Demek istediğim, böyle günlerde bile, böyle bir adamı bile bu çeşit öldürüp ortalık duruldukta, yıllarca sonra mehtaba baktığın vakit üzüntü çekmemek için, ya insanda yürek dediğin taştan olacak, yahut da dehşetli namuslu olacak yüreğin. Kâzım'ınki taştan değildi çok şükür, fakat namuslu. Ne malûm? dersen: Dövüştü pir aşkına, yaralandı birkaç kere ve saire. Ve kavga bittiği zaman ne çiftlik sahibi oldu, ne apartıman. Kavgadan önce Kartal'da bahçıvandı, kavgadan sonra Kartal'da bahçıvan...
Sevgili, kulunu denemek, sabrını ölçmek, samimiyetini görmek, derecesini yükseltmek, aşkını kuvvetlendirmek, imanını pekiştirmek için ona cefa gönderebilir. Tıpkı nimetlerini vererek denediği gibi. Hani ayette buyurulur: "Bu Rabb'imin fazlındandır; ta ki beni deniyor, şükür mü edeceğim, yoksa nimetini inkâr mı?"
Reklam
Hannah Arendt'in Adolf Eichmann'in suçundan "düşüncesizlik" olarak bahsetmesi ilginçtir. Ne yani Yahudileri toplama kamplarına sevk ve idare eden ve ölümlerinden sorumlu tutulan adamın tek suçu düşüncesizlik midir? Demek ki düşüncesizlikten kasıt şudur: vicdansız bir memur (emir alan) olmasıdır. Burada vicdansızlık bir hakaret olarak değil bir işlevsizlik olarak düşünülmeli. Yani bir nesneye, bir doğrama bıçağına dönüşmeye izin vermesidir. Çünkü irade ve vicdanını askıya almıştır. Emre itirazsız itaat eden bir memur olarak şahıs olmaktan çıkmıştır demektir. Muhatap olmaktan, insaniyetten düşmüş demektir. Onun için sorumlu görülmüyor. Demek ki kötülük için canavar olmak gerekmiyor, insaniyet cihazı olan vicdanı kullanmamak yetiyor.
Sayfa 54 - Avesta YayınlarıKitabı okudu
Size söyleyeceğim şudur ki gidin vaazlarınıza devam edip maaşınızı hak edin ama ,tanrı aşkına emekçi sınıfı da rahat bırakın!
''Size söyleyeceğim şudur ki gidin vaazlarınıza devam edip maaşınızı hak edin ama Tanrı aşkına emekçi sınıfı da rahat bırakın. Siz düşmanların safındasınız. Emekçi sınıfla ortak hiçbir şeyiniz yok. Sizin adınıza başkaları çalıştığı için elleriniz yumuşacık. Yediğiniz sürüyle şey yüzünden karınlarınız yuvarlacık.''
Size söyleyeceğim şudur ki gidin vaazlarınıza devam edip maaşınızı hak edin ama Tanrı aşkına emekçi sınıfı da rahat bırakın. Siz düşmanların safındasınız. Emekçi sınıfla ortak hiçbir şeyiniz yok. Sizin adınıza başkaları çalıştığı için elleriniz yumuşacık. Yediğiniz sürüyle şey yüzünden karınlarınız yuvarlacık. Ve zihinleriniz müsses nizamın payandası olan doktrinlerle dolu. Gidin aldığınız parayı hak edin, gidin vaazlarınızla muhafızlığını yapın işverenlerinizin. Ama sakın emekçi sınıflara gelip de kanaat önderliği taslayayım demeyin. Dürüstlüğünüzü koruyarak aynı anda iki farklı safta olamazsınız...
Reklam
343 öğeden 91 ile 100 arasındakiler gösteriliyor.