Merhaba kitap dostlarım Ruhunuzu doyuracak bir kitapla geldim. Altını çizmeden geçtiğim bir sayfa yok sanırım. Bilmediğim ne kadar çok şey varmış dedirten, ilmek ilmek işlenmiş bir kitap.Dilimizin tasavvuf da karşılığı ele alınmış bunun yanında dilimizin yarattığı hastalıklara,toplum olaylarına,aile içi durumlarına kadar değinilmiş. Konu sonlarında verilen örnekler ise daha iyi kavramamı sağladı.Ben kitabı okuduktan sonra birçok yanlış düşüncemin olduğunu gördüm. Umarım birçok kişiye ulaşır da istifadeli olur. Gerçekten şu içinde bulunduğumuz dönemde bu gibi eserlere ihtiyacımız var.. Okuyun efendim..
Konuşan bir tek kendi ağzımızın içerisindeki dil midir?
Bedenin dili var, ruhumuzun dili var ki bu gönlümüzün dilidir, nefsimizin dili var.
Nefis yalan söyler,ruh ise yalan söylemez.
Biz Hz. Muhammed Mustafa Aleyhisselatü Vesselam'ın bize getirmiş olduğu emirlerin, sünnetlerin ,riayetlerin ,usullerin ve yolculuğun neresindeyiz?
Biz kendi nefsimize karşı zulmedebildik mi?
Onu ezebildik mi?
Öyle makamlar var ki adam doksan sene teheccüd namazı kılsa o makama gelemez.Başına gelen bir musibete "Eyvallah" der doksan seneyi bir anda aşı verir. Cenabı Hakk'ın hakikatleri öyle çok uzun zaman dilimlerinde ve uzaklarda değildir. Hep kısada, özde,anda gerçekleşir gider. Kapıya bir daha ne zaman vuracaklar belli değil..