Mustafa Kemal Atatürk'le aynı yılda doğan Avusturyalı yazar Stefan Zweig'ın kitaplarıyla başladım okumaya.Başta ilgimi çekmesinin nedeni açıkçası GMK Atatürk’tü😅Onun kitaplarıyla büyüdüm diyebilirim.Yeri geldiğinde piyon oldum,yeri geldiğinde bilinmeyen aşık bir kadın.Bazen sır oldum.Kalbim de kırıldı,gecenin karanlığına göz yaşlarım gibi uykularım da kitaplar arasında saklandı.Bazen renk bile değiştirdim.En sevdiğim renk beyaz olmasına rağmen kızılda oldum.Rahel olmuşluğum bile var.Bazen de üzerinden geçilen yol oldum.Her kitabında ayrı bir karakteri canlandırdım farklı senaryolar oluşturdum.Beyaz bir oda düşünün.İçinde renkli ve farklı çiçeklerin olduğu bir vazo olsun.Doğu taraftan bakınca laleler,batı taraftan bakınca sümbüller,kuzeye bakarken papatyalar güneyden bakınca orkideler,üstten bakında tüm güzel renklerin ve çiçeklerin hoş görüntüsü.Stefan Zweig’in her bir kitabı beyaz boş odada duran vazonun içindeki çiçekler gibiydi.İstediğim açıdan bakıp hoş görüntüler yakaladım.Güneş de oldum,bulut da,yağmur da,rüzgar da,gece de gündüz de.Çiçekler solmasın diye özenle baktım.Ben odanın kapısını araladım.İçeri göz atmak istersen kapı açık.
“İki tür acıma duygusu vardır. Birincisi, duygusal ve zayıf olanı, başka birinin yaşadığı felaketlerden kaynaklanan acı ve hüzünden olabildiğince çabuk kurtulmak için çırpınan yüreğin sabırsızlığıdır. Bu, bir acıyı birlikte hissetmek değil, ruhun yabancı bir derde karşı kendini içgüdüsel olarak savunması anlamındaki acıma duygusudur. Diğeri, tek gerçek acıma duygusu ise yaratıcı olan, ne istediğini bilen; sabırla, gücü yettiğince hatta gücünün bile ötesinde katlanmaya ve dayanmaya kararlı bir insanın acıma duygusudur.”
"...çünkü pazar günleri, tamamen keyfimin, tesadüflerin veya anında verilmiş kararların akışına göre geçireceğim planlanmamış birkaç boş saatim olmasını özellikle severim."
Stefan Zweig
"Bekleyip durur insan. Hiçbir şey olmaz. İnsan bekler,bekler,bekler, şakakları zonklayana dek düşünür,düşünür, düşünür. Hiçbir şey olmaz. İnsan yalnız kalır. Yalnız. Yalnız. "
-Stefan zweig
Herkesin hayatına dokunan, mutlaka okunması gereken 20 kitap:
1. Çavdar Tarlasında Çocuklar - J.D. Salinger
2. Martin Eden - Jack London
3. Fareler ve İnsanlar - John Steinbeck
4. 1984 - George Orwell
5. Uçurtma Avcısı - Klahed Hosseini
6. Dönüşüm - Franz Kafka
7. Bülbülü Öldürmek - Harper Lee
8. Fahrenheit 451 - Ray Bradbury
9. Şeker Portakalı - Jose Mauro de Vasconcelos
10. Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu - Stefan Zweig
11. Simyacı - Paulo Coelho
12. İnce Memed 1 - Yaşar Kemal
13. Hayvan Çiftliği - George Orwell
14. Beyaz Diş - Jack London
15. Körlük - Jose Saramago
16. Puslu Kıtalar Atlası - İhsan Oktay Anar
17. Kürk Mantolu Madonna - Sabahattin Ali
18. Toprak Ana - Cengiz Aytmatov
19. İnsan Neyle Yaşar? - Tolstoy
20.
Yirminci sırayı sizin favori kitabınızı yazmanız için boş bıraktım 😊
Normalde bu tür bir hareket hiç huyum değildir ama görüntüsü Müslüman olup da, üç beş beğeni uğruna yahudi seviciliği yapan böyle utanç kaynağı insanlar görmekten bıktık usandık artık!
Hadi boykot, mezalim, katliam, soykırım falan umurunuzda değil ama bu kadar da umursamaz, şuursuz olmayın!
Her gün yüzlerce Gazzeli Müslümanın katledildiği bir