Kâbe'nin son tamiratı ise Osmanlılara nasip olmuştur. 1610 yılında yağan şiddetli bir yağmur sonrası başlayan selde Kâbe'nin 3 duvarı birden yıkılmıştır. Osmanlı tahtında bulunan Sultan I. Ahmed, Kâbe'yi yaptırmak için girişimde bulunur ama 28 yaşında aniden vefat edince bu hayırlı vazife, I. Ahmed'in küçük oğlu IV. Murad'a kalır. IV. Murad'ın emriyle 1629 yılında Kâbe yeniden inşa edilmeye başlanır. Ebu Kubeys Tepesi'ni sağ tarafınıza alarak, Kâbeye yüzünüzü döndüğünüzde solunuzda kalan yamalı tepe, bu inşaatta kullanılan taşların kesildiği tepedir. Kâbe'nin tamiri yapılırken bu tepeden alınacak taşlar için âlimlerden fetva alınmıştır. İnşaat sırasında 600 hafız Kâbe'nin etrafına hâlelenmiş ve geceli gündüzlü devamlı Kur'ân-ı Kerim okuyarak Kâbe'nin inşaatına farklı bir anlam katmışlardır.
Cihan hakimi Sultan Süleyman Han çok becerikli ve mahir bir kuyumcudur. ... ...3. Murad birden fazla divan sahibi olan şairlerdendir. ... 4. Murat büyük bir sporcudur. ... 4. Mehmed'in avcılığı meşhurdur. ... 3. Ahmed büyük bir hattattır. 3. Selim neredeyse kısmı zamanlı padişahlık yapacak kadar büyük bir bestekardır. ... ...2. Mahmud ise hem orijinal üslup sahibi bir hattat hem de amcası derecesinde olmasa da iyi bir müzisyendir. 2. Abdülhamid Han'ın ise İstanbul'da padişah olmasa milyarder olacak derecede ince bir marangoz olduğu, dizayninin, yani tersiminin rakipsiz olduğu çok açıktır. ... Abdülmecit Han ise modern bir ressam, daha da ileri derecede alafranga bir bestekardir. ... ...Sultan Abdülaziz Han da iyi bir ressamdır. İlaveten alafranga ve alaturka besteleri ile insanı çekecek kadar iyi bir bestekardır. 5. Murad çok iyi bir piyanistir, besteleri vardır ve aynı zamanda ressamdır. Sultan Abdülaziz'in şehzadelerinden Seyfettin Efendi'nin mesleği daha ilginçtir; bur iri cüsseli prens o dar minare merdivenlerini süratle inip çıkarak Ramazan mahyalarini hazırlardı. Mahyacılıkta ismi geçecek kadar bu işi bilirdi. İyi bir bestekardı.
Reklam
Celalzade'nin Selimname'de yazdığına göre Şahkulu Olayı sırasında bunalan II. Bayezid'in vezirlerine, "Benim padişahlık etmeğe mecalim kalmadı. İhtiyarımla saltanatı oğlum Ahmed'e verdim. Padişahınız odur" diyerek kararını açıklaması karşısında, Selim Rumeli'den topladığı orduyla harekete geçti. 3 Ağustos
Sayfa 129 - 9- Yavuz Sultan (I.) SelimKitabı okudu
ATSIZ'DA TARİH ANLAYIŞI: Atsız'ın lisans öğrenimi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü (Edebiyat Zümresi) olduğu hâlde bilim adamı olarak tarihle daha çok ilgilenmiş, bu konuda daha çok eser vermiştir. “Türk tarihinin içinde yüzüyorum. Diyebilirim ki her günüm 27 asrın içinde geçiyor." diyecek ölçüde (Atsız 1992: 67) kendisini tarihle
Osmanlılar'ın idarecilik ve tavirlarını, ancak ilk iki halife devrinde, bir de Selâhaddin'in zamanında görebiliyoruz. Bin senelik İslâm tarihinde, ilk Osmanlı Pâdişâhları’nın, beylerinin, âlimlerinin ve faziletli şahsiyetlerinin âdilâne, müşterek himmetleriyle husûle gelen idarenin benzerini başka devletlerde göremiyoruz. Hazret-i Ömer (R.A.)'den ve emsâli ashâbdan başka, bir kaç kılıç, bir kaç at ve davar bırakan hükümdar, yalnız İslâm tarihinde değil, insanlık tarihinde dahi görülemezken, ilk Osmanlı Türkleri pâdişâhı Sultan Osman, bu adâleti ve kanaat mucizesini cihâna gösterdi. Şehbenderzâde Filibeli Ahmet Hilmi & Ziya Nur Aksun, İslâm Tarihi Ötüken Yayınları, 3. Basım: İstanbul-2019, syf: 586
Sayfa 586 - Ötüken Yayınları, İstanbul: 2019Kitabı okudu
Atsız'ın Kalem Kavgaları ve Kalem Kavgalarında Atsız Üslubu 1930'lardaki kalem kavgaları: Atsız, kalem kavgalarıyla da tanınmış bir isimdir. Onun deyişiyle "mürekkepli kalem tartışmaları” ilk yazı hayatından vefatına kadar sürer. Bu tabiri Atsız, 1956 yılında Ocak gazetesinde yazdığı "Bir Felsefe Öğretmeninin Yanlışları"
Reklam
96 öğeden 81 ile 90 arasındakiler gösteriliyor.