Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Şükûfe Altın

Tanrı korkusundan ötürü vazgeçmişti çoğu zaman, kendini öldürmekten korktuğu için vazgeçmişti bir iki kez; kendini öldürmeği alçaklık diye gördüğü de olmuştu, düzmece bir kahramanlık diye de. “Saçma” da demişti, “öldürsem neyi çözerim” diye de sormuştu kendi kendine.
Reklam
Hayat duracak mıydı sanki? İnsanlar bunu kolaylıkla unutuyor galiba. Hayatın durmadığını, değiştiğini, değişeceğini. Çocukların, büyüdükleri zaman, dünyayı başka türlü tanıyacaklarını, babalarının bildiği dünyadan başka bir dünyada yaşayacaklarını.
Ölmeden önce bir kez olsun, bu saçılan yumakları toplamak, birleştirmek, bir ip ördüğüne inanabilmek.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
O yaşta, yükümü anlamaktan çok yadsımağa yatkındır insan…
(…) uyutulmayanın karşısında uyumak, konuşturulanın karşısında susmak.
Reklam
Kararan yolda yeni bir şey düşünmeden, ölmüş bir geçmişin anıları içinde ölü gibi ilerleyip mezarına dönercesine evine, yurduna dönen bir adam olmak istemiyor.
Acı çekmek kadar insanları bir araya getiren başka hiçbir şey yoktur.
Istırap insanı en kadar zorlarsa zorlasın, insan ıstırabı alt edebiliyor. En şiddetli acı anlarında bile, insan yeniden sıçrayıp endişelerini bir umutsuzluk veya güç işareti olarak -her ikisi de tamamıyla geçerlidir- görüşebilecek bir kayıtsızlık düzeyinde ifade edebiliyor.
Karanlıklar etrafımızı sardığında, güç bizi sarhoş ediyor ve tanrıları taklit etmeye çalışıyoruz.
Gerçek aşk, her zaman bir ilişkiye kusur bulunması zor bir meşruluk verir.
Reklam
Yanlışlar alışkanlık, alışkanlıklar yanlış olunca daha mı kolay yaşanır sanki yanlışlığın alışkısını bile bile
Daha sonra, bir şeyin aradan yıllar geçtikten sonra yeniden yaşanamayacağını birçok yaşıtları gibi o da anlamış, bu yeni yürüyüşün yeni bir yaşantı, yeni bir olay olarak kabul etmek gerektiğine karar vermişti.
Ama bütün bir ömür bir bayram hazırlığıyla geçer de o bayram gelmezse…
329 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.