Epey eskiden okuduğum ve şimdi kimin olduğunu hatırlayamadığım bir anı kitabında, yazar, hastanedeki bir başka yazar arkadaşını ziyaret eder ve ona beklenebileceği gibi sağlık durumunu sormak yerine Almanca “Roman oder Novella?” der; yani “Roman mı, kısa roman mı?”
Heyecanlıdır çünkü Alman edebiyatı da Gothe’den, Kleist’a, Hesse’ye kadar kısa roman başyapıtlarıyla doludur.
Aslında zor bir konu bu. Çünkü büyük yazarlar hem uzun hem de kısa romanlar yazmışlar/yazmaktalar. Demek ki konu, dönem ve tanıtılan karakter çokluğu, romanın sayfa sayısını belirliyor.
Ne mutlu, konunun gerektirdiği kadar yazan, ne fazla ne eksik bırakan, deyim yerindeyse edebiyatın altın ölçüsünü bulan yazarlara!