Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sahr b. Harb Ebu Sufyan Radıyallahu Anh
Abbas radıyallahu anh dedi ki; “Ey Allah’ın Rasulü! Doğrusu Ebu Süfyan, övülmekten hoşlanan bir adamdır. Ona bir pâye versen iyi olmaz mı?” Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem de şöyle buyurdu; “Evet, Ebu Süfyan’ın evine giren güvendedir. Kapısını kilitlediği kimse güvendedir ve Mescide giren güvendedir.” Zira Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Mekke’ye sığındığı zaman Ebu Sufyan’ın evine girmişti. Bunu İbn Sad rivayet etmiştir. Zubeyr b. Bekkar, Said b. Ubeyd es-Sekafi yoluyla rivayet ediyor: “Taif gününde Ebu Sufyan okla gözünden vuruldu. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’e geldi ve: “Şu gözüm Allah yolunda vuruldu.” dedi. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem: “Dilersen sana dua edeyim gözün sana geri dönsün, ya da cenneti tercih et” buyurdu. Bunun üzerine: “Cenneti isterim” dedi. Yakub b. Sufyan ve İbn Sad sahih isnad ile Said b. El-Museyyeb’den, o da babasından rivayet ediyorlar: dedi ki: “Yermük gününde sesler kesildi, sadece şöyle diyen bir kimsenin sesi geliyordu: “Ey Allah’ın yardımı, yaklaş!” Bir de baktım ki o sesin sahibi; oğlu Yezid’in sancağı altında bulunan Ebu Sufyan’mış.” Gözünü o gün kaybettiği söylenmiştir.
Saîd ibni Zeyd(ra) bizlere Efendimiz'den (sav) kırk sekiz hadis rivayet etmiştir. Bu hadislerin en meşhuru ise şudur: Ebû Süfyân'ın Şam valisi olduğu dönemde Kûfe valisi de Muğîre ibni Şu'be'dir(ra). Saîd ibni Zeyd(ra), Kûfe'de bulunduğu sırada bir gün birisinin sözleri ile isim vermeden Hz. Ali'yi (ra) kötülediğini fark eder. Saîd(ra) bir yerden sonra dayanamaz ve adama: "Böyle konuşarak sen kimi kötülüyorsun?" diye sorar. Kötüleyen kişi: "Ben Ali'yi (ra) kötülüyorum!" deyince Saîd ibni Zeyd(ra) hayret eder ve: "Nasıl bunları söylersin? Sen Resûlullah'ın (sav) ağzından on kişi cennettedir, diye işitmedin mi?" der. Sonra da o isimleri saymaya başlar: "Ebû Bekir fil cenneh, Ömer fil cenneh, Osman fil cenneh, Ali fil cenneh, Talha fil cenneh, Zübeyir fil cenneh, Abdurrahman fil cenneh, Sa'd fil cenneh, Ebû Ubeyde fil cenneh. Onlar cennettedir." İnsanların nazarı kuvvetlidir. Bu durum dikkatlerini çeker. Onun toplamda dokuz isim saydığını hemen fark ederler ve: "Ey Saîd, dokuz isim saydın!" derler. Ondan sonra Saîd b. Zeyd(ra) onuncu kişiyi de ekler ve: "Ebü'l A'ver (Saîd b. Zeyd) fil cenneh. Ebü'l-A'ver cennettedir." der.
Sayfa 42
Reklam
Ebû Ubeyde b. Cerrâh(ra) ise onun bu talebini kabul ederek, Saîd'i (ra) Şam valiliğinden almış ve yerine Yezid b. ebu Süfyân'ı (ra) atamıştır.
Sayfa 39
Abdullah b. Abbas Radıyallahu Anh
Begavi Mucem’inde İbn Ömer radıyallahu anhuma’dan rivayet ediyor: “İbn Ömer, İbn Abbas’a yaklaşır ve şöyle derdi: “Ben Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’i, sana dua edip başını meshederken ve ağzına üfleyerek şöyle derken gördüm: “Allah’ım! Onu dinde fâkih kıl ve ona te’vili öğret” Ahmed’in Müsned’inde şöyle rivayet edilmiştir: İbn Abbas
Önemli günlerden birinde istihbarat teşkilatından Efendimiz'e (sav), Ebû Süfyân'in bin develik büyük bir kervanı, kırk süvari ile koruyarak Şam'a doğru götürdüğü haberi gelmiştir. Efendimiz (sav) bu haberi alır almaz 313 sahabeyle birlikte kervanı dönüş yolunda vurmak için Medine'den ayrılır. Efendimiz (sav), Bedir'e
Sayfa 30
Nübüvvetin ilk yıllarında Efendimiz (sav) Kâbe'de ibadet ederken bir arbede yaşanır. Arbedenin sonunda gözü dönmüş müşrikler, Hatice (ra) annemizin ilk eşinden olan oğlu Haris bin Ebî Hâle'yi (ra) öldürürler. Böylece risalet davasının ilk şehidi Peygamber'in (sav) evinden biri olur. Hâris b. Ebî Hâle (ra) öldürülünce Allah Resûlü(sav) zaten bir avuç insandan oluşan ashâbını toplar ve onlara: “Artık toplu bir şekilde namaz kılmayın ve mümkünse namazınızı Mekke'nin içerisinde değil biraz daha dışında kılın.” der. Efendimiz'in (sav) bu isteği üzerine sahâbeler artık küçük gruplar halinde Mekke'nin dışına çıkarlar ve toplu bir şekilde orada ibadet ederler. Yine böyle bir günde Ebû Dübb Vadisi'nde Ammar b. Yasir(ra), Habbâb b. Eret(ra), Sâid b. Zeyd(ra), Abdullah b. Mes'ûd(ra) ve Sa'd b. Ebî Vakkâs (ra) Mekke dışında ibadet ederken Ebû Süfyan'ın da içinde bulunduğu bir grup Mekkeli oradan geçerler ve Müslümanları görürler.
Sayfa 25
Reklam
Zekat
Bize Süfyan b. Uyeyne, ez-Zühri’den, Said b. el-Müseyyib’ten, Ebû Seleme’den Ebû Hureyre’nin Resûlullah (s.a.v)’in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir. “ Yer altından çıkarılan define ve madenlerin zekâtı beşte biridir.”151 İmamı Şafîî şöyle dedi: Sünnetin delaleti olmasaydı Kur’an’ın zahirinden,bütün mallarını eşit olduğu, bir kırsmını yerine hepsinden zekâtı alınması gerektiği anlaşılırdı.
Sayfa 194 - Buruc yatınlarıKitabı okudu
EBÛ ZER el-GIFÂRÎ أبو ذر الغفاري Ebû Zer Cündeb b. Cünâde b. Süfyân el-Gıfârî (ö. 32/653) Servet terâkümü konusundaki görüş ve mücadelesiyle tanınan sahâbî. Künyesiyle meşhur olduğundan adı âdeta unutulmuştur. Bu sebeple adının Berîr, Büreyr, Yezîd, Yüreyr, babasının adının Seken veya Abdullah olduğu da söylenmektedir. Haram aylarda bile baskın
Sayfa 32 - Test
Hadis ve sünneti öğrenmek
"Kim bu dinimizde onda olmayan bir şey çıkarırsa reddedilir, kabul edilmez." Süfyan söyle demiştir: Din sünnetlerden ibarettir. Muhammed b. Sirin şöyle dedi: Onlar, sünnet üzerine oldukları sürece kendilerini (doğru) yolda sayarlardı. Said b. Cübeyr dedi ki: "Bedir Ashabının bilmedikleri, din(den) değildir." Evza'i dedi ki: "İlim, Peygamber'in (sallallahu aleyhi ve sellem) sahabesinden bizlere aktarilanlar(da)dır. Onlardan nakil olmayan ise ilim sayılmaz.” Şa’bi dedi ki: Sana, Peygamber 'in (sallallahu aleyhi ve sellem) sahabesinden anlatılanlara sımsıkı tutun, kendi rey'lerinden aktarılanlara ise redet. Evza'i dedi ki: İnsanlar seni terk etse de seleften aktarılan eserlere tutun. Sana kişilerin re'yi/aklı güzel gösterilse de ondan sakın. (camiu beyani'l-ilmi)  Sizden kim yaşarsa çok ihtilaflar, ayrılıklar görecek. Sünnetime ve hidayete ermiş Raşid dört halifenin sünnetine sarılın. Bunlara azi dişlerinizle sımsıkı tutunun.” (Ebu davud)
90 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.