Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hawara dayikême
Hevíye me nola pelkên jı Daraxada bıveşın Veşiyan lı Bı yek yek Bahozê lêxıst talan kır jiyana me Ar dıbare jı asimane velatême Hawar kêm nabe zımanê dayikême
İntihar eden yazar ve şairler (3) Kaan İnce..
Şair Kaan İnce, intihar ettiğinde 22 yaşındaydı. Ankara’da ailesiyle yaşıyordu. Bir gece otobüse binip İstanbul’a gelmişti. Kadıköy Rıhtımı’nda bir otel odası tutup odasının balkonundan sabaha karşı kendini boşluğa bırakmıştı. En yakınları ve arkadaşları dahil, kimse onun neden intihar ettiğine dair kesin bir yanıt bulamamıştı. Çünkü duyarlı bir insanın nerede ve nasıl derinden ve onulmaz bir şekilde kırıldığını, o kişinin kendisinden başka hiç kimse bilemezdi. Sıcak bir buğu düşürdüler ceplerinden, kışın gelişini gözlerime yıkan gölgeler, ölüme giderken. Sonuna vardım ufuk renginin, gündüz rüyalarımda gördüğüm. Gün sayıyor kör eşgalim. Sönüyor gülüşüm, gülün bağrında ikindi vakti. Zaman çağlıyor, ömrümü biçmeden. Çölde ıssızlık sürüsü gecelerim. Pencerelerden akan yollarda usulca büyüyor hüzün. İsyan dumanları. Bir kıyı, boğulduğum. Suçluyum. Talan edilmiş sokaklara yeleler taktım, yenilgilerimi asmak için. Korku salmış düş dudaklarına. Üzgünüm....
Reklam
Güzelliğin kokacak hep yüreğimizde Esince o katran yüzlü rüzgarlar Koşacağız sabahın çiğinde ıslanan nazlı çayırlara Gözlerimize ilişince gülüşü Çocuk olacağız yeniden, anlıyormusun! Dilimiz çürüyecek belki isminin O geniş boşluğunda Bu bir talan, bir tufan bilesin… Lakin böğürtlenler daha büyümedi!
lsa'yı, kendi yakıştırdıkları, kendi uydurdukları, kendilerinin bin­lerce kez işledikleri bir suçtan ötürü öldüreceklerdir; aklından bile geçirmediği, yanına bile yaklaşmadığı, hiçbir zaman hazırlayamaya­cağı bir suçtan ötürü lsa'nın canını alacaklardır. Kendileri casusluk etmeye alışmışlarsa, İsa'yı casuslukla suçlayıp öldüreceklerdir. İnsanların çabalarını ve mallarını talan eden yağma­cılarsa, lsa'yı kamu malına zarar vermekle suçlayarak geberteceklerdir. Banka soyuyorlarsa, İsa'yı haydutlukla suçlayarak çarmıha gerecek­lerdir. Şarlatansalar, O'nu şarlatanlıkla suçlayacaklardır. Cinsel edebe aykırı işler yapıyorlarsa, lsa'yı aktöresizlikle, sapıklıkla suçlayacak­lardır. Sırf zengin olabilmek için milyonlarca kişiye uyuşturucu satı­yorlarsa, lsa'yı kocakarı ilaçlarını ortaya sürmekle suçlarlar. Ülke­lerinde krallar gibi egemen olmak istiyorlarsa, lsa'yı Yahudilerin Kralı olduğunu söylemekle suçlarlar. Onlar, dünyadaki pisliğin bekçisidirler ve bu pis işlerini yerine getirmeyi sürdüreceklerdir. Doğru konusunda saçmalarlar, doğru ol­maya hiç mi hiç çalışmazlar. Günün birinde doğruyla karşılaşsalar, mutlaka onu da gebertirlerdi. Tinsel ülküden sözederler, ama bir genç kızın ya da delikanlının gözünde ışıldadığı an bu tin'i boğazlarlar. Akıl sağlığı kurultayları toplarlar, ama akıl sağlığının özüne, körpecik bedenlerdeki Tanrı yumuşaklığı duyumuna hiç değinmezler, değin­meye kalkanlara engel olurlar.
Pdf
Madam Pera
Belki birçok gül bahçesini talan etmiştir, doğru ama Kosta dindar biridir; dindardır çünkü din onun gibilerin yaşantısını lanetler. Kosta masumiyeti yüceltir çünkü masumiyeti her zaman günahkârlar yüceltir. O, biar olmaktan bizardır.
Sayfa 42 - Armoni YayıneviKitabı okudu
Bir yanda hamam han Bir yanda insan Bir yan zalim dümeni Bir yan milyar can. Gazetede yalan Radyoda yalan Ve devam etsin diye bu talan..
Reklam
gülüşün eklenir kimliğime
Gün biter gülüşün kalır bende Anılar gibi sürüklenir bulutlar Ömrümüz ayrılıklar toplamıdır Yarım kalan bir şiir belki de Aykırı anlamlar arayıp durma Güz biter sular köpürür de Kapanmaz gülüşünün açtığı yara Uçurum olur cellat olur her gece Her gece yeniden bir talan başlar Acı ses olur, ses deli bir yağmur Eski bir eylüle gireriz böylece Sığındığım her yer adınla anılır Ben girerim, sokağı devriyeler basar Bir de gülüşün eklenir kimliğine
Altin madenleri için talan edilen güzelim ormanlara...
Kalk su getir sürahiyle, yanıyorum öfkemden, bu halkta ciğer yok sanıyorlar, melek yeşili çamlar uçuyordu gökte, süreceğiz altıncıları...
Bereketli topraklar talan ediliyor. Tarım ve hayvancılık yok ediliyor. Halkın temel ihtiyaçları bile karşılanamıyor. Fakat bu kötülerden bahsetmek bile yasak gibi.
"Hümanist düşünce, üç yüzyıl boyunca, Batı insanının düşüncesini ve eylemlerini besleyecek ve esinleyecekti. Bugün şunu görüyoruz ki bu düşünce, dünya savaşları gibi küresel katliamları, meskun dünyanın büyük kısmında devamlı hüküm süren sefaleti ve açlığı, hava ve su kirliliğini, doğal kaynak ve güzelliklerin talan edilmesini vb. önlemeye muktedir olamayacaktı."
Reklam
388 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
#Okudum #KitapYorum #DiyarınKıyametiFilinGazabı #OktayVolkanAlkaya #KanonYayınları #TarihiRoman #388Sayfa #Kitabaaşıkokumayasevdalı Merhaba arkadaşlar, Bugün sizlere Kanon Yayınları'ndan çıkan, Oktay Volkan Alkaya'ya ait "DİYARIN KIYAMETİ FİLİN GAZABI" isimli tarihi romanla geldim. Yazarımızın yayınlanmış dört romanı daha
Diyarın Kıyameti : Filin Gazabı
Diyarın Kıyameti : Filin GazabıOktay Volkan Alkaya · Kanon Kitap · 202412 okunma
Koza'nın güncesinden... 15.09.2008 İnsan içinde iki kişiyi taşır, derdi beni büyüten kişi. Hangi tarafı seçeceğine ise sen karar verirsin. Tanrı, bu iki kişiyi benim içime hapsettiğinde renklerini de verdi: kahverengi ve mavi. Bir tarafta toprak var; mezarlıklar ile ölümler, solmuş çiçekler, ağlayan yüzler ve duygular. Korkular var, korkular. Endişeler, öfkeler ve bir o kadar nefretler. Kahverengimde acılar var. Bir tarafımda gökyüzü var; denizler ile okyanuslar, şimşekler, yağmurlar ve karlar. Korkusuzluk var, korkusuzluk. Başkaldırı, güç ve bir o kadar inanç. Mavimde acımasızlık var. İnsan içinde iki kişiyi taşır, derdi beni büyüten kişi ama sonra başka bir cümle daha söyledi: "Artık tarafını seçme vakti." Buradayım, tarafımı seçiyorum ve düşmanımın gözlerinin içine acılarımla değil, acımasızlığımla bakıyorum. Buradayım, duruyorum ve sadece gülümsüyorum. Buradayım ve kahverengiyi görmezlikten geliyorum, ben sadece canım yanmasın istiyorum. Buradayım ve başlıyorum; sokaklarımı yok eden herkesin sokaklarını talan etmeye geliyorum. "Sadece Koza"
Hepimizin içine rastgele atılmış tohumlar var. Kim bilir nerenin rüzgarı sürüklemiş. Olur da bir tanesi yeşerirse diye hevesle suluyoruz, her fırsatta güneşe çıkarıyoruz ki imkan bulursa büyüsün. Bu ümitvar çabaya rağmen biliyoruz ki, ömrümüzün geri kalanı bu küçük bahçenin talan edilmesini izleyerek geçecek. Ama çiçeklerimizi koparmasınlar diye birilerinin yanan ormanlarına mı sevinelim?
Hanımlar Beyler/İlkay YıldızKitabı okuyor
Allah bu sevdayı içimden almadı ama kavuşturmadı da. Benim gönlüm talan oldu, onunki hoş olsun..
Gelin bir pazarlık yapalım sizinle ey insanlar! Bana kötü bana terkettiğiniz düşünceleri verin o vazgeçtiğiniz günler, eski yanlışlarınız ah, ne aptalmışım dediğiniz zamanlar onları verin, yakınmalarınızı artık gülmeye değer bulmadığınız şakalar ben aştım onları dediğiniz ne varsa bunda üzülecek ne var dediğiniz neyse onlar boşa çıkmış çabalar, bozuk niyetleriniz içinizde kırık dökük, yoksul, yabansı verin bana verin taammüden işlediğiniz suçları da. Bedelinde biliyorum size çek yazmam yakışık almaz bunca kaybolmuş talan parayla ölçülür mü ya?
İsmet Özel
İsmet Özel
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.