2023 Okuma Listesi - 5. Kitap
Tezer Özlü’nün otobiyografi niteliğindeki Çocukluğun Soğuk Geceleri adlı kitabı 2023 okumalarımın arasındaydı. Yapı Kredi Yayınları, Nisan 2013 baskısı. Tezer Özlü’nün en sevdiğim kitabı olduğunu söyleyebilirim. Tek bir kitabını oku deseler bunu seçerdim. Bir solukta okuyup bitirdim. Kendimi o kadar kaptırmışım ki,
“Niçin yaşamalıydı bu dünyada, ne işi vardı onun bu tren yolculuğunda?
Nereden gelip nereye gittiği, niçin gittiği, gecenin karanlığında hızla ilerleyen bu trenin nereye ulaşmak istediği pek ilgilendirmiyordu onu. Sahanlıklardan birinde durdu, yanan alnını kapının serin camına dayadı, sağa sola bakmadan, gelip geçen yolculara aldırmadan öylece bekledi.
Tren, ırgalana ırgalana yoluna devam ediyordu. Yedigey isteseydi o kilitli kapıyı kolayca açardı. Çünkü bütün demiryolcularda olduğu gibi onun cebinde de bu kapıyı açacak bir anahtar vardı... Kapıyı açar ve adımını atıverirdi... Bozkırın karanlıklarında, tâ uzaklarda bir yerde, iki ışık gördü. Ona gel! gel! diyorlardı sanki. Uzun süre gözden kaybolmadı bu ışıklar. Tenhada tek başına bulunan bir evin iki penceresi miydi bunlar, yoksa çoban ateşi mi? Mutlaka birileri vardı orada! Kimdi onlar? O tenha yerlerde ne işleri vardı? Zarife ve çocukları olabilir miydi? Eğer onlarsa, trenden atlar, bir solukta yanlarına koşar, Zarife’nin ayaklarına kapanır, yüreğinde biriken acıları, üzüntüleri dışa akıtarak, hiçbir utanç duymadan hüngür hüngür ağlardı...
Uzaklaştıkça silinmekte, kaybolmakta olan iki ışığa gözlerini diken Yedigey hıçkırıklarını boğarak sessiz sessiz ağlamaya koyuldu. Yanan alnı kapının camına dayalı idi, gelip geçen gürültülü yolculara aldırmıyordu. Yüzü gözü ıpıslaktı... İsteseydi kapıyı açar ve atlayıverirdi...
Tren, iki yana sallana sallana ve hızla ilerliyordu.”
Okudum bitti…
Kitabın ilk 200 sayfası normal ilerledi. Hatta kendi kendime diyordum bu kitabın neresi psikolojik gerilim diye ama ilerleyen sayfalarında ne demek istediklerini anladım. Son 150 sayfasını tek solukta okumuşum.
YAVRU CEYLAN-MAGDA SZABO,192 sayfa
Macar edebiyatının önde gelen ve sayısız ödül sahibi yazarın tüm kitaplarını okuyup bitirdim.Muhteşem bir kalemi olan Magda Szabo’nun 90 yıllık yaşamına sığdırdığı ve Türkçeye çevrilmiş Kapı,İza’nın Şarkısı,Abigail,Katalin Sokağı,Yavru Ceylan kitapları birbirinden güzel ve elden bırakılmadan bir solukta
— Ha bir soluk ömür ha yirmi yıl ömür, hepsi bir...
— Neden Zühre, neden?
— Zira ömrün mânâsı Yaradan'a olan bağlantıyı duymaktır. Biz bunu yirmi yılda bileceğimiz kadar tek bir solukta da bilebiliriz. Yeter ki; var yürekten Tanrı adını analım.
Serinin son kitabı ve devamının gelmeyecek oluşunu bilerek okumak beni biraz üzdü. Serinin ikinci kitabındaki durağanlıktan sonra tek solukta okunan üçüncü ve dördüncü kitabı gerçekten çok güzeldi. İnce Memed’in başkaldırısına ortak olup, onunla Toros dağlarında, Düldül dağında , Dikenlidüzünde dolu dizgin gezmek benim için çok ayrı bir deneyim oldu. Senin yerin bende hep ayrı olacak. En çok seni sevdim İnce Memed.
İnce Memed 4Yaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202115,6bin okunma
Bilinmeyen Kadın' ın yazara beslediği koşulsuz ve karşılıksız aşk muazzam. Bir insanın başka bir insana bu denli koşulsuz ve sadık bir şekilde sevgi duyabileceği, ona hayatını adayabileceği düşüncesi.. Hele ki yazar onun tek bir zerresini hatırlamıyorken kadının adamı ömrünün son gününe kadar unutmamış olması.. Kadının alacağı tepkiden, olumsuz cevap alabileceğinden korkup yazara olan aşkından ve yazar için sıradan bir tek gecelik ilişki iken kadın için ömrünün en değerli saatleri olan o gece hamile kaldığı çocuğu söylemeyip hem yazara olan aşkını hem de yazardan olan çocuğunu tek başına yetiştirmesi... İspanyol gribi nedeniyle çocuğunu kaybettikten sonra kendisinin de hasta olduğunu öğrenince yazara her şeyi mektupla anlatması ama yazarın yine de kadını hatırlayamaması... Bu hikaye başından sonuna kadar okurken beni içine çeken tüylerimi diken diken eden bir kitap. Okurken o kadar tarif edilemez duygular karmaşası yaşadım ve bitince öyle bir boşluk hissi oluştu ki içimde anlatamam. Tek solukta biten, okurken içine çeken, her bir satırıyla büyüleyen ve etkisinde bırakan, kısa olsa da her bir satırını içine işlettiren, hazmettiren ve etkisi altına alan bir kitap. Bir şaheser.!
Jean Teule’nin yazdığı İntihar Dükkanı’nı bitirdim. 140 sayfa, bir solukta bitirebileceğiniz bir kitap.
Dünyada ozon tabakasının delindiği, asit yağmurlarının yağdığı ve ölümün tek çare olduğu bir dünyada intihar malzemeleri satan bir dükkanın yaşadığı değişimi anlatıyor.
Yazar, kara mizah ve distopyayı karıştırmış. Kasvetli bir dilin aksine eğlenceli ve dinamik bir akışı var. Daha fazla betimleme, daha az diyalog olsa çok daha okunabilir olurmuş. Şaşırtıcı bir sonla bitmesi benim nezdinde puanını arttırdı. 8/10.
İntihar DükkanıJean Teule · Sel Yayıncılık · 20206,8bin okunma
Kitaba tek kelimeyle bayıldım. Uzun zamandır beni böylesine etkileyen bir kitap okumamıştım. Gökhan’a resmen aşık oldum. Akıcı uslubu ve sarıp sarmalayan hikayesiyle bir solukta okunan bir kitap. Pişman olmayacaksınız.
Yerine SevememFüsun Genç · Luna Yayınları · 20218 okunma
Daha iyisi gelene kadar başucu kitabım ♡
Bu kitabı tam da kaybolmuş hissettiğim zamanlardan birinde okumuştum. Sanki kendimle konuşuyormuş gibi hissettirdi bana. Ispanyadaki bir çobanla aynı şeyleri yaşıyormuş gibi.. Kitabı bu kadar ilgi çekici yapan temel sebep ise bence tek solukta okuyabileceğim kadar heyecan verici ve merak duygusunu canlı tutmasiydi. Kişisel menkibesini arayanlara ...
SimyacıPaulo Coelho · Can Yayınları · 2023205bin okunma
Ben bir Handke hayranıyım.
İncelemeye bu sihirli sözcükle başlamak istedim. Kaspar bir oturuşta, hatta tek solukta bitirdiğim bir oyun oldu. Okurken muazzam keyif aldığımı belirtmem gerek.
Oyunun aslında 19. yy başlarında Almanya'da nasıl olduğu bilinmeyen şekilde ortaya çıkan Kaspar Hauser isimli genç üzerinden işlendiği yönünde birkaç okuma yaptım.
Kitabın sayfa kullanımı standartların dışında. Alışmak kolay olmadı. Ancak farklılığın keyif verdiği bir okumaydı.
Oyunu temel alan birden fazla alt metin ve verilen epey mesaj olduğunu anlamak zor değildi. Gözümüze soka soka basit olarak verilen mesajların arkasında ayrıca hemen göze çarpmayacak bir örüntü var.
Kaspar başta bir şey bilmez, kural tanımaz bir birey olarak sahneye geldiğinde sahnede her şey dağıtılır. Kaspar ehlileştikçe arkadan suflörler ona olması gerektiği şeyi gösterdikçe, onu bir kalıba soktukça sahnede yer alan araçlar da yerli yerine oturur. Hatta Kaspar sıradan bir vatandaş haline geldiğinde birden fazla kaspar bile ortaya çıkar. Detayların bu denli güzel işlenişi kitabın sonunda da kendini ortaya çıkaran örüntüler silsilesi beni inanılmaz tatmin etti.
Kitabın sonunda bir gizemi çözmenin mutluluğunu taşırken, kitabı bitirmiş olmanın da hüznünü hissettim. Yazarın yönetmen edasıyla sahnedeki eşyaları kullanması beni etkiledi. Bu biraz da benim oyun kültürümün azlığından olabilir ve fakat Handke okumak bana eşsiz bir zevk veriyor.
Tavsiyedir. Okuyalım, okutalım.
Değerli Hamdi Akyol hocanın kaleminden üç kitaplık serinin ikinci kitabı #günyıldızını da bir solukta okudumbitti
Okudum bitti diyorum ama bende hala bitmedi. Serinin üçüncü kitabında acaba neler bekliyor bizi çok merak ediyorum.
Serinin ilk kitabı #kurtgölgesi nde soğuk savaş döneminin en gerilimli yıllarını Türk casus Rüstem'in ağzından dinlemiştik. Bu kitapta ise bir istasyon şefi olarak görev yapan, kod adı Gün Yıldızı olan Mustafa İzzet anlatıyor bizlere istihbarat faaliyetlerini. Bu süreç içerisinde bir yandan görev arkadaşları tek tek öldürülür. Kara listede kendi adının da geçtiğini öğrendikten sonra işler daha da karmaşık bir hal alır. Mustafa İzzet hem kendini ve yakınlarını korumak hem de bu işin arkasındaki sır perdesini aralamaya çabalar. Cinayetlerin arkasından çıkan isimleri şaşkınlıkla okudum. Ve ara ara olaylardaki bağlantılı isimlerin hayat hikayelerini de okumak bize ayrı bir okuma keyfi sundu.
Yazarımızın o muazzam kalemi sayesinde kitabın tadı damağımda kaldı âdeta. Sizlere de mutlaka tavsiye ederim. Kitaplar ayrı ayrı da okunabilir ama daha iyi bir bağlantı kurmanız açısından ilk kitapla başlamanızı tavsiye ederim.
Sevgili Hamdi Akyol hocam kaleminize, emeğinize sağlık.
Gün YıldızıHamdi Akyol · Kapı Yayınları · 032 okunma
"Herkes kendini ifade etmek için kelimeleri kullanıyordu. Ben hariç ve eminim ki tüm bu insanlar kelimelerin gücünün farkında değildi. Oysa ben farkındaydım. Düşüncelerin kelimelere ihtiyacı vardır. Kelimelerin de sese." Tek solukta kendini okutturan güzel bir kitap. Farkında olmadan yaptığımız çoğu şeyin aslında ne kadar kıymetli olduğunu insan bu kitabı okuduğunda anlıyor. Kitap kesinlikle insanda bir farkındalık yaratıyor. Tavsiye ediyorum okumaya değer bir kitap tartışmasız.
İçimdeki MüzikSharon M. Draper · Timaş Yayınları · 202030bin okunma
Eskiden sevdiğim biri tarafından hediyedir. “Bir Kalbin Çöküşü” ile benzettiğim bir kitap bireysel yalnızlaşma, beklentilerin gerçekleşmesinin imkansızlığı üzerine bir kurgu. Tek solukta okunacak bir kitap.
KızılStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202228,7bin okunma