Sultan II. Abdülhamid, onlara şu cevabı vermiştir: "Yahudiler, Osmanlı sınırları içerisinde Filistin hariç istedikleri yerde güven içerisinde yaşayabilirler. Osmanlı Devleti'nin kapısı tüm mazlumları açıktır. Ancak Filistin'de temeli din olan bir Yahudi devletinin kurulmasına asla izin vermeyiz. Göç ederek Osmanlı topraklarına gelen Yahudilere düşen, Osmanlı vatandaşlığına girmek ve imparatorluk sınırları içinde halka tatbik edilen kanunlara uymak olacaktır."
Ecdadını unutanlar, kaynaksız ırmağa, köksüz ağaca benzerler.
Sayfa 119Kitabı okudu
Reklam
Yeni devletin telâkkileri gibi insanları da "modern" olacaktı. Örnek vardı: Avrupa... Her vesileyle kuyumuzu kazan, her fırsatta haçlı güruhunu üzerimize saldırtan Avrupa... Onun gibi giyinecek, onun yazısıyla yazacak, kendi kültür kaynaklarımıza sırt çevirip tarihimizi inkar ederek onun kaynaklarına yönelecektik. Papa'nın teklifini kabulle hristiyan olmadığı için Fatih'i kınayacak, Yavuz'u "kanlı katil" ilan edecek, Sultan Abdülhamid'e "kızıl Sultan", Sultan Vahideddin'e "vatan haini" diyecek, bütün tarihi "hanedan tarihi" ilan edip kendimize Etilerden, Sümerlerden, Moğollardan ecdat arayışına çıkacaktık. Vesikalar, vakıalar önemsizdi. Nazarlarında tarih, bir ilim değil, bir sanattı. Objektif olunmasınının önemi yoktu. Sadece milli olmalıydı. Bunun için de "dini" unsurlardan ayıklanması gerekiyordu. Yani geçmiş reddediliyor, yok ediliyor, "yok" un üzerine geleceği inşa etmek gibi imkansız bir hayalin peşinde koşuluyordu.
Sayfa 274Kitabı okudu
Sayı itibariyla çoğunluğu gayr-i müslimlerin elinde olan basın, Sultan'ı hal' etmek ve Osmanlı-İslam medeniyetini parçalamak için kalemşörleri vasıtasıyla kin kusmaktadır. Ne hazindir ki, birkaç dönmenin oyununa gelen Elmalı Hamdi Yazır, Mehmed Akif gibi İslamî cephenin meşhur kalemleri de II.Abdülhamid'in karşısında yer alanlar arasındadır.
Sayfa 51 - Siyasi ve içtimai durumKitabı okudu
Abdülhamid'i anlamak demek, Peygamber Efendimiz rahatsız olmasın diye Medine-i Münevvere'ye giden tren raylarına keçe sardıracak kadar hürmetkar, ömrü boyunca abdestsiz imza atmayacak kadar dini bütün bir Padişahı anlamak demektir.
Zor zamanların başarılı hükümdarı Sultan Abdülhamid...
Sultan İkinci Abdülhamid Han'ın siyasî dehası ve devletin en buhranlı devirlerindeki idarî kabiliyeti, onu pek çok yönden ön plana çıkarır.
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.