Oysa zaman belki bir ömür süren tek andır. Yalnız ve tek başınadır. İnsansa, orada, acı duyan, kuşkulu, beceriksiz, gene de içinde yitmeyen bir güven taşıyan bir yaratıktır. O tek anın cılız zarları arasında dövüşünü sürdürmektedir.
Peygamber (s.a.v) Ömer‘e gidip şöyle cevap vermesini söyledi: "Allah yücedir ve her şeye kadirdir. Biz sizinle eşit değiliz: Bizim ölülerimiz Cennet’te, sizinkilerse Cehennem’de".
[…] Hz. Hacer bir şey soracaktır Hz. İbrahim’e, "Sana bunu yapmayı Allah mı emrediyor?" "Evet," der Hz. İbrahim. "Öyleyse O bizi zâyi etmeyecektir," diye teslimiyetini gösterir Hz. Hâcer.
"Şimdi anladım senin gibi bir faninin nasıl olup beni kurtarabildiğini. Şimdi anladım Dağ Ülkesi’nin vârisi olan birinin nasıl bu kadar fedakârca davranabildiğini. Şimdi anladım o korkak insan soyundan birinin nasıl bu kadar cesur olabildiğini. Meğerki işin içinde aşk varmış."
Zümrüdüanka