Kaplan! Kaplan!
Kahramangiller’de yazmaya başladığımdan bu yana yaklaşık iki buçuk yıl oluyor. Bu süre boyunca genellikle bilimkurgu, fantazya ve benzeri türlerdeki kitaplar hakkında bir şeyler yazarak katkı sağlamaya çalıştım. Sanıyorum bu zamana kadar hakkında yazarken hafif terlediğim ikinci -ilki Frank Herbert’in Dune adlı başyapıtıydı- kitap Alfred Bester’in kelimenin tam anlamıyla şaheser olan Kaplan Kaplan adlı kitabı olacak. Bilimkurgu türü içerisinde en sevdiğim ve her fırsatta okumaya çalıştığım cyberpunk kategorisine ait mükemmel bir kitap.
Malumunuz efendim cyberpunk, toplumların gelecekte boğuşacağı -gelişen teknolojiye bağlı olarak çeşitlenen ve şiddeti artan- sorunlar üzerine odaklı bir bilimkurgu dalı. Dünya üzerinde devletlerin değil de küresel ölçekte hakimiyet kurmayı başaran şirketlerin söz sahibi olduğu bir disiplin. Bireylerin aşırı gelişmiş teknoloji ve yozlaşmış toplum yapısı içerisinde yoğrulduğu zorlu bir alan. Bu türün kanaatimce en başarılı yazarı ise Alfred Bester. Kaplan Kaplan kanaatimce yazarın magnum opus kalibresindeki kitabı. Bu arada şöyle bir anekdot vermeden edemeyeceğim; eserin orijinal adı The Stars My Destination. Türkçe’ye tercüme ettiğimiz zaman ise Yıldızlar İstikametim şeklinde oluyor. Ancak bizde Kaplan Kaplan adıyla piyasaya çıktı. Sebebi 1956 yılındaki İngiltere baskısında Tiger Tiger olarak geçmesi ve bu baskı baz alarak çevrilmesi. 57 yılındaki Amerikan baskısı ise orijinal ismi ile yapılmış. Söz konusu Kaplan Kaplan bir William Blake şiiridir ve çok da güzeldir.
Devamı: kahramangiller.com/kitap/kaplan-ka...
Sevgi okurlar kitap bildiginiz gibi Ömer Hayyam'ın dörtlükleri Sabahattin Eyüboğlu nun I. II. Ve III. bölüm önsüz ile başlayıp ve bitene kadar dörtlükler devam ediyor.
İşin içinden çıkamadığım dörtlükler var burada mesela
Varmı dünyada günah işlemeyen söyle
Yaşanırmı ki hiç günah işlemeden söyle
Bana kötü deyip kötülük edeceksen
Yüce Tanrı ne farkın kalır benden söyle
Öldürmekde yaşatmakta senin işin
Bu dünyayı gönlünce düzenleyen sensin
Ben kötüyüm diyelim kimde kabahat
Beni böyle yaratan sen degılmisin
Buna benzer bisuru dörtlük bu dörtlüklarde hayr da varsa şer de varsa Yaradana sığınarak yazdım günümüzün Türkçe si ile algılayacak olursak tehlikeli manalar çıkıyor haşaa bi isyan bi başkaldırma gibi
Özellikle kadeh ve şarap içerek dörtlükleri çok fazla
Bazı yazarlara çevirmenlere göre içen bazılarına göre hiç içmeyen birisi
Keşke bu dörtlükleri rubaileri günümüzün Türkćesine cevrilerek tercüme edilere yazılsaydı
Onun için bu tarz beytler kitaplar okumayı seviyorsanız Hayati İNANÇ ı tavsiye ederim hiç olmazsa kendisi beyleri okuyor farsçaysa latinceyse vs vs sonunu günümüzün Türkçesi ile bize aktarıyor.
Başta bir çocuk kitabı gibi olsa da aslında büyükleri de etkileyen, öğütleyen ve bilgi veren bir kitap. Kapağı ve sayfa tasarımları çok hoş, minimalist çizimler ise muhteşem. Çocuk aklını bir gürgen dalına tercüme etmesi ve anafikir olarak ormanların, ağaçların ve hayvanların değerlerinin bilinmesini söylemesi çok güzel. Hat edebiyatı her zaman bir başka ve bambaşka olmaya devam ediyor ve apayrı bir tat veriyor.
Fydodor Mihayloviç Dostoyevski’nin 1872 yılında yazdığı romanıdır.Kitap Türkçeye “Cinler”olarak tercüme edilmiştir .Dostoyevski’nin ilk siyasi içerikli romanın olan “Ecinliler” yazarın Sibirya sürgününden sonraki dönemde (1870-1872 arasında) yazılmıştır. Kitapta ateizm, nihilizm ,sosyalizm gibi aşırıcı görüşlerin,insan üzerinden eleştiren
Kitabı tercüme eden kıymetli insan Doç. Dr. Nejdet Gök üniversiteden hocamızdı, eseri de ders kitabı olarak işledik.
Akademik bir İslam medeniyeti tarihi okuması ilk defa yaptığım bir denemeydi. Nejdet hocamızın rehberliğinde olunca tam bir tecrübeye dönüştü diyebilirim.
Alt sınıflardan birine vermiştim, bir daha geri gelmedi. Aklıma geldikçe hüzünlenirim. Kitaplığımdaki yeri de mahzundur. Kitabı Nejdet hocamın bir hediyesi olarak gördüğüm için eksikliğini hissediyorum.
Orhan veli
Bir garip Orhan Veli’yim
İstanbul'da Boğaziçi'nde
Bir garip Orhan Veli'yim
Veli'nin oğluyum
Târifsiz kederler içindeyim.
Urumeli hisarına oturmuşum
Oturmuş da bir türkü tutturmuşum
