Hayat bir sineması değildir. Sonunu bilemezsin. Her zaman mutlu olamazsın. Canın yandığında yeniden kalk ve asla yılma. Bugün yeni bir gün başlıyor ve hayat seni mutluluklar ile karşılayacak. Haydi başla hayata
Mezopotamya’da Seni Yaşamak...
Anlatamadım seni Fırat’a,
o da sen gibi akar yüreğime derinden derine...
Haykıramadım Cudi’ye seni,
o da sen gibi çatar kaşlarını sevdama...
Sığdıramadım sevdanı Mezopotamya’ya,
o da sen gibi isyanlarda ansızın...
Durduramadım zamanı,
o da sen gibi çeker gider saçlarıma yıldız bırakarak...
Söyletemedim Zin’e seni,
o
Senin kalbinden sürgün oldum ilkin
Bütün sürgünlüklerim bir bakıma bu sürgünün bir süreği
Bütün törenlerin şölenlerin ayinlerin yortuların dışında
Sana geldim ayaklarına kapanmaya geldim
Af dilemeye geldim affa layık olmasam da
Uzatma dünya sürgünümü benim
Güneşi bahardan koparıp
Aşkın bu en onulmazından koparıp
Bir tuz bulutu gibi
Savuran
Kadınlar gittiklerinde arkalarında daha büyük boşluklar bırakırlar.
Onlar bir gün çekip gittiklerinde, peşlerinde ‘yetim-öksüz’ kalan çok olur: Mutfaktaki dolap, perdeler, kavanozun içindeki eski düğmeler, özenle saklanmış küçülmüş giysiler, dolap diplerindeki kurdeleler...
Sabah karanlığında mutfaktan gelen tıkırtılar susar, yetim kalmıştır tabaklar.
Bir kadın gittiğinde hep suyu unutulur saksıların.
O teki kalmış eski bardağın anlamını bilen olmaz, değerini kimse anlayamaz krom hac tasının.
Balkon artık sessizdir, koridor kimsesiz.
Bir kadın gittiğinde...
Ne çok kişi gider aslında; bir ağır işçi, bir temizlikçi, bir bakıcı, bir bahçıvan, bir muhasebeci...
Bir anne gider... Bir dost... Bir arkadaş... Bir sevgili...
Ne çok kişi yok olur bir kadın gittiğinde.
Bir kadın gittiğinde; kapı eşiğindeki ‘Dikkat et’ duyulmaz, annesi gitmiştir ‘geç kalma’nın.
Bir kadın gittiğinde...
Balkon artık sessizdir. Koridor kimsesiz.
Bir kadın gittiğinde... Ne çok kişi gider aslında; bir ağır işçi, bir temizlikçi, bir bakıcı, bir bahçıvan, bir muhasebeci...
Bir anne gider... Bir dost... Bir arkadaş... Bir sevgili.bir devrimci bir yoldas bir özgürlük barış bir yaşam ne çok şey gider kadın giderse.. kâlân bir göz yaşı bir hüzün birde ölüm kalır