Pencereden esen rüzgar, yatakta çıplak bir şekilde uzanmakta olan bedenime değiyordu. Bedenimin canlı bir insana mı ait yoksa bir taşamı ait olduğunu merak ediyorum. Minho öyle derdi bedenimin bana ait olmadığını, beni yatağa bastırıp sertçe kalçamı okşadığı zamanlar bağırarak odanın içine hapsederdi sesini. O olmadığı zamanlarda da oda sürekli
Gündüzlerim var benim bir türlü sonu gelmeyen; yaşamak, gülmek, iyi görünmek zorunda olduğum gündüzlerim... Aydınlığı pek sevmem asıl sır her zaman karanlıkta saklıdır. Bir de gecelerim var tabi; hiçbir ışığın aydınlatamadığı; gerçeklerle yapayalnız kaldığım... Gündüzleri kalp atışlarım bile duyulacak sanırken geceleri bağırsam da kimseler duymaz. Zaten duysalar da beni anlamazlar. Anlamadılar...
Reklam
Yine ben, yine değişik bir olay :))
🍀Durakta belediye otobüsü bekliyorum. Bir de bir teyze var. Sonradan ilk kez gördüğümden şüphe duymadığım bir adam geldi ve bana bakarak, "Otobüs mü bekliyorsun?" dedi. Yok, ben vapur bekliyorum diyemedim tabi. Evet, sanırım otobüs bekliyorum dedim. "Ben yukarıda bekledim gelmedi, biraz da burada bekleyeyim diye geldim" dedi.
"Tekfirsiz din olmaz tabiki sende beni tekfir edebilirsin bende seni tekfir ediyorum kafir" diyor Tabi müslüman bir kimseye kâfir demenin insanı dinden çıkardığından bihaber ! Ehli sünnetin kanseri Vehhabiler Rabbim böyle cahillerin şerlerinden ummeti muhammedi muhafaza eylesin
#iyiniyet +2
Eskiden çok güçlüydüm şimdi köşeyi dönünce dökülüyorum yerlere. Birikmişliğin verdiği ağırlık var üzerimde. Hüzünlerim birikmiş, eksik hissettiklerim, duygularım istediklerim, olmayanlarım… hepsini sırtımda yük diye taşımışım şimdiye. Bu ağırlık bu bitmeyen baş ağrısı bu gönül yorgunluğu ondan herhalde. Kimseye ne bedenimle, etimle, kemiğimle ne gönülce ne de dilce yük olmayayım derken hep bana küsmüşler de ardından sürekli kimsenin ‘daha fazla üzülmesin’ diye gönlünü alırken bulduğumdan bu tonlarca düşünce. Geriye dönüp bakıyorum da milyon kez kırılmışım hiç gönlüm alınmamış ne geçmişte ne şimdide. Şimdi tabi alıştım böyle yaşamaya ama ağır geliyor herhalde böyle yaşamak … Dedim ya köşeyi dönünce dökülüyorum, boncuk gibi dağılıyorum yere. Neyse ki sığındığım, gönlümü açtığım, yere göğe sığdıramadığım bir rabbim var da teslim oluyorum tevekkül ediyorum ve bir gün geçeceğine inanıyorum kendimce. Geçir yüce rabbim içimde birikenleri, yükümü hafiflet, al şu gönül koymuşluğu sitemleri, beklentileri de beni sadece nurunla perdele.
Kafamın içi
Kafamın içi alev alev Hadi beni durdur Dönüşü olmayan bir yol buldum Sen yine tabi kafanda kurdun Beni unuttun ama olsun
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.