Hoca:
“Girmeyin,” diyor, “okulun içine. Girmeyin, haşa gavur olursunuz. Sümme haşa…”
Boşuna değilmiş, şu doğuya okul yapılmadığı. Hocaların gönlü hoş olsun.
Sayfa 40
beni bir tek Allah anlıyordur, umarım hak veriyordur. Yoksa varya ben onun kadar yalnız olmuş olurum. sümme haşa.
Ters köşe :)
Bayramı bekliyorlar ki, bayramdan bayrama namaz kılalar...
Bunlar hangi Müslüman, bayram Müslümanı!... Bayram gelecek de, namaza durup, sümme hâşâ, Allah'ı kandıracaklar.
Evet kâfir böyle dermiş ve milleti zehirlermiş.
Sayfa 261 - Tekin Yayınevi, Beşinci BasımKitabı okudu
Sümme haşa Yarabbim. Nesiller yıllarca bu iğrençlikle yetiştirildi.
Namaz, Hazreti Peygamberimiz zamanında konmuş. Arapların yağlı vücutları büsbütün yağ bağlamasın diye.
Eğer, farz-ı muhal olarak şu işleri çeviren, şu misafirleri ve misafirhaneleri değiştiren Sultan-ı Sermedinin daire-i memleketinde daimi menziller, ali mekânlar, såbit makamlar, baki meskenler, mukim ahali, mes'ut ibādı bulunmazsa; ziya, hava, su, toprak gibi kuvvetli ve şümullü dört anåsır-ı måneviye olan hikmet, adålet, inayet, merhametin hakikatlarını nefyetmek ve o anasır-ı zahiriye gibi görünen vücutlarını inkar etmek lazım gelir. Çünki: Şu bekasız Dünya ve mâfiha, onların tam hakikatlarına maz har olamadığı malûmdur. Eğer, başka yerde dahi onlara tam mazhar olacak mekân bulunmazsa, o vakit; gündüzü dolduran ziyayı gördüğü halde Güneşin vücüdunu inkâr etmek derecesinde bir divânelikle; şu her şeyde bulunan gözümüz önündeki hikmeti inkar etmek, şu nefsimizde ve ekser eşyada her vakit müşâhede ettiğimiz inayeti inkâr etmek ve şu pek kuvvetli emârâtı görünen adâleti inkâr etmek (Håşiye) ve şu her yerde gördüğümüz merhameti inkâr etmek lazımgeldiği gibi; şu kainatta gördüğümüz icraat-ı hakimâne ve ef'ål-i kerimâne ve ihsanat-ı rahimânenin sahibini «Haşa sümme hâşå!» sefih bir oyuncu, gaddar bir zalim olduğunu kabül etmek lazımgelir ki: Nihayetsiz muhal bir inkılâb-ı hakaiktir. Hatta herşey' in vücüdunu ve kendi nefsinin vücüdunu inkâr eden ahmak Sofestailer dahi bunun tasavvuruna kolay kolay yanaşamazlar.
Sayfa 77
İNSANIN HAKIKATLERE BAHANELERİ
Hubb-u nefis ve tarafdar-ı nefis ve acz ve enaniyetten neş'et eden teberri-i nefs ile kendi kabahatini başkasına atıyor.
Şöyle yanlışa muhtemel olan sözünü veya hataya kabil olan fiilini, bir büyük zâta veyahut muteber bir kitaba, hattâ bazan dine, çok defa hadîse, en nihayet kadere isnad etmekle, kendini teberri etmek istiyor.
Hâşâ sümme hâşâ...
Nurdan zulmet gelmez. Kendi âyinesinde görülen yıldızları setretse de, semadaki yıldızları setredemez. Fakat kendi göremez.
Muhakemat - 34
Darwincilikten sonra insanın hangi kökten çıktığına dair ortaya bir teori konuldu mu? Yaradılış ölçüsünde bizim alt tabakamızda maymunlar var. Bazı organlarımız bakımından onlara çok benziyoruz. Bu benzerlikleri gözden geçirmeye kalkışınca, «Vay biz maymun mu imişiz? Hâşâ, sümme hâşâ!» bağırtılarına küfürler karıştırılarak kıyametler kopuyor. Dur behey kan dökücü insanoğlu! Maymunun bu işe erecek kadar aklı olup konuşabilse bu akrabalığı kabul etmemek için senden önce o hayvan telaşa düşer. Maymunlar, bu kan kardeşliğini şeref bilmeyecek kadar kendilerini ahlakça insanlardan yüksek saysalar yerindedir. İnsanoğlu, sen ne patırtı edip duruyorsun, bizden önce, bu akrabalıktan çekinme o hayvanlara düşer.
Sayfa 28 - Özgür YayıneviKitabı okudu
adın beynimin yaralı hücrelerinde
şehir şehir dolaşır
alır pazarı, pazartesiye bağlar
benim erken yaşta büyümüş çocukluğum
gemiler senin limanında demirler
yüreğim meydanda sapsarı bir temaşa
neler oluyor bana, söyler misin
haşa, sümme haşa
sen benim hayatımın senaristisin
Çok sorunlu bir şiir olsa da mükemmel bir edebiyat
Zahit mezhebinden sual olursa
Desin ki mezhebim Ebu Hanife
Zerre kadar senin imanın olsa
İmam demez idim böyle herife.
Haşa sümme haşa İmam değildir
İmam-ı vallahi a'zam değildir
İmamlık bertaraf İslam değildir
Kulak asman binle herife.
Cenab-ı Hazret-i Nebi'yi ihsan
Ali evladına oldu bu herif düşman
Harabi sen İmam Cafer'e bağlan
Gayrı mezheplere etme vazife.
Konağın damı üzerinde türlü türlü aletler ... Güya onlarla dünya yüzüne ne kadar yağmur düştüğünü ölçmüş. Hava yarın iyi mi, fena mı olacak anlarmış. Hâşâ sümme hâşâ, Allah'ın işine karışılır mı?
Sayfa 15 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Darwincilikten sonra insanın hangi kökten çıktığına dair ortaya bir teori konuldu mu? Yaradılış ölçüsünde bizim alt tabakamızda maymunlar var. Bazı organlarımız bakımından onlara çok benziyoruz. Bu benzerlik leri gözden geçirmeye kalkışınca, «Vay biz maymun mu imişiz? Hâşâ, sümme hâşâ!» bağırtılarına küfürler karıştırılarak kıyametler kopuyor. Dur behey kan dökücü insanoğlu! Maymunun bu işe erecek kadar aklı olup konuşabilse bu akrabalığı kabul etmemek için senden önce o hayvan telaşa düşer. Maymunlar, bu kan kardeşliğini şeref bilmeyecek kadar kendilerini ahlakça insanlardan yüksek saysalar yerindedir. İnsanoğlu, sen ne patırtı edip duruyorsun, bizden önce, bu akrabalıktan çekinme o hayvanlara düşer.
Sayfa 28 - :)Kitabı okudu