Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Banyonun buharı memelerini, karnını, omuzlarını ve yanaklarını nemlendirirken striptiz yapan, ışıl ışıl parlayan muhteşem bir prenses karşısında bir erkek ne yapabilirdi ki?"
318 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Mükemmel bir kitap tavsiyemdir okumalısınız . “Benim yaşımda aşk, kimin kollarında öleceğine karar vermektir. Aslında her yaşta öyledir” diye başlıyor Murat Menteş’in harikulade kitabı Ruhi Mücerret. April Yayıncılık’tan çıkan kitabın kapağında yer alan tek kanallı ve siyah-beyaz televizyonda Orhan Gencebay ile Cüneyt Arkın, az sonra
Ruhi Mücerret
Ruhi MücerretMurat Menteş · April Yayıncılık · 201315,4bin okunma
Reklam
Kadın bedeninin pornografi ara­cılığıyla cinsel sömürüye maruz tutulmasına karşı mücadele vermek feminizmin başlıca savaşlarındandır, oysa performans esnasında baş­ vurulan dikkat çekme yöntemleri de pornografininkiyle aynıdır. Pornografi merak uyandırır, izleyicileri çeker, en uç eylemleri ger­çekleştiren kişi ise, striptiz kulübünde de olsa müzede de, gösterinin yıldızıdır. Sanatçıların zerre analiz etmeyi başaramadıkları durum­larla dalga geçmek için bebeklerle oynadığı ya da kılık değiştirdiği çocuksu performanslar da görebiliriz, ne var ki bu yüzeysel ve an­lamsız eylemler sayesinde üniversitelerin ve devletin sponsor olduğu kadın kongrelerinin kapıları önlerinde açılır. Lorena Wolffer'in şid­det görmüş kadınlarla gerçekleştirdiğine benzer, toplumsal metodo­ lojiden ve belli bir amaçtan yoksun, sorumsuz performans eylemleri, hiçbir ciddi analiz ve sağduyuya maruz bırakılmadan, sırf bir top­ lumsal mücadeleye destek verdiği ima ediliyor diye sanat addedilir. Oysa bu sanat değil şantajdır. Hiçbir sanatsal değeri bulunmayan bir eserin, taşıdığı siyasal-toplumsal mesajlar yüzünden kabul görmesi için baskı uygulamak bir tür diktatörlüktür.
Marina Abramovic gibi bir performansçının yaptığı kendini kırbaçlamak, mastürbasyon ya da regl kanını etrafa sıvamak gibi bedensel eylem­lerin seviyesi her ne kadar porno ve burlesk gösteriler ayarında olsa da feminist ve sanatsal olma iddiasındadır. Striptiz kulüplerindeki dansçılar kendilerini kırbaçlayıp izleyicileri de bu oyuna katılmaya davet etse durum seks ticareti sınırları içinde yorumlanır, oysa aynı şeyi yapan kişi müze salonundaki bir performansçıysa, etrafında yaptığına olumlu yaklaşan ve para verdikleri için daha fazlasını görmek istemeyen izleyiciler de varsa, bunun adı toplumsal mesaj taşıyan sa­nat olur. Böyle ikiyüzlü tutarsızlıklar sebebiyle sanatın seviyesi her geçen gün daha fazla düşmektedir.
"Haklısın," dedim "Bunu yapmamalıyım." Kulağına "Seni kucağıma yatırıp, bir sürtük gibi davranarak buraya sütyensiz geldiğin için kıçına şaplak atmamalıyım," diye hırladım. "Amını ortaya çıkaracak şekilde hem ellerini hem de ayaklarını bağlamamalı, yürüyemeyecek duruma gelene kadar seni sikmemeliyim. Seni yüzüstü yatırıp gözlerin yaşarana dek arka deliğini becermemeliyim. Ya da seni o striptiz kulübüne götürüp Sterling'i unutana kadar arka odalardan birinde düzmemeliyim. O zaman hatırlayacağın tek isim benimki olurdu, değil mi?"
Sayfa 111 - Tyler.Kitabı okudu
Enron'daki yozlaşmayla ve bu yozlaşmanın getirdiği kötü gidişat ile ilgili verilecek bir çok örnek var. Örneğin; finanstan sorumlu genel müdür yardımcısının finansı bilmiyor olması. Şirketi denetleyen Arthur Andersen firmasından 86 kişinin işe alınması. Şirkete ait özel uçakların genel müdür Ken Lay'in ve ailesinin kullanımına tahsis edilmesi. Şirket çalışanlarının alt şirketler üzerinden şirketi dolandırması. Kendi akrabalarının kurdukları şirketlerin Enron ile iş yapması. Sekreterlerle yaşanan ilişkiler. Striptiz kulüplerine ve çeşitli etkinliklere harcanan paralar. Şirketten ayrılan üst düzey yöneticilere verilen yüksek tazminatlar ve hisse senetleri.
Sayfa 227 - Scala Yayıncılık, çev. Canan FeyyatKitabı okudu
Reklam
408 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
#OkudumBitti #MelekTeröristFahişe #OsmanBalcıgil #406Sayfa Sahi gerçekten kimdi Holly mi , İris mi Lili mi Melek mi , Terörist mi, Fahişe mi Ünlü gazeteci Londra’da bir striptiz barda ‘’ Türk Lokumu ‘’ adıyla çalışan Tiffani’de kahvaltı filmindeki Holly karakterine benzerliğinden dolayı Türk kızı olan Holly ile röportaj yapar ve bu
Melek Terörist Fahişe
Melek Terörist FahişeOsman Balcıgil · Destek Yayınları · 20221,207 okunma
“Erkeklerin de şımartılmaya ihtiyacı vardır.” Kadın göz kırptı. “Striptiz kulüplerini sonraya saklıyoruz, öyle mi?” Mack kasıldı. “Striptiz kulübü yok. Sanki bu alacağım son özgür nefesmiş gibi, yaklaşan düğünümü kadınları cinsel olarak nesneleştirmek için bir bahane olarak kullanma fikrinden hoş­lanmıyorum.*’
Sayfa 202
Liv, müstakbel kocanın tadını çıkar kızım. :D
“Erkeklerin de şımartılmaya ihtiyacı vardır.” Kadın göz kırptı. “Striptiz kulüplerini sonraya saklıyoruz, öyle mi?” Mack kasıldı. “Striptiz kulübü yok. Sanki bu alacağım son özgür nefesmiş gibi, yaklaşan düğünümü kadınları cinsel olarak nesneleştirmek için bir bahane olarak kullanma fikrinden hoşlanmıyorum.” Kadın boğazını temizledi. “Elbette, özür dilerim.”
Sayfa 203 - NemesisKitabı okudu
"40 sene evvel kendim için satın aldığım boş mezarı usulen yokladım. Mevta mıntıkasında; striptiz kulübünde heyecan arayan jinekolog kadar umutsuzum."
April YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
- Bugün öğretmenimiz, kadınla erkek arasında fark yoktur, dedi. Fark yoksa erkekler de neden striptiz yapmıyor?
Sayfa 76 - Nesin YayıneviKitabı okudu
256 syf.
8/10 puan verdi
·
14 günde okudu
"Akile Hanım Sokağı, 1950’lerin İstanbul yaşamının canlı, eğlenceli bir panoramasını çiziyor. Nermin ve Tarık, daha birkaç yıl önce evlenmiş, Ankara’da sakin bir evlilik sürmektedirler. Tarık bir yurtdışı görevi nedeniyle Roma’ya gidince Nermin de İstanbul’a, eniştesinin Beyazıd Âkile Hanım Sokağı’ndaki konağına gidip onu orada beklemeyi uygun bulur. Âkile Hanım’ın konağıyla komşu olan bu ev, içinde birbirinden ilginç sayısız hikâye barındırmaktadır. Çağdaş Türkiye’nin değişen yüzü; modern yaşamın getirdiği yeni ilişkiler, dünyada fırtınalar estiren ve Türkiye’ye yeni yeni giren Rock’n Roll, striptiz, kadınların özgürleşmesi, kuşak farkları, giyim kuşam; modernizmin iyi yanlarına övgü, kötü yanlarına eleştiri. Halide Edib’in bu keyifli romanı her yaştan okurun ilgisini bekliyor." tanıtım bülteninden alıntı, güzel bir kitap beğenerek okudum, tavsiye ederim.
Âkile Hanım Sokağı
Âkile Hanım SokağıHalide Edib Adıvar · Can Yayınları · 2010387 okunma
Ben striptiz klübünde güvenlik görevlisiyim benimle dönüşmek istiyorsa mekanda sorun çıkarması yeterli ( hatırladığım kadarıyla yazdım çok biçimsiz oldu 🤣)
GÜNÜMÜZ SANATI
Fast food, fast seks derken fast edebiyat. Sayfalar tuvalet kâğıdı rulosu hızında dönecek. Yazar, striptiz yaparcasına cümlesi bitmeden bir sonraki cümleyi merak ettirecek. Duygularımızı sömürüyor, korkup yapamadıklarımız üzerinden bizi gıdıklayarak para kazanıyor, kelimelerinin tutsağı kılarak hayal gücümüzü kısırlaştırıyor, inandırıcı olabildiklerinde bizi saplantılarının müptelası ediyorlar. Kahramanlarının dünyasına hapsedilmeye alıştık. Çağdaş yazar birey saplantılı. Onu okurken sayfalardan silkinip, "Yahu kahramanı âşıkken dünyasında neler oluyordu?" diye somak aklımızdan geçmiyor. Romanların bildik gidişiyse yaşam karşıtı. Doğayı seyretmenin, denizi dinlemenin başı sonu olmaması merakımızı engellemez. iş romana gelince neden ille başı sonu olacak, bir yerden bir yere gidecek, sürükleyici olsun diye kitabın yazan bize oyun oynayacak? Bildik kalıplara hapsedilmeden, yaşam gibi sanatın da akışı olamaz mı? Bir gün roman yazacak olursam şimdi ne olacak duygusu vermesin. Her noktasında bizi durdursun, başka bir yere gitmek istemeyecek kadar lezzet versin, ilgimizi çeksin. O an içine girdiğimiz kartpostalı yaşayalım. Oysa günümüzün romanı başı, sonu, ortası olan formülle yazılıyor. Buluta bakarken ne başını düşünüyorum ne sonunu. Zamansızlığında kayboluyorum. Bulut başka bir şekle dönüşüyor, onun keyfini yaşıyorum. Ne olacak, diye sormuyorum. Bazen usulca, bazen aniden değişen hava gibi, roman da yaşam akışkanlığında olsun istiyorum. Edebiyatı, müziği o kadar formülleştirdik ki, yazar da bizle oyun oynuyor. Sanattan beklediğim, sanatçıyı kendisinden kurtarması.
Sayfa 42 - EvetestKitabı okuyor
115 syf.
6/10 puan verdi
·
13 saatte okudu
Devil's Sons MC adlı 6 kitaplık serinin ilk kitabı kitapların her birini Novella uzunluğunda yazmış yazar . Benim beklediğim bugün yarın çıkacak bir kaç kitap var bunlar kısa hemen biter seriyi denemiş olurum dedim . Fakat tatmin etmedi dil anlatım fazla basit geldi en büyük sorun buydu . Anlatım iyi olsa nefis olacaktı :( Amelia en yakın arkadaşı Tara ile striptiz kulübünde çalışıyor . Tara annesine bakıyor Amelia babasına bakmış ve onu yeni kaybetmiş . Devil's Sons MC 'nin başkanı Fury arkadaşları ile kulübe geldiği bir gece kızı görüp kafayı yiyor pek beğeniyor . Haftalarca kızla yakınlaşmak için kulübe geliyor sonunda gelip kulüpte kalıp kız arkadaşı ile mutfak işlerini yemek vs yapması için anlaşıyor . Kızlar zaten kulüpte mecburiyetten çalışıyordu kabul ediyorlar bu işi . Tabi bizim çift orada artık sevgili oluyor adam kıza Kraliçe gibi davrandı valla . Kulüpte olan orta malı hatunlardan biri kıza pislik yapmaya çalıştı orada mini bir aksiyon oldu budur . Sonuçta 115 sayfa zaten ayrıntılı konu olacak diye bir beklentim yoktu dil iyi olsaydı çok tatlı bile olurdu :)
Devil's Fury
Devil's FuryLila Fox · Evernight Publishing · 01 okunma
539 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.