Hər ömür romandır; uzun, ya qısa
Şirin sevgiləri, acı səhvləri
Sənin yaşadığın bu romanınsa
Nə çoxdu cırılan səhifələri?
Burda uc-ucadır doğruyla yalan,
Bəlkə, bu romanı yazan naşıdır?
Bu ağ varaqlarda ləkəsi qalan,
❝Sen iyiliğin mahsulüsün bebeğim
Gelmiş geçmiş tüm nefretleri unut.
Bak küçük kardeşine tanı adı "İnsanlık"
Göğsündeki kalp beşiğinde şefkatle uyut.
Sevgiyle büyüt de ki o benim emeğim
Öğün atlamadan yedir ona bolca umut.
Bu sözlerim tam senin "Kavganlık"
İşte sana kalemden kelamdan barut.
Ha bir de zulüm iri gövdesiyle yaşıyorsa hâlâ kızım
Boyun eğme deme sakın alınyazım
Cellat ipinde kurumasın gülümseyişin
Vicdanları öperek uyandırsın seslenişin
Karanfil ekmeyi ihmal etme namlulara
Çare ol şifa ol gözleri nemlilere
Kulak kesil merhametin senfonisine ve kalk dansa
Kuşları sev lakin bırak uçsunlar gökyüzü onlara vatansa
Çiçekleri kokla ama koparma olur mu canım ?
Çünki seni de koparsalar benden, toprak ana gibi titrer kanım...
Buseler konduruyorum ve gülüyor o senin memleket kokulu çehre
Ve hayalini her kurduğumda dönüyor ümitler yeniden şu şehre...❞
▪︎Doğmamış Kızıma 2 | Hüseyin Arlı