ÖZGÜRLÜK
Özgürlük evete ihtiyaç duyulduğunda evet deme, hayıra ihtiyaç duyulduğunda hayır deme ve bazen de bir şeye ihtiyaç olmadığında sessiz kalma; bir şey söylememe, susma kapasitesi demektir.
Tüm bu boyutlar mevcutsa o zaman özgürlük vardır.
#kitapyorumu
BAŞKA
KAHRAMAN TAZEOĞLU
Merhaba
Bu kitabı ilk aldığımda incelememiştim içini , sonradan kitabı incelediğimde kapağının düz , sayfalarının ters basıldığını fark ettim. Kitap Kur'an-ı Kerim gibi sağdan başlıyor. Kitabı okurken ters tutup okudum . Olaya pozitif baktım, kitap sayfaları eksik değildi ve okunabilecek
"...Her şey bu gurur ve kibir yüzünden. Oğullarınla birlikte tarlaya gidip dinleyeceğin yerde sen mahkemelere koşturup duruyorsun. Tarlayı zamanında ekmezsen, vakti gelince de biçemezsin, toprak ana kendiliğinden yetiştirmiyor. Bu yıl neden yulaf yok? Ne zaman etmiştin ki? Hatırladım, daha yeni şehirden döndün sen. Peki mahkemede ne kazandın? Düşmanlıktan başka eline ne geçti? Susma oğlum, söyle, bu iş böyle yürümez. Sen gel kendi işine bak. Çoluk çocuğuyla ilgilen, tarlada, evinde çalış. Sana karşı yanlış olanı bağışla. Böylece hem Tanrı'nın emirlerini yerine getirmiş olursun, hem de kimseden zarar görmezsin. Rahat ve huzur içinde yaşar gidersin."
Toplum olarak, sessiz bir sözleşmeyle susma kararı alınmış, yaşananlar genç kuşaklara aktarılmamıştı. Bu iyi miydi, kötü müydü bilemiyorum. Hiç kimseye düşman olmadan yetiştirilmiştik. Bu işin iyi tarafıydı ama bir de geçmişimiz konusundaki korkunç cehaletimiz vardı.
Herkesin bir kelebeği vardır! Aslında biraz fazla genelleme olduğunun farkındayım... (Benimde vardı bir kelebeğim... Kanatları yüreğimi kesti.)
Belki de bazı kitapları belli yaş ve yaşanmışlıklarlardan sonra okumalıyız.
Bu kitabı onbeşli yaşlarımda okusam algılayamazdım...
Çokca altını çizdim.
Ruhum yerlerde süründü benimde bir zamanlar.
Sevmeyen için kalbini, anlamayan için dilini yorma .Hatta anlamayana susma bile. Uzaklaş. Tanrı'nın yazdığı kaderi bir başkasının değiştirmesine izin verme.