Osmanlı'nın yönetim şekli
Gülhane Hatt-ı Hümayunundan [1839] önce Osmanlı Devleti, Osman ve Orhan Gazi zamanından beri beyliklerden farklı bir yönetimle idare ediliyordu. Bu idare gayet sağlam ve usta bir idareydi. Allah Teala bu yönetim sayesinde Osmanlı Devletine Ortadoğu ve İslâm dünyasını yönetme imkânı vermişti. Ayrıca Osmanlılar hilafeti de bünyelerine almışlardı.
Anadolu'da Taş Kesilme Motifi
"Taş kesilme motifi halk arasında taşla ilgili yaygın inanışların bir başka örneğidir. Burada kutsala karşı bir saygısızlık ya da olağanüstü kritik durumda yapılan bir dileğe karşılık taş kesilme söz konusudur. ... Sevgililerine kavuşamayan güzeller, iffet sahibi güzel kızlar, bir hücumda iffetinin ve sevgisinin lekelenmemesi için taş olmayı tercih edenlerin dilekleri.."
Reklam
"Selimiye Cami'ne dikkatle bakarsan, tabanda genişleyen mekanın, kubbede tek bir noktada toplandığını görürsün. Bu, çokluktan birliğe, yaratılandan Yaradan'a gidişi, ona iman edişi anlatır. Kubbedeki kırk pencere, kırklara, kişiyi Allah-ü Teâlâ'ya kavuşturan evliyalara ve aynı zamanda Kırkpınar'a işaret eder. Cami, beş kat üzere inşa edilmiştir. Bu İslam'ın beş şartına işarettir. Caminin süslemesinde 99 çeşit lale kullanılmıştır. Lale, hilal ve Allah kelimleri, iki lam, bir elif ve bir he harfinden meydana gelir, bu kelimelerin ebced hesabıyla harf değerleri 66'dır. Ecdadımız süslemelerde, Allah lafzı yerine lale resmi kullanmış ve bu şekilde Allah kelimesine saygısızlık yapılmasını önlemiştir. Yani 99 çeşit lale süslemesi, Allah-ü Teâlâ'nın 99 ismine işarettir." (...) Osmanlı'nın, taştan toprağa, bitkiden hayvana, insana, bütün canlılara, kainaatı nasıl bir bütün olarak gördüğünü daha iyi anladı.
Sayfa 211Kitabı okudu
Dilin Âfetleri 1. Âfet ; Yalan Konuşmak
Allah Resûlu (ﷺ) şunları söylemiştir: "Kul yalan söyler ve bunu âdet hâline getirirse, kalbi yalancılık üzerine mühürlenir." "Dinleyicileri güldürmek için yalan söyleyen bir kimseye yazıklar olsun." "Mümin yalan söylemez. 'Ancak Allah'ın âyetlerine iman etmeyenler yalan söylerler." "Müminde bazı zaaflar bulunabilir; fakat hainlik ve yalancılık bulunmaz." "Size büyük günahları haber vereyim mi? Bunlar Allah teâlâ'ya ortak tanımak, anne babaya saygısızlık etmek, yalan söylemek ve yalan şahidlik yapmaktır."
Sayfa 182
Miraç
MİRAÇ merdiven gibi yukarı çıkılacak,uruc edilecek alet manasındadır.Resulallah (S.A.V) Hazretler mübarek vücutları ile Kuds-i Mübarekeden semaya cevahirden bir merdivenle ve canlı olarak uruc ettiklerinden SAHİBİL MİRAC manası,enbiya ve mürselin,hazeratından ancak kendilerine mahsus kılınmıştır.Muhammed (S.A.V) efendimizin mübarek miracının
Öte yandan Viyana üzerine yürünmesi kararı alındığında Sad­razam Kara Mustafa Paşa, ordunun Viyana'ya doğru gidişini IV. Mehmed Han'a bir telhisle bildirmişti. Telhisi götüren İsmail Ağa, Belgrad'a gelerek huzura kabul olunup arızayı takdim edince, veziri­azamın kendisine danışmadan Viyana'yı muhasaraya karar verdiğine hayret eden padişah: "Kasdımız, Yanık ve Kamaran kaleleri idi. Beç (Viyana) Kalesi dilde yoktu. Paşa ne acip saygısızlık edip bu sevdaya düşmüş. Hoş imdi Hak Teâlâ âsân getüre. Lakin önceden bildirseydi rıza ver­mezdim;' diye teessüflerini bildirip bu emr-i vakiyi istemeyerek kabul etti.
Sayfa 299 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
Reklam