Tezkiretü'l Evliyâ Okumaları - Hüseyin b. Mansur Hallâc
http://1000kitap.com/tezkarbay ile başladığımız Tezkiretü'l Evliya okumasının ( #22410451 ) Hallâc- ı Mansur kısmını geçte olsa okudum. Anladıklarımdan kısaca bahsedecek olursam; Hz. Hallac - ı Mansur deyince akla ilk gelen mesele Enel Hak( ben Allah'ım) bahsidir. Zira kendisini darağacına götüren bu söz aynı zaman
Pir: İhtiyar, reis, ulu. Bir tasavvuf yolu, yani tarikat kuran adama da "pir" denir. On iki İmam: Şii mezhebine mensup, yani Muhammed Hz. Muhammed'in soyunu tutan, onların partisine girmiş bulunan Müslümanlara göre Peygamber, Tanrı'dan aldığı emirleri, insanlara bildirmesi bakımından "nebi-haberci, elçi"dir. O hükümlere göre, kendisine uyanları idare etmesi bakımından "veli,imam - kudret ve tasavvuf sahibi, uyulan"dır. Tanrı emriyle yerine, amcasının oğlu, damadı ve kardeşliği Ali'yi imam etmiş, ondan sonra da aynı soydan on bir kişi imam olmuştu. Ali ile beraber on iki kişiye "On iki İmam" denir.
Sayfa 25 - Milliyet-VarlıkKitabı okudu
Reklam
Melamiyenin üzerinde durduğu ikinci esas nefisle mücadeledir; onun arzusuna ters şeyler yapmaktır. Mesela o daima kendisine saygı gösterilmesini, büyük görülmesini, alkışlanmasını ister. Halbuki bunların hepsi bir !uzaktır. Insan aksine olabildiğince alçak gönüllü olmalı, en büyük değil en günahkar bir kul olduğunu itiraf etmelidir ki
186 syf.
·
Not rated
·
Liked
Ülgener kitabını üç mesele üzerine inşa etmiştir. İlk bölümde, din zihniyet ve iktisadi yaşam üzerine genel bir inceleme yapmıştır. İkinci bölümde Weber’in İslam, İslam toplumu ve İslam iktisadı üzerine değerlendirmelerini incelemiş, üçüncü bölümde Weber’in değerlendirmelerini eleştirerek, İslam-tasavvuf-tarikat ilişkisi içinde Weber’in ortaya koyduğu görüşleri çürütmeyi istemiştir ve bunda başarılı da olmuştur. Harika bir disiplinler arası çalışma örneği, okunmaya değer.
Zihniyet ve Din İslam , Tasavvuf ve Çözülme Devri İktisat Ahlakı
Zihniyet ve Din İslam , Tasavvuf ve Çözülme Devri İktisat AhlakıSabri F. Ülgener · Derin Yayınları · 200658 okunma
336 syf.
·
Not rated
Yunus Emre üzerine yazılmış kapsamlı bir kitap diyebilirim. Şuana kadar bu konu üzerine birkaç kitap okudum. Dizisini, filmini, belgeselini ve animasyonunu izledim. Bunlar hep kurgu şeklindeydi. Yalnız hiç birinde Yunus’u bu kitap da tanıdığım gibi tanımamışım. Bizim Yunus ne kadar hatam varsa hepsini yüzüme vuruyor. Bu da canımı yakıyor. Ama
Bizim Yunus
Bizim YunusMustafa Özçelik · Nar Yayınları · 201333 okunma
217 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 11 days
Bediüzzaman Said Nursi’nin,(r.a)Mektubat isimli eserinin 29. mektubunun dokuzuncu kısmı olan Telvihat-ı Tis’a, yani “dokuz dolaylı anlatım” anlamına gelen bu eseri, ehemmiyetinden dolayı ayrıca müstakil olarakta neşredilmiştir. Bu eser, dokuz anlatıdan, nükteden oluşmaktadır. Manevi olgunluk kazanma ve Allah’ın rızasına erme yolları olan, “tasavvuf, tarikat, velayet(ermişlik)” hakikatlerini ders veren, bunların sırlarını ilan eden binler cilt kitaplar yazıldığını beyan eden Bediüzzaman (r.a) bu eserinde, içinde bulunduğumuz zamanın gerekliliğinden dolayı kısa ve öz olarak bazı hakikatlerin sırlarını ifade etme zaruriyeti gördüğünü, eseri de bundan dolayı telif ettiğini söyler. Ayrıca Bediüzzaman hz. bu eserinde, şeriatın ne olduğu veya ne olmadığıyla ilgili açıklamalarda bulunur ve şeriatın, tasavvuf ile tarikat ile ve hakikat ile nasıl bir bağlantısı olduğunu izah eder. Mesela, “Tarikatin ve hakikatin en yüksek mertebeleri, şeriatın cüzleri hükmüne geçer” der. Ayrıca manevi olgunluğa erme ve Allahı bulma veya zahirden hakikate geçme yada huzuru daimiyi elde etmenin kritiklerini, tehlikelerini beyan edip bunlar karşısında nasıl bir tutum sergilememiz gerektiğini, ayet ve hadislerden örnek vererek açıklar. Benim defalarca okuduğum ve her okuduğumda içinde daha farklı ve daha zengin manalar bulduğum bu eşsiz eserden,buradaki tüm okurların istifade etmesi dileğiyle. Keyifli okumalar dilerim.
Telvihat-ı Tis’a
Telvihat-ı Tis’aBediüzzaman Said Nursî · Şahdamar Yayınları · 201028 okunma
Reklam
Bektaşilik ve Nakşibendilik tasavvuf hareketli olan Yesevilikten doğdu.Nakşibendilik zamanla Türklüğü unutup Hint ve İran etkisine girdiği. önce Orta Asya'da Yeseviliği Sünni öğreti içinde eriterek yok etti. Ardından Anadolu'da köksaldı.Son 400 yıldır da hedefinde hep Bektaşilik oldu
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.