(spoiler)
Kırgızistan'ın bir köyünde yaşayan Sultanmurat'ın gözünden okuduğumuz eserde ll Dünya Savaşı ile birlikte erkekler cepheye gönderilmiş, birkaç istisna dışında, köyde sadece kadınlar ve çocuklar kalmıştır.
Savaşın oluşturduğu acıların cephenin ardındakilire etkisini, ölümle gelen çaresizliği hissediyoruz.
"...Acı gerçeği bu büyük kaybı kabül ediş sessizliğiydi bu. Yakarmak ağlamak bir reddediş, bir başkaldırmadır. Ama ellerinden birşey gelmediğini gidenin geri gelemeyeceğini anlayıp susmak daha korkunçtur. Bu suskunlukta en karanlık düşünceler gelir insanın aklına."
Tabii eser tamamen kasvetli bir atmosferden oluşmuyor sevdayı, dostluğu, kardeşliği de işliyor.
Yazar romanın sonunda oluşacak kurguyu ve yorumu okurun kendisinin tahayyül etmesini istiyor diyebiliriz.
Bunun dışında Aytmatov'a başlamak için tercih edilebilecek bir eser olmadığını düşünüyorum. Etkili bir eser ama Aytmatov'un kaleminden çok daha iyilerinin çıktığını biliyoruz .İyi okumalar