6.cilt
1. "De ki: Ey Rabbim! İlmimi artır."  Tâhâ sûresi(20), 114. Cenâb-ı Hak, Peygamber Efendimiz'e ilmin dışında herhangi bir şeyi kendisine artırması için dua etmesini emretmemiştir. Çünkü ilim bitip tükenmeyen bir hazinedir. Sadece sahibine değil başka insanlara ve hatta bütün canlılara da fayda verir. Hak ile bâtılı ayırmanın en önemli vasıtası ilimdir. İlmin artması insana bir yük değil, tam aksine onu yücelten bir fazilettir. İnsanın ilmi ve bilgisi arttıkça tevazuu da artar; kişi birtakım kuruntulardan kurtulur; gerçeği anlar ve iyi bir insan olmaya elinden geldiğince özen gösterir. İlmin zıddı olan cehalet, bilgisizlik ise şiddetle kınanır.
Sayfa 156Kitabı okudu
"Ta,Ha. Ey Muhammed! Kur'an'ın sana sıkıntıya düşesin diye indirmedik. Ancak Allahtan korkan kimse için bir öğüt olarak (indirdik.) Yeri ve yüce gökleri yaratanın katından yavaş yavaş bir indirilişle (onu) indirdik. O Rahman (kudret ve hakimiyetiyle) Arş'ı hükmü altına almıştır. Bütün göklerde olanlar, bütün yerlerdekiler, bu ikisinin arasında ve toprağın altında bulunanlar O' nundur. Sözü açığa vursan da, (gizlesen de birdir). Çünkü şüphesiz O, gizliyi de gizlinin gizlisini de bilmektedir. Allah O'dur ki, kendisinden başka hiçbir ilah yoktur. En güzel isimler O'nundur. (Taha Sûresi.Ayet :1-8)
Reklam
Furkan/59
O Zât ki; göklerle yeri ve ikisi arasındakileri (dünya günlerinden) altı gün (miktarına denk gelecek vakit)de (yoktan) yaratmış, sonra (bir mekâna yerleşmekten münezzeh olarak, Kendi murad ettiği mana üzere, Zât’ına yakışır şekilde) Arş’a istivâ buyurmuştur/sonra (emri ve hükmü) Arş’a (yönelip) istivâ etmiştir/ sonra (en büyük cisim olan) Arş (dâhil, tüm yaratıklar)ı (hükmü altına alıp, hepsini ilmen kuşatıcı şekilde) istîlâ etmiştir/! O Rahmân ki, sen (bu yaratılış konusunu, kendileri yaratılmış olanlara değil de, yarattıklarını hakkıyla bilici bir) Habîr olarak O’na sor! “Allâh-u Te`âlâ’nın, kullarının fevkınde oluşu” ve “Allâh-u Te`âlâ’nın mekândan münezzeh oluşu” gibi itikâdî meselelerle ilgili aklî ve naklî birçok delil, ayrıca; asırlarının imamları olan otuz üç müfessirin bu konudaki eşsiz beyanları; Rûhu’l-Furkan Tefsîrimizde, En’âm Sûresi: 3. ve 18. âyet-i kerîmelerin îzâhlarında tafsîlâtla zikredilmiştir ki, mütalaası kaçınılmazdır! (8/418-425, 511-535) Müteşâbih âyetlerden olan “Arş’a istivâ” konusunun îzâhı için bakınız: Âl-i İmrân Sûresi: 7; A’râf Sûresi: 54; Tâhâ Sûresi: 5.
zümer 73 Rablerine karşı gelmekten sakınanlar da grup grup cennete sevk edilirler. Cennete vardıklarında oranın kapıları açılır ve cennet bekçileri onlara şöyle der: “Size selâm olsun! Tertemiz oldunuz. Haydi ebedî kalmak üzere buraya girin.” ''Lâ İlâhe İllallah الله '' ''Lâ İlâhe İllallah الله '' “Beni zikrediniz, anınız ki, ben de sizi
Esmaül Hüsna دُعٰٓاءُ اَسْمٰٓاءُ الْحُسْنٰى
• Allah’ü Teâlâ’ya ancak Esmâü’l-Hüsnâ’dan biri ile dua yapılır ve ancak Esmâü’l-Hüsnâ’dan biri ile zikir edilir. • Örneğin: “Tanrım! Tanrım!” diye dua edilemez ve “tanrı, tanrı” diye zikir edilemez. Âlemlerin Rabbi Allah Teâlâ buyuruyor: • “Esmâü’l-Hüsnâ (en güzel isimler) Allah’ındır. O halde O’na, onlarla dua edin.” (A’râf, 180) • “Yer
Kıyamet Günü, Diriliş Ve Hesap Verme...
“O gün Sûr’a üflenir; Allah’ın dilediklerinden başka göklerde ve yerde kim varsa kıyametin dehşetinden çarpılıp cansız yere serilir. Sonra sûra bir daha üflenir; bir de bakarsın ki, bütün ölüler dirilip kabirlerinde ayağa kalkmış, merak ve endişe içinde etraflarına bakınıp duruyorlar.” (Zümer Sûresi, 68) “Yeryüzü Rabbinin nûruyla aydınlanır. Kitap
Reklam
31 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.