Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Dinsizin hakkından imansız gelir" sözü yanlış... diyordu şair arkadaşım, - Neden? diye sordum. - Yanlış, dedi, yanlışlığı tecrübeyle sabit... Bu atalar sözünü şöyle düzeltmeli: "Dinsizin hakkından gelse gelse imanı çok kuvvetli olan gelir."
Nesin yayınlarıKitabı okuyor
SORGU...
"Bak insan enkazı, bu berbat teşkilatın elindeki en kötü adam benim! Düşün ben bile hala alı­şamadım bendeki kötülüğe! Sana bu gece yapacağım tek iyilik bunu baştan söylemektir, bunu bil! Dolayısıyla bir an önce ko­ nuşmaya başlasan iyi edersin. Ben kolay yorulmam, ama sen çok çabuk tükenirsin. Tecrübeyle sabit.
Reklam
Tecrübeyle sabit
“insan büyüyüp geliştikçe aldığı yaralar daha derinleşir”
Bu ben:) ..Ama konuşunca güzelleşiyorlar:) tecrübeyle sabit..
"Ablamın yüzünün renginin menekşelerle ne gibi bir ilgisi olduğunu sorduğunda, ona kendisinin menekşelere pek merakli olduğunu, hatta su verirken çiçeklerle sessiz sessiz konuştuğunu söyledim..
Aslında hiç böyle değil...Tecrübeyle sabit..!
Erkek adam eşinden önce gitmeli. Yaşlı bir erkek eşini kaybedince yetim çocuğa dönüyor; eli iş tutmaz, kendine bakamaz. Oysa kadınlar daha metin ve yalnızlığa dayanıklı.
Reklam
“Bir gün, mahallenin piçleri gelip sordular. ‘Hoca efendi, dünyanın merkezi neresidir?’ dediler. Güya bilgimi sınayıp beni faka bastıracaklar. Ben de dedim ki, ‘Aha eşeğimin ayağını bastığı yerdir. İnanmıyorsanız ölçün, biçin, görün!’ İşte o günden beri buna bir kibir geldi; durmadan anırıp feryat ediyor.” “Çocuklar inandılar mı peki buna?” “Orasını bilmem. Hem çocukların inanıp inanmaması o kadar önemli değil. Fakat tecrübeyle sabit ki, eşek dünyanın merkezinde olduğuna inanırsa kötü oluyor.”
- "Dinsizin hakkından imansız gelir" sözü yanlış... diyordu şair arkadaşım, - Neden? diye sordum. - Yanlış, dedi, yanlışlığı tecrübeyle sabit... Bu atalar sözünü şöyle düzeltmeli: "Dinsizin hakkından gelse gelse imanı çok kuvvetli olan gelir."
Reklam
Erzurumlu erkeklerden uzak durun tecrübeyle sabit
Adalet duygusu neden bu kadar önemli?
Hukuk devleti, ilkesel olarak bireyi devletin önünde gören bir devlet modelidir. Bu modeli temelden sarstığınızda devlet halk için var olmaktan çıkar, halk devlet için var olmaya başlar. Bu durumda ülkedeki egemenlik halkın değil devletin - dolayısıyla devleti yönetenlerin- eline geçmiş olur. Nesnel gerçekler değil yöneticilerin neler söylediği hukuku belirlemeye başlar ve biz ülkemizde tecrübeyle sabit olarak görüyoruz ki yöneticilerin söyledikleri sık sık değişiyor. Hâlbuki Atatürk'ün dediği gibi: "Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesidir." Bizler hukuk karşısında kendimizi eşit hissetmezsek güvende hissedebilir miyiz? Bu kadar bıçak sırtı bir zeminde, yarın neyin suç olduğunu bilemeyeceğiniz bir ortamda, en basit insani eylemleriniz bile kriminalize edilerek karşınıza bir suçlama olarak getirilirken, makul bir yaşam sürmek nasıl mümkün olabilir? Birilerinin ebedi masum olduğu ve kuralları belirlediği bölgede herkes bir gün mutlaka suçlanabilir.
Sayfa 180Kitabı okudu
Tecrübeyle sabit
Durmamanız halinde neler inşa edebileceğinize inanamazsınız”
1.012 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.