247 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Ahmet Haşim 1921'de bir şiirinde "Göllerde bu dem bir kamış olsam," dedi diye "Şiirde nasıl 'kamış' lafını kullanırsın be adam?" denerek arkasından edilmeyen laf, hakaret, eleştiri kalmamıştır. Yıllar sonra Orhan Veli şiiri öyle bir yere getirir ki bir şiirinin sonunu Ahmet Haşim'in bu dizesine gönderme yaparak "Bir de
Bütün Şiirleri
Bütün ŞiirleriOrhan Veli Kanık · Yapı Kredi Yayınları · 202424,5bin okunma
Sağımızda bir aile otururdu. İfakat'tı kadının adı. Kocası gezgin satıcıydı. Adam akşamları eve gelince, arabayı bir köşeye çeker, ondan sonra da başlardı günlük görevine. Bu görev, karısına dayak atmaktı. Öyle, odanın içinde dövmezdi karısını, sokakta, avluda, nerde yakalarsa orda. Çocuklar için bir eğlenceydi bu. Daha adam karşıdan gözükür gözükmez, çocuklar kapının önüne birikirlerdi. Adam arabayı duvarın dibine koyar, ondan sonra girişirdi karısına, Zavallı İfakat Abla da, iyiden iyiye akortlanmıştı, sessiz sessiz dayağını yer, kocasının arzusunu yerine getirdikten sonra, arabanın üzerindeki meyveleri içeriye taşımaya başlardı. Anam, - Avradın çocuğu olmuyor da, herif ondan dövüyor, derdi. Eh işte, çocukları olanlar bir başka türlü, olmayanlar bir başka türlü. Yine anam, - Bu avrada da dayak amma yarıyor ha, derdi. Gerçekten de öyleydi. Bol şalvarının altında bile diri kalçaları, yürürken tir tir titrerdi. Belki de istese şöyle bir el itişiyle yere devirebilirdi kocasını, ama ah şu saygı denen şey... Kocaya saygı, hiçbir zaman bu kadının elini kullanmasına izin vermezdi, O el ki, kocaya kalkan el, öteki dünyada firil firil yanan bir odun olacaktı. Sert odundan yapılmış adamlara, öteki dünyada bir şey yok muydu acaba?
Reklam
Mazi bir girdaptır. Fark ettirmeden içine çeker. Halbuki sana lazım olan bir tek şu andır. Şu anın hakikatini yaşamaktır aslolan.
Sayfa 177Kitabı okudu
Eğer ben her şeye karşın hayatta kaldıysam, bunu Goethe'ye borçluyum, insanın bir Tanrıya borçlu olması gibi. Beni birden bire saran, başarılı bir varlığın bir eseri değildir, onun o ruh hali ve özelidir. Onun hangi eserinin neresini açarsam açayım, ister şu şiirleri isterse bu mektupları ya da birkaç sayfa yazısını okuyayım. Birkaç cümle sonra beni çeker ve içim öylesine umutla dolar ki bunu bana hiçbir din veremezdi.
Senlik Benlik Nedir Bırak Allah birdir Peygamber Hak Rabbül alemindir mutlak Senlik benlik nedir bırak Söyleyim geldi sırası Kürtü Türkü ne Çerkezi
Önce uyuşturacak sonra alıştıracaklar. Akabinde her şey sıradanlaşmış olacak. Günlük hayatın bir parçası gibi. Yatağından kalk. Kahvaltı yap. İşe git. Haberleri oku. Hımm yine ölümler varmış. Yazık. Aaa dolar, euro ile yarışıyormuş. Aman canım ne olacak Allah'tan döviz borcumuz yok. Ee dünkü maç ne oldu? Yenildiniz mi? Ah unutmadan; akşama dışarı çıkalım mı? Ayy kıyafet bakmam lazım hafta sonu kuzenimin düğünü var. Eve gelirken ne almamı istersin? Yemek yer, su içer, sigarayı ciğerlerine çeker gibi normalleştirmiş olacaklar sen farkına varana kadar. Televizyonda ne var? Haberler! Aaa geç geç ya her gün aynı şeyler. Seçim haberleri, zam, işsizlik ve yine ölümler. Sen diziyi aç! Geçen hafta heyecanlı yerde bitmişti… |Önder Deniz Çavuşlar
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.