Mektubumu yanıtlarsanız sevinirim, çünkü şu sıralar çok acı ve zor günler geçirmekteyim ve mezarında yatan biri gibi yalnızım, bir sürü acı ve azap veren düşünce ve bir sürü hiç bitmeyecek olan hüzünle.
Yine o dönemlerden birindeyim bir süredir.. Yok saymaya çalışıyorum.. Belki başarabiliyorum belki başaramıyorum bilmiyorum ama etrafa yansıtmamaya çalışıyorum.. Ama yine aldığım nefeste boğuluyormuş gibi hissediyorum.. Ağzımdan çıkan her kelime her hece boğazıma takılıyormuş gibi... Geçer hep geçti bir şekilde yine geçer.. Ama finallerim de
Güzel bir polisiye okumak istiyordum ve Lisa Gardner'ın D.D Warren serisinden bağımsız olarak yazmış olduğu Affet Ama Unutma kitabını seçtim. Çok da iyi bir karar vermişim gerçekten çok iyi bir kitaptı. Takıldığım 1 şey oldu sadece o sebeple 1 yıldız kırdım. Onu da az sonra spoiler kısmında detaylıca anlatacağım. Yalnız kitabın başında D.D
bir orman seyrediyordum birkaç saat evvel. şu sıralar elementleri kafamda çevirip durmamdan sebep olsa gerek ağaçları farklı bir açıdan gördüm.
Düşünsenize bir ağaç 'hava' ile alişveriş içerisinde, 'su'dan besleniyor minnetle, 'toprak' ona sahip çıkıyor ve o da toprağa sadık bir güvenle kök salıyor, 'ateş'in temelinde yer alsada sabırla o alevden kaçınıyor.
#BENİSORARSAN
#GÜLTENAKIN
#YKY
2. baskı: İstanbul, Haziran 2014
74 Sayfa
Bu sıralar şiir kitabı okumayı ,öyle böyle değil, bir hayli abarttım. Nasıl denir? Ne kadar iyi şair, ne kadar iyi şiir varsa hepsini okumak, hepsini tekrar tekrar okumak, şu kısacık ömüre birkaç dize fazladan sığdırabilmek isteği olsa gerek.
Bunun yanı sıra, şiirle
Yakamoz'un mektuplarından...
Ay yüzlü çiçeğim Papatya,
Uzun süredir pek yakındığım bir konuya değinmek istiyorum. Sürekli dolaşıyorsun be kafamda sevdiceğim, tüm fikrimde sen varsın. Düşüncelerim çekiyor teslim bayraklarını birer birer; bir tek sana yeniliyor şu kalp, şu adam, şu garip...
Bazen unuttum diyorum kendi kendime. "Bak,