Mareşal Gazi Mustafa Kemal Paşa'ya 1926 yılında İzmir'de düzenlenmesi planlanan suikast girişimi önceden haber alınarak önlendi. Büyük Önder bu konuyla ilgili Anadolu Ajansı'na şöyle bir açıklama yaptı: "Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır, fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır."
Elma YayıneviKitabı okudu
İzmir Suikastı sonrası Mustafa Kemal'in Generalleri Yargılatması
İstiklal Mahkemesi 18 Haziran'da İzmir'e ulaştı ve başarısız suikast girişimi aynı gün resmen açıklandı. Ertesi gün basında Mustafa Kemal'in toplumun her kesiminden aldığı destek mesajlarına teşekkür eden bildirisi yayınlandı. "Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır, fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır." Bu sözler Mustafa Kemal'in endişelerini gizliyordu; İsmet Paşa'nın anılarında belirteceği gibi, cumhuriyetin olduğu kadar kendi güvenliği de hiç aklından çıkmıyordu. Mustafa Kemal, Karabekir'in serbest bırakılması emrini verdiğini duyunca derhal, İsmet Paşa'yı İzmir'e çağırdı. İsmet Paşa anılarında emirlerine karşı geldiği İstiklal Mahkemesinin kendisi için tutuklama emri çıkarttığını yalanlıyor; ama hiç kuşkusuz, Mustafa Kemal onun mahkemeden özür dilemesini istemiştir. Karabekir tekrar tutuklandı ve Terakkiperver Fırkası'nın yirmi altı üyesiyle birlikte İzmir'e getirildi. Tutuklanan üyelerin beş tanesi halen ordudan maaş alan generallerdi. Aralarında Mustafa Kemal'in eski arkadaşı Ali Fuat'ın (Cebesoy) da bulunduğu tutuklular, İzmir'e deniz yoluyla getirilmişlerdi ve hava kararıncaya kadar gemiden indirilmediler. Sevgi gösterileriyle karşılanmalarından yetkililerin korktuğu açıkça belliydi.
Sayfa 515Kitabı okudu
