Baş­langıçta belirttiğimiz paradoksun ikinci sebebi de Marx'ın geçen yüzyılda tamamlamış olduğu eserini 20. yüzyılın ikinci yarısında Marksistlerin yeniden yaratacak güçte olmayışlarıdır. Bu yeteneksizlik, her şeyden önce, siyasi sebeplerden ileri gelmektedir. Sovyetler Birliği'nde ve Stalin dönemi boyunca komünist partilerde teoriye tali bir yer verilmesinin sonucudur. Nasıl ortaçağda felsefe teolojinin hizmetine girdiyse oralarda da teori günlük politikanın hizmetine girmiştir. Bundan dolayı, özellikle, ekonomi teorisinde kendini gösteren pragmatik ve savunmacı bir deformasyona uğramıştır. Üstelik, Stalin döneminde bağımsız teorik araştırmalar yasaklandığı için bu deformasyonun yanı sıra kesin bir dogmatizm ortaya çıkmış ve bütün bunlar hem Doğu'daki hem de Batı' daki genç nesilleri tiksindirmiştir.
2020 yılında Sosyalizm B*k Gibi isimli, Amerikalı iki ekonomi profesörünün yazdığı bir kitap yayınladık. Kitap sosyalizmin pençesine düşen milletlerin otoyoldan son sürat diktatörlüğe nasıl gittiklerine ek olarak, Stalin ve Mao gibi diktatörlerin kendi halklarını açlık yüzünden 90 milyona ulaşacak bir sayıda nasıl öldürdüklerini çarpıcı bir şekilde anlatıyor. (Yakın tarihimizde milletlere en çok hasar veren şey, yönetimi eline geçiren diktatörler olmuştur. Hitler sadece kendi halkından 7 milyon kişinin ölümüne yol açmıştı ve bunların büyük çoğunluğu gençlerdi (toplamda 70 milyonluk bir yıkım yaratmıştı). Stalin ve Mao kendi halklarının milyonlarcasının açlıktan ölmesine sebep oldu. Saddam Hüseyin ve Kaddafi, ülkelerinin yıkımını getirdi. Dünyamız bugün bile diktatörlerin oyun bahçesidir. Bu sebeple günümüzde en tehlikeli şey, demokratik sistemi yıkmak isteyen otoriter liderler olarak görülmelidir. Ülkelerin yönetimi tek bir insanın vereceği kararlara bağlı olmamalıdır.)
Reklam
Jonathan Glover, çarpıcı ve tüyler ürpertici kitabı İnsanlık: Yirminci Yüzyılın Ahlaki Tarihinde şöyle yazar: Litvanyalı bir yazarın şöyle aktardığı üzere birçok insan da Stalin'in dini kültünü sahiplenmişti: "Stalin'in portresine yaklaştım. Duvardan indirip masaya koydum ve başımı ellerimin arasına koyarak ona baktım ve meditasyon yaptım. Ne yapmalıydım? Lider'in yüzü her zamanki gibi sakindi, gözleri keskindi, uzaktan insanın içine işliyordu. Bu delici bakış küçük odamı parçalayıp, tüm dünyayı kucaklamak için dışarı taşıyor gibi görünüyordu... Her kasımla, her sinir telimle ve her kan damlamla hissediyordum ki, tam şu anda dünyada bu sevgili ve candan yüz dışında hiçbir şey yok."
marks froyt troçki stalin einstein çıldırtacaklar beni bir gün öldüreceğim kendimi
Stalin ile Troçki.
Dikistutmas☆

Dikistutmas☆

@Hazalmiyymiss
·
16 Nisan 23:32
ben kirildigim zaman sace sarki dinleyip aglamak isteyen biriyim.
Bir şeyler yapmalı Ülkesi Ve düşleri çalınmış Sürgün edilmiş Tutsak edilmiş Tel örgülerle çevrilmiş Kıyılmış
Reklam
Stalin'e, Korumaları Suikast Düzenleyecek İddasi Asılsızdır.
Yakın çevresine mensup birinin Stalin'i hedef alması mümkün değildi.Stalin her geçen gün daha da yaşlı bir adam olsa da son güne kadar güçlü bir denetim kurmayı başarmıştı.
Sayfa 361 - Ayrıntı Yayınları 2.Basım / Aralık 2018Kitabı okuyor
Hitler, stalin, pol pot mesala karakter sahibi insanlar mıydı?
Lavinia

Lavinia

@bicevirmen
·
16 Nisan 09:32
Karakter sahibiyseniz düşman sahibi de olursunuz.
Amy Engel
Amy Engel
Düşman yoksa yaratılır
Eğer sosyal dayanışma istiyorsan, ya dışarıda düşmanların ya da baskı gören bir azınlık olması gerekir. Bizim dışarıda düşmanlarımız yok, öyleyse Ateşlilerimizden mümkün olduğunca yararlanmamız lazım. Onlar; Hitler'in baskısı altındaki Yahudiler, Lenin ve Stalin'in baskısı altındaki burjuvalar, Katolik ülkelerdeki heretikler ve Protestanların baskısı altındaki Katolikler gibiler. Bir şey yolunda gitmediğinde, bu hep Ateşlilerin hatasıdır. Onlarsız ne yapardık bilemiyorum.
Sayfa 114 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
…annem pek kiliseye giden tiplerden değildi. Tüm içtenliğiyle Tanrı'ya inanmıyordu. Böyle yetiştirilmişti. Beni de doğduğumda vaftiz ettirmeye kalkmamıştı hiç. Öyle başına gelebileceklerden korktuğundan falan da değil. 1961'in başında, Stalin çoktan anıtmezarında mışıl mışıl uyurken okulun Parti sorumlusuydu. En basit haliyle gerekli görmediğinden. Yazın Udelnaya'da, yazlık evdeyken büyükannem beni gizli gizli vaftiz ettirmişti.
Arkadan Düğmeli PaltoKitabı okudu
Reklam
Doğrusu, Marksizm ve pozitivizm dahil olmak üzere, toplumsal değişim ve gerçekliğin toptancı kuramlarının ölümü ile entelektüellerin 'insanlık durumunu iyileştirici' büyük planlara olan inancının sönümlenmesi arasında dolaysız bir bağ var.8 Kuşkusuz, dik başlı 'Yeni Dünya Düzeni' söyleminin, Sovyet komünizminin yıkılması ve
Necə pis insan olmaq olar?
Mən rəssamam, pis-yaxşı rəsmlər çəkirəm, hekayələr və şeirlər yazıram, retro musiqilərə qulaq asıram, bir çoxuna görə olduqca gözəl film zövqüm var, yaxşı yemək bişirirəm, boş vaxtımı mütaliəsiz keçirmirəm və bütün bunlar ümumi götürəndə əksəriyyət üçün olduqca kübar, çox mərhəmətli şəxsiyyətə və geniş ürəyə, həmçinin sonsuz təmkinə işarə edir. Təəssüf ki, bu belə deyil. Bütün bunlar həqiqətən də, adıçəkilən xüsusiyyətlər demək olsaydı, çox güman ki, tarixdə bu qədər qanlı qırğınlar, dəhşətli soyqırımlar olmaz, dünya iki böyük müharibəyə şahidlik etməzdi. Hitler də rəssam olub, Stalin isə şeir yazmağı sevirdi. Siyahını uzatdıqca uzatmaq mümkündür. ramazantagiyev.wordpress.com/2024/04/08/nec%...
M.C.Bağırov başqa respublikaların rəhbərlərindən fərqli olaraq bu çağırışa cəsarətlə öz etirazını bildirərək bu sözləri demişdi: "Azərbaycan kişisinin alnında namus qırışığı var. Biz qadınları məcburi hərbi çağırışçı edə bilmərik". Stalin Bağırov hikkəsinin qarşısında güzəştə getməyə məcbur olur. Bağırovun bu iradəliliyi və cəsarəti tariximizin silinməz səhifəsidir.
261 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
"Bizden başka canavar yok belki"
"Sineklerin Tanrısı" romanı bir alegoridir, yani sembolik olarak çeşitli fikirleri adaya, karakterlere ve adadaki fenomenlere yerleştirir. Ve bu romanı anlamak için karakterlerini ve aralarındaki ilişkileri dikkatlice incelemelisiniz. -Adanın kendisinden başlayalım. Bu romanda ada, yeryüzündeki cennetin sembolüdür. Bir uçağın düşmesi
Sineklerin Tanrısı
Sineklerin TanrısıWilliam Golding · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202079,8bin okunma
MEAL/TEFSİR YORUMSAMA HERMENÖTİK
Her ne kadar Marks'ın arzusu bir Stalin, Nietzsche'nin arzusu da bir Führer yaratmak olmasa da; söylemlerinin çıkış noktalarıyla varış noktaları arasında nahif de olsa böylesi bir bağ olduğu da açıktır.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.