müthiş tespitler
Şiddet; ezen, sömüren, ötekileri kişi saymayanlarca başlatılır; yoksa ezilen, sömürülen, kişi sayılmayanlarca değil. Antipatiyi başlatanlar, sevilmeyenler değildir, sadece kendilerini sevdikleri için aslında sevmeyi beceremeyenlerdir. Terörü başlatan; çaresizler, teröre maruz kalanlar değil, iktidarları sayesinde "hayatın reddedilmişleri"ni ortaya çıkaran somut durumu yaratan tedhişçilerdir. Despotizmi başlatan, zulmedilenler değildir, zalimlerdir. Nefreti başlatan, horlananlar değil, horlayanlardır. İnsanı olumsuzlayan, kendilerine insan olma hakkı tanınmayanlar değil, onlardan insanlığı esirgeyenlerdir (bunlar böylece kendi insanlıklarını da olumsuzlamış olurlar). Güçlünün egemenliği altında zayıf düşürülmüş olanlar değil, onları güçsüz kılmış güçlülerdir zor kullanan.
Sayfa 74 - Ayrıntı Yayınları
Turgut Cansever
Le Corbusier Balkanlardaki Osmanlı şehirlerini, Trakya'yı, İstanbul'u geziyor. Buradan hareket ederek, müthiş hayranlıklarla aldığı ölçüler, yaptığı tespitler Le Corbusier’nin mimarisinin temellerini oluşturuyor. Aynı tarihte biz, o şehirleri harita mühendislerinin şehir planı üzerine cetvelle çizdikleri yolları inşa etmek için yıkıyorduk. Bütün dünyada şehir planlarına şehir planı denirken Türkiye'de ‘imar planı' deniyor. Sanki daha evvel mamur değilmiş de (?) sonra mamur olacakmış gibi.
Sayfa 297Kitabı okudu
Reklam
müthiş tespitler
Din karşıtlarının da söylediği gibi, şirk dininin ana unsurları, cehalet, korku, ayrımcılık, sermayedarlık ve bir sınıfın insanlarını diğer insanlara karşı üstün tutmaktır. Din karşıtlarının bu değerlendirmesi, hak din için değil, şirk dini için doğrudur.
Turgut Cansever aynı kitabında mimarlık konusunda da çok ilginç bir noktaya dikkat çekiyor: Le Corbusier Balkanlardaki Osmanlı şehirlerini, Trakya'yı, İstanbul'u geziyor. Buradan hareket ederek, müthiş hayranlıklarla aldığı ölçüler, yaptığı tespitler Le Corbusier'nin mimarisinin temellerini oluşturuyor. Aynı tarihte biz, o şehirleri harita mühendislerinin şehir planı üzerine cetvelle çizdikleri yolları inşa etmek için yıkıyorduk. Bütün dünyada şehir planlarına şehir planı” denirken Türkiyede “imar planı deniyor. Sanki daha evvel mamur değilmiş de (2) sonra mamur olacakmış gibi.“ Le Courbusier'nin Batıda mimari modernizmin simge isimlerin biri olduğu su götürmez bir gerçek. Ama modernleşme okuryazarlığımız Cumhuriyet'in Osmanlı'dan devraldığı şehirlere onun baktığı gibi bakamamıştır.
Çokça müthiş tespitler çıkıyor...
Düşünüre göre adalet, yeni bir tiranlık oluşmaması için her zaman başka bir yerden sorgulanmalıdır. Burada durağan bir adalet söz konusu değildir. Tamamlanan bir adalet anlayışı yerine daima sorgulanması gereken bir adalet anlayışı vardır. Daha önce sözü edilen yersiz yurtsuzlaşma ve etik ile politikanın bağımsızlığının garantisi ve etik ile politikanın içsel olarak mümkün olduğu devlet tipi liberal devlettir.
Yazık! Yazık! Müthiş Tespitler!..
Dostlarım ve yoldaşlarım, ne yazıktır inançlarla dolup taşsa da dini kuruyup kalmış bir millete. Ne yazıktır o millete, dokumadığı bir kıyafeti giyer, hasat etmediği bir ekmeği yer ve kendi ezmediği üzümlerden üretilen şaraptan içer. Ne yazıktır o millete, zorbayı kahraman, fatihi gösterişli bir hayırsever zanneder. Ne yazıktır o millete, rüyasında hor gördüğü tutkuya uyandığında boyun eğer. Ne yazıktır o millete, devlet adamı bir tilki, düşünürü bir hokkabaz ve sanatı yamama ve taklit etme sanatıdır.  Ne yazıktır ki bilgeleri yıllardır suskunken, güçlü olanları hala beşikte olan millete. Ne yazıktır ki her bir parçası kendisini bir millet olarak gören bölünmüş o millete.
Sayfa 15 - İndigo YayınlarıKitabı okudu
Reklam
22 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.