"Çünkü yaşamak için hayat lazımdır... Hayal değil..."
Demek ki bütün bu beylerin gözünde paranın karşısında incelik ve hassasiyetin, yüceliğin, asalet ve temizliğin hiç, hiç önemi yok!.. Hayat yalnız, yalnız para... Öyle mi? Ama siz buna karşılık bugün pek nadir rast gelinen bakir bir ruhla masum bir vücuda ve aydın bir beyne sahipmişsiniz... Değil mi ki zengin değilmiş­ siniz, kabul edilmeye layık olamazsınız. Öbür tarafta namus ve masumiyetlerini daha küçücükken sarf ve heba eden adi, murdar kızlar, servetleri uğruna makbul ve saygıdeğer kadınlar oluyorlar... Çünkü bu beylere para, yalnız para, güzellik, namus ve terbiye yerine yalnız, yalnız para lazım!
"Evlilik için lazım olan asalet ve ikbal değil midir? Hayır valideciğim. Güzellik ve namus... Sevgi de çoğu zaman bunların arkasından gelir. Asalet ve ikbal bunlara mani mi? Bence herkes içinde ismi söylenecek bir iktidar ve marifeti, zenginliği, asaleti olmayan bir adamı yakışıklıdır diye almak pek adiliktir. Hem de evlilikte en çok aranılan şey uyum değil midir? Birisi toplumun en yüksek tabakasında, diğeri en aşağı tarafında terbiye görmüş iki kişi birbiriyle güzelce uyum sağlayabilir mi? Servetin büyük bir özenle terbiye ettiği asilzadelerden bir erkeğe, bir kıza, fakirliğin kayıtsızlıkla büyüttüğü bir insan nasıl layık olabilir? Birisi kıymet ve itibarının sürekli bir şekilde düştüğünü, diğeri onurunun daima alçaldığını, diğeri haysiyetinin daima kırıldığını hissede ede yaşamakta ne türlü refah ve saadet görüyorsun?
Sayfa 40 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Reklam
Ferdi Bey - Bir iki söze müsaade eder misiniz? Bahriye Hanım - Müsaade ne demek... Herkes hürdür, dilediğini söyleyebilir. Fakat yalnız aramızda açılan şeyin bir hak ve mantık düellosu olduğunu unutmayın, bahsi kaybeden silahını aşağı indirmelidir. Ferdi Bey- Şüphesiz... Bahriye Hanım- Buyurunuz... Ferdi Bey - Bendeniz bu gibi bir yerde,
Sayfa 13 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 3. Basım
Terbiye kelimesi üzerine son derece alegorik ve son derece güzel bir misal.
Terbiyeli insan, terbiyeli hayvan, terbiyeli maymun... Görüyorsunuz ki kelimenin kendisinde bir asalet yok. Bir insana, bir köpeğe, bir ayıya da söylenebiliyor. Şimdi size sorarım. Kendi ormanında, ininde kendi halkı, doğal huy ve adetleriyle yaşayan bir ayı mı makbuldür yoksa terbiyeci bir Çingene'nin sopasından korkarak seyircilerin karşısında göbek atan hayvan mı?
Terbiye
"Terbiyeli insan, terbiyeli hayvan, terbiyeli maynun... Görüyorsunuz ki kelimenin kendisinde bir asalet yok. Bir insana, bir köpeğe, bir ayıya da söylenebiliyor. Şimdi size sorarım. Kendi ormanında, ininde kendi halkı, doğal huy ve âdetleriyle yaşayan bir ayı mı makbuldür yoksa terbiyeci bir Çingene'nin sopasından korkarak seyircilerin karşısında göbek atan hayvan mı?"
+"Evlilik için lazım olan asalet ve ikbal değil midir? - Hayır valideciğim. Güzellik ve masumiyettir.. Sevgi de çoğu zaman bunların arkasından gelir. +Asalet ve ikbal bunlara mani mi? Bence herkes içinde ismi söylenecek bir iktidar ve marifeti, zenginliği, asaleti olmayan bir adamı yakışıklıdır diye almak bayağılık olur. Hem de evlilikte en aranılan özellik, karakter ve mizaçların birbirini tamamlaması değil midir? Birisi cemiyetin en yüksek tabakasında, diğeri en aşağı tabakasında terbiye görmüş iki kişinin uyuşması mümkün müdür? Servetin büyük bir itina ile terbiye ettiği asilzadelerden bir erkeğe veya bir kıza, fakirliğin kayıtsızlıkla büyüttüğü bir erkek veya bir kız nasıl layık olabilir? Birisi asalet ve itibarının sürekli bir şekilde düştüğünü, diğeri onurunun sürekli kırıldığını hissede hissede yaşamakta nasıl bir saadet görüyorsun? - Yıldızlar karanlık içinde parıldadığı gibi fakir ve sefalet içinde de saflık ve yücelikle parlayan ruhlar yok mudur? Bir kalp, sevmek için mutlaka servete, asalete mi muhtaçtır? Bence en gerçek ikbal, ruhun göründüğü iki güzel göz, en büyük servet, kalbin hissini gösteren gül renginde dudaklardan akseden tebessümdür. Güzellikten büyük asalet, temiz bir kalpten büyük servet olur mu..?"
Reklam
12 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.