa, o âciz bırakma işi anlamsızlaşır Eğer şiir ve fesahat yok olsa Kur'an'ın bu üstünlüğü ortadan kalkar. Eğer güzel sözden anlayan şâirler bulunmasa, Allah'ın delili noksan kalırdı.) *: Sure-i Yunus/38 : " Yoksa, «Onu uydurdu,» mu diyorlar? De ki: «Eğer siz doğru sözlü kimseler iseniz, onun misli bir sûre getirin ve Allah'tan başka gücünüz yettiği kimseyi de çağırınız.»"
Sayfa 181 - 760-764. Beyitler, Muhammed Nur Doğan
136 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Hugo'nun, genç yaşında kaleme aldığı bu eserindeki vurgu ki 19 y.y ilk yarısına denk gelmektedir.( Engizisyon mahkemelerinin iğrenç kararlarını yaşamış Avrupa nın ) Fransa da idam kararlarına karşı durabilmenin cesaretini net bir şekilde gösteriyor Kitabın asıl can alıcı noktası, algılanması gerekeni, Devrin yargılama sistemine, idama kararının acımasızlığına karşı duran 1932 Baskısının Ön sözün de yatmaktadır,. Modern Demokratik toplumun ana bel kemiğini oluşturan, demokrasinin vazgeçilmezi olarak " Hukuk Devleti" nor'muna inanan her kes bilhassa siyaset yaptığını düşünenler, Hukuk fakültesi öğrencileri, ibreti alem için, ders çıkartmak için, birazcık mantık, muhakeme çerçevesin de beynini olgunlaştıra bilmeleri bakımından 1800 lü yıllarda bu metni kaleme alan yazarın bu ön sözünü okumalarını şiddetle arzu ediyorum. Yazarın bir bölümde de kendi kitabını bir takım kişilerin ağzıyla ti ye aldığı komedi faslına şahit oluyoruz. İdama mahkum kişinin monoloğu ile devam eden kitabın ana fikri, idam kararının kaldırılması gerekliliği, mantalitesi mükemmel bir tarz da sunuluyor. bu fevkalade eser okunmalı diyorum...
Bir İdam Mahkûmunun Son Günü
Bir İdam Mahkûmunun Son GünüVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023121bin okunma
112 syf.
3/10 puan verdi
Tasavvuf Notları Nedense Çok Tanıdık
-“Sufi Müslüman, mistik demektir. Önemli olan tek şey aşk dedi coşkuyla.” -Bir konuşmasını anlatıyor Schimmel önce. Bu konuşmasında yer alan şeyi önsözüne taşıyor ve tasavvufun mistisizm olduğunu hemen sayfanın başında veriyor Avrupalılara. Halbuki mistisizm kavramıyla İslam tasavvufu arasında yakından ya da uzaktan hiçbir ilişki yok. Çünkü
Tasavvuf Notları
Tasavvuf NotlarıAnnemarie Schimmel · Sufi Kitap Yayınları · 2018117 okunma
Reklam
İnsan olmanın en büyük gerekliliği olan düşünme faaliyetine erişkin olmak beraberinde anlam arayışını bu anlam bulma olgusu da bizi felsefeye götürür. Felsefe bireye özgü olsa da sadece bireyler ile yetinmeyip çığ etkisinde bulunup ufacık bir fikrin ışığında devasa bilgi düşünceleri yaratabilir. Aslında bireye özgü demektense bireyin fikri
576 syf.
10/10 puan verdi
·
317 günde okudu
Oldukça uzun soluklu bir okuma oldu benim için “Burada Gömülüdür” . Kitap kötü müydü, asla, kitap o kadar güzeldi ki bitmesinden korkarak ama sıradaki güzel şiirleri de delicesine merak ederek ağır ağır, iliklerime dek hissederek okudum her bir dizeyi. Ve sadece kitabı değil, Ahmet Erhan’ı da çok sevdim; kişiliğini, incinmişliğini, korkularını,
Burada Gömülüdür 1. Cilt
Burada Gömülüdür 1. CiltAhmet Erhan · Kırmızı Kedi Yayınları · 20222,254 okunma
Beyânın selâmet ve sıhhatı ise; hükmü, levâzım ve mebâdîsiyle ve âlât-ı müdafaasıyla isbat etmektir. ( Açıklamanın güvenirliği ve doğruluğu ise; hükmü, gerekliliği ve temel prensipleri ve savunma aletleri ile isbat etmektir.) Şöyle ki: Bir hükmün levâzımını ihlâl etmemek, rahatlığını bozmamak ve nazara almak ve mebâdîsinden istimdâd-ı hayat etmek için müracaat etmek ve hücum eden evhamın itirâzâtına mukabele edecek sual-i mukaddere cevap olan kuyûdâtıyla tekallüd etmek gerektir. Demek kelâm, meyvedar bir ağaçtır; cinayet ve ictinâdan himâyet etmek için, dikenleri ve süngüleri dizilmişler. ( Şöyle ki: Bir hükmün gerekliliğini karıştırmamak ve rahatlığını bozmamak ve gözönüne almak ve temel prensiplerinden hayatî yardım almak ve hücum eden şüphelerin itirazına karşılık sözün gelişinden anlaşılan soruya sözün dilbilgisel kuralları ile cevap vermek gerektir. Demek söz meyveli bir ağaçtır. Muhâkemat
Kısacası, her zaman "bir şeye inanmak" zorundayızdır. Beraberliğimizi sağlayacak, sürdürecek ve bizleri denetleyecek tek şey, ortak bir inançtır. Bu sözün arkasından hemen güçlü olan herhangi bir inancın yeterli olabileceği iddia edilebilir. Bu doğru değildir. Yaradılışımızdaki "komünal" eğilim ayrıntılı toplu ayinlerin yapılmasını ve bunlara katılmayı gerektirmektedir. Bu gösterilerden "tantana ve şatafatın" kaldırılması öyle büyük bir kültürel boşluk yaratacak ki, "inanma"nın o çok önemli derin ve duygusal düzeyde işlemesi imkansızlaşacaktır. Ayrıca, bazı inançlar diğerlerine kıyasla çok daha tüketici ve sersemleticidir ve bu yüzden topluluğun nitelik bakımından gelişimini engelleyecek bazı katı davranış biçimlerine saptırılabilir. Tür olarak akıllı ve araştırıcı bir hayvan olduğumuzdan, bu iki niteliği göz önüne alan ve kamçılayan bir inanç biçimi kuşkusuz en yararlısı olacaktır. Öğrenmenin gerekliliği, dünyamızın bilimsel açıdan tanınması, çeşitli biçimlerde estetik olguların yaratılması ve değerlendirilmesi, gündelik yaşantının ayrıntı boyutlarının genişlemesine ve derinlemesine zorlanması günümüzün "din"i haline gelmekte. "Tecrübe" ve "kavrayış" soyut birer tanrı biçimine bürünmekte ve cahilliklerimiz ve aptallıklarımızla bu tanrıları kızdırmaktan korkmaktayız. Okullarımız, üniversitelerimiz, dinsel eğitim merkezleri; kütüphane, müze, sanat galerileri, tiyatro, konser, spor salonları da "komünal" tapınaklarımız olmuştur.
Sayfa 180 - İnkılap Yayınevi - 6. BaskıKitabı okudu
49 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.