haahhhh.. çok şükür Martin..
Hiç konuşmadan uzun süre oturdular; kız ümitsizce düşünüyor, adamsa yok olmuş aşkına kafa yoruyordu. Onu gerçekten sevmediğini şimdi anlamıştı.
Sayfa 460 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Okudukça anladım, edebiyat aşkına tutulanlar çeşitli okuma bahçelerinden geçerler. Kimileri, bahçeleri hızla kat eder, en tükenmeyen, derin ve gizemli bahçede, o gür ormanda uzun süre konaklar ve ormanı keşfettikçe içinden çıkamazlar. Çünkü okur için, henüz haritası tam olarak çıkarılamamış bir ormandır bu ve çok şükür iyi edebiyatın gür ormanını avucunun içi gibi bilmek, bir insanın ömrüne sığacak şey değildir.
Sayfa 112Kitabı okudu
Reklam
_Az yemek, az uyku, az konuşmak ve herkesle düşüp kalkmamak. İşte doktora ihtiyaç olmaması için yapılması gerekenler bunlardır. _Az ye! Yedikten sonra hazmoluncaya kadar başka bir şey yeme! Zira şifa yemeğin hazmolunmasındadır. İnsanın sağlığını bozan yemek üzerine yemek yemektir. Tıp ilmi ki beyte sığdırılmıştır. Ve söylemenin güzeli de kısa
Ve ben sensiz gözlerimi açtığım günlere bile “şükür “ dedim. Bana en çok yakıştırdığın elbiselerimi giyip, Saçlarıma papatyalar serptim
Ve ben sensiz gözlerimi açtığım günlere bile “ şükür “ dedim. Bana en çok yakıştırdığın elbiselerimi giyip, Saçlarıma papatyalar serptim
''Deli'' nin Allah'a yazdığı mektub...
1965 yılında vefat eden Elazığ Tımarhanesindeki bir ''deli'' nin Allah'a yazdığı mektubu... “Ben dünya Kürresi, Türkiye karyesi ve Urfa Köyünden, (El-Aziz --Elazığ ) Tımarhanesi (Akıl ve Ruh Sağlığı Hastanesi) sakinlerinden; İsmi önemsiz, cismi değersiz, çaresiz ve kimsesiz bir abdi acizin, ahir deminde misafiri
Sayfa 525Kitabı okudu
Reklam
“Demek küçük Scorpius bu,” dedi Ron alçak sesle. “Onu her sınavda mutlaka geç, olur mu, Rosie. Çok şükür ki zekanı annenden almışsın.” “Ron tanrı aşkına,” dedi Hermione, yarı azarlar, yarı eğlenir bir edayla. “Daha okula bile başlamadan onları birbirine düşman etmeye çalışma!” “Haklısın, özür dilerim,” dedi Ron ama kendine engel olamadan ekledi: “Ama onunla çok da iyi arkadaş olma, Rosie. Büyükbaba Weasley, safkan biriyle evlenirsen seni asla affetmez.”
Sayfa 687 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
'Çok şükür,çok şükür halkıma;şu ne insan ne hayvan olan,ne kurnaz ne aptal,ne seven,ne sevilebilen,bugüne dek en masum davranışlarına bile bir kulp takan o çürük yürekli,o yarısı yaratılmış yarısı yaratılmamış burjuvalardan beni çekip koparan halkımın aşkına şükür!’(ERBİL 2018:158)
Sayfa 158Kitabı okudu
Kendince kavminin önde gelenlerinden, dindarlığı herkes tarafından bilinip itibar gören biri kırlara gezmeye çıkmış, Allah'ın yarattıklarını ibret nazarıyla seyre koyulmuştu. Sonra kalktı, iki rekat şükür namazı kılmak üzere tekbir aldı. Olacak bu ya, o sırada Mecnun da kırlarda dolaşıyordu ve tesadüfen bu adamın önüne doğru geçip bilmeden orada oyalanmaya başladı. Adam selam verdikten sonra Mecnun'a seslendi; - "Bre deli, çekil önümden, burada namaz kılıyorum." O vakit Mecnun hayretler içinde şöyle sordu: - "A efendi! Sen bu namazı niçin kılarsın?" Adam delinin kendisiyle konuşmasına şaşırmıştı. İşin sonunu getirmek istedi: - "Neden sordun ki?" - "Allah aşkıyla ve O'nun için kılıyor musun diye?" - "Evet, Allah aşkıyla ve O'nun rızası için kılıyorum!" Mecnun önce güldü, sonra dudağını büzüp kederlendi: - "Kendini yokla beyim, içini yokla. Ben Leyla'nın aşkına düştüm düşeli şunca yıldır ondan başkasını görmüyorum da, sen Allah aşkıyla namaz kılarken beni nasıl görüyorsun?"
Biz Allah'ın aşkına bürünmüşüz çok şükür...
Reklam
Demek istediğim öyle günlerde bile böyle bir adamı bile bu çeşit öldürüp ortalık duruldukça yıllarca sonra mehtaba baktığın vakit üzüntü çekmemek için ya insanda yürek dediğin taştan olacak yahut da dehşetli namuslu olacak yüreğin. Bizimkisi taştan değil çok şükür, fakat namuslu. Ne malum dersen: dövüştük pir aşkına yaralandık birkaç kere ve saire ve kavga bittiği zaman ne çiftlik aldım, ne apartman, Kavgadan önce Kartal'da bahçıvandık kavgadan sonra Kartal'da bahçıvan
Sayfa 206Kitabı okudu
Evren'in Yaratılışı
Alevi şairlerinden Hüseyin güzel bir şiirinde bu konuyu şöyle dile getirilmiştir ''Ey erenler akıl fikir eyleyin, Dağlara da duman ne güzel uymuş. Yaratan aşkına şükür eyleyin, Mümine de iman ne güzel uymuş. Daim gezer idi dağlar başında, Hiçbir hile yoktu onun işinde, Alıp gezer idi çölün başında, Ali ye de Selman ne güzel uymuş. Hüseyin 'im yeşil giyer eynine, Hiçbir hile getirmezdi göynüne, Kurdu-kuşu lutfeylemiş kendine, Tabiata insan ne güzel uymuş. ''
Yahudi Padişah'ın Taasubu
Yahudiler arasında, Hz. Îsâ (a.s.) düşmanı ve hristiyanları öldüren zâlim bir hükümdar vardı. Halbuki peygamberlik zamanı ve nöbeti Hz. Îsâ’ya gelmişti. Hz. Mûsâ (a.s.) devri geçmişti. Öyle olmakla beraber o Mûsâ’nın, Mûsâ da onun rûhu gibi idi. “Allah’ın peygamberlerinden hiçbirini diğerinden ayırt etmeyiz.” (Bakara Sûresi, 285) O şaşkın
97 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.