Tarih de hiçbir zaman sadece geçmişte yaşanmış devletlerin öyküsü değildi. tarih, toprağı nasıl sürüldüğü, ekmeği nasıl pişirildiği, evin nasıl inşa edildiği, annelerin bebeklerin altına nasıl bağladığı, eğitimi nasıl yapıldığı Bir erkeğin bir kadın aşkına nasıl söylediğiydi. Tarih insanı insan yapan irili ufaklı olayların toplamıydı. tarih korkaklıktı, cesareti, ihanetti. tarih düşünceydi Duyguydu, önseziydi, gururdu. Elbette bütün uluslar tarihlerindeki zaferlerle gurur duyarlardı, elbette yenilgilerden üzüntüye kapılırlardı ama geçmişleri bugünden daha parlak olan topluluklar, tarihlerindeki zaferlere daha fazla bağlılık gösterirlerdi. sadece bizim için değil, bütün uluslar için geçerliydi bu.