Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Susan Sontag - John Berger, "Bir Hikâye Anlatmak", 1983 youtu.be/CjBKcqnHfkw?si=...
Edebiyat özgürlüktür. Özellikle de birer değer olarak okumanın ve içedönüklüğün ayaklar altına alındığı bir çağda edebiyat, özgürlüğün ta kendisidir!
Sayfa 151 - AGORA KİTAPLIĞI 1. Basım 2004Kitabı okuyor
Reklam
'Eski' olmadan yapamayız, çünkü bütün geçmişimiz, bil­gi birikimimiz, belleğimiz, kederimiz ve gerçekçilik duy­gumuz geçmiştedir.
Sayfa 143 - AGORA KİTAPLIĞI 1. Basım 2004Kitabı okuyor
"Eskisini yıkmadan asla yeni bir şeye sahip olamazsanız,"
Sayfa 133 - AGORA KİTAPLIĞI 1. Basım 2004Kitabı okuyor
Barış yapmak, unutmaktır.
Sayfa 115 - AGORA KİTAPLIĞI 1. Basım 2004Kitabı okuyor
Ve gereğinden fazla hatırlamak (tarih kadar eski ke­derler: Sırplar, İrlandalılar) insana acı verir.
Sayfa 115 - AGORA KİTAPLIĞI 1. Basım 2004Kitabı okuyor
Reklam
Kalpsizlik ve hafıza kaybı, nedense hep el ele yürümüştür.
Sayfa 115 - AGORA KİTAPLIĞI 1. Basım 2004Kitabı okuyor
İnsanlar kendilerine yakın olan acılara pek bakamazlar.
Sayfa 99 - AGORA KİTAPLIĞI 1. Basım 2004Kitabı okuyor
Doğa insanı ya tıka basa yer, ya aç oturur. Amerika yerlilerinin geleneksel olanı ertesi güne yiyecek saklamaz. Avusturalya yerlileri anında ödüllendirilmeyecekleri işlere girişmezler. Geleceği düşünmeyen doğa insanının tarzında, sessizce yaşanan bir bilgelik vardır. Kutup kâşifi Peary, rehberlerinden birine "Ne düşünmektesin?" diye sorduğunda, rehber "Düşünmem gerekmiyor," diye karşılık vermiş, "Bol miktarda etim var." Antik Yunan' dan bu yana, dünya halklarının önemli bir bölümü, gerekmedikçe düşünmemenin bilgeliğine uzak ve yabancı. Susan Sontag bunu "İnsanoğlu Platon'un mağarasından bir türlü dışarı çıkamamakta, alışkanlığını sürdürerek hâlâ gerçeğin imgeleriyle oyalanıp durmaktadır" sözüyle dile getirmişti. Bana sorarsanız, o mağaradan hiçbir zaman çıkamayacak. Çünkü, geleceği düşünmeye başladığından bu yana, yaşamakta olduğu cenneti terk edip anksiyete dünyasına adım attı ve bundan böyle artık hep orada olma durumunda. Üzerinde kaygının ağırlığı, hırsın gerilimi, mülkiyetin tutsaklığıyla, doğa insanının sahip olduğu hayatiyeti yitirmiş bir halde yaşayacak. Gerekmedikçe düşünmeyen doğa insanına karşılık, matriks insanı düşünce üşüşmesi işgalindedir. Duygu dünyamızı fakirleştirip sezgilerimizi ve içgüdülerimizi körelterek. Bilgi bombardımanından sersemlemiş insan bunu fark edecek halde de değil.
Sayfa 168 - MetisKitabı okudu
Konu başkalarının acılarına bakmak olduğu zaman, 'biz' asla cepte keklik sayılmamalıdır.
Sayfa 5 - AGORA KİTAPLIĞI 1. Basım 2004Kitabı okuyor
Reklam
"Tecrübe, o eli kirli bakıcı... "
AGORA KİTAPLIĞI 1. Basım 2004Kitabı okuyor
"Biz sizinle aynı ölü bedenleri, aynı yıkılmış evle­ri görüyoruz"
Sayfa 4 - AGORA KİTAPLIĞI 1. Basım 2004Kitabı okuyor
Kılavuzsuz Yolculuk
Şu ânın geçmiş zaman olmasını bekle. Ne denli mutluyduk anlayacaksın.
Sayfa 248Kitabı okudu
Cinsellik elbette güzel olabilir ama aynı zaman­da son derece karanlıktır ve şeytaniliğin sahnelendiği yerdir.
Bu tür her örnekte, ıstırap verici manzaralar bizi ya bir seyirci olmaya ya da o görüntüye bakamayan bir korkak olarak kalmaya davet eder.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.