Tuğçe KEFAL
@tkefal
ÇOMÜ - FİZİK
İSTANBUL
İSTANBUL, 15 April
80 reader point
Joined on November 2021
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Tarihi hoşçakal lokantası
Yine Şermin Yaşar ama bu kez hüzünlü hikayeler, acılar kederler, aşk acıları..
Çok hüzünlü bir kitap olmuş. İçerisinde yine birbirinden güzel öyküler var
Çerezlik tadinda bir kitap. Dili, uslübu, hikaye konulari çok akici. Her öykünün sonunda bogazinda bir yumru olusuyor insanin. Kendi yasantimizda, arkadaslarimizda, komsumuzda, akrabimizda, gevremizde görebilecegimiz günlük yasantidan örnekler aslinda... Her insan ayri bir dunya... 
Şermin Yaşar
Reader Follow Recommendations
Tavsiye üzerine okumuş olduğum bir kitap Nar ağacı.
Sayfa sayısı ve kurgusu sizleri benim gibi yanıltmasın çok sürükleyici bir kitap.
Nazan Bekiroğlu ile tanışma sebebim bu kitap ve bana çok şey öğretti. Ögretici olan ve üzerine uzun uzun düşündürüp ben olsam ne yapardım dedirtten kitapları çok seviyorum.
Kitapta Tebriz'li bir tacir olan Setterhan (yazarın dedesi) ile Trabzon’lu Zehra’nın (yazarın ananesi) kavusma hikayesini öğrenmek üzere Trabzon, Bakü, Tiflis, Batum, Tebriz, istanbul hattında geçen uzun bir yolculuga çıkıyorsunuz.
Savaşlar , göçler , aşklar ..
Olaylar öyle güzel akıyor ki … Sanki o dönemde sizde oralara gitmiş, görmüş gibi hissediyorsunuz
Aslında hikaye esrarengiz bir mektupla başlıyor.
Yazarın eline geçen mektup 30 yıl öncesinde postaya verilmiş, dedesine ait ve ölümünden 2 gün sonra ortaya çıkıyor.
Yazarın ailesine ait geçmişi ve sırları merak etmesiyle çıktığı bu yolculukta fotoğraflarla geçmişe dönerek olayların gelişimine tanık oluyor.
Nazan Bekiroğlu
194.jpg){kind=small}
Önceliklikle ne demek Amok Koşucusu;
Amok mental bir hastalık.Hastalığa yakalanan kişiler önüne gelen her şeyi öldürerek ve yok ederek kendi ölümlerine doğru gidiyorlar..
Düşüncesi, ezici, yıkıcı ve acıma duygusundan arınmıştır.
#kitapyorumum
Kitabın konusuna gelecek olursak
Stefan Zweig kitapta uzun yıllar hindistan’da görev alan doktorun hikayesi anlatıyor ..
Bir kadın bu doktordan yardım istiyor. Rica ve minnet duygusu barındırmayan , talepkar ve kibirli tavrı, kendinden emin bir duruşu var diye doktor önce yardımı reddeder sonra da pişman olur.
Kadın da o kadar gururludur ki, bu uğurda hayatını yok sayabilecek bir duruş sergiler.
Amok Koşucusunu (yani doktoru); sabit fikirli, telaşlı , hüzünlü, kasvetli, kederli ve kendi vicdanının altında ezilen karakterleri içeren bir stefan zweig kitabı.
Net ifadeleri olan keskin yazı dili, melankolik , dramatik gerilimin yoğunluğu, arzunun ve ölümün iç içe geçmesi ,duyguları açığa çıkarmadaki gücü..
Zweig'ın hikayeleri gerçekten çok keyifli…
Bir kere Zweig okuyunca kendinizi diğer kitaplarını alırken buluyorunuz..
“Her eser yazarın hayatından izler taşır”
…
Yaşamına , yazdığı bir mektupla intihar ederek son verdiğini düşünürsek , Stefan Zweig da belki kendi sonunu hazırlayan bir amok koşucusudur… 
Stefan Zweig
18 kısa öyküden oluşuyor kitap ..
Kısa molalara birebir ..
eski günleri , ailenizi veya komşularınızı hatırlatan kısaca bizi bize anlatan öykülerle dolu.
Yine yanıbaşımızdaki , aşinası olduğumuz , duyduğumuz ya da bir şekilde bildiğimiz hikayeleri belki de yok o kadar da değildir diyeceğimiz hayatları anlatmış..
Tanıdık bildik bi yerden sanki.
Kesinlikle tavsiye edebileceğim bir kitap.
Son zamanlarda okuyamıyorum diyenler veya kitap arayışında olanlar bu kitap size heves ve keyif verecek ..
..1-2 günde bitirilebilecek bir kitap.
En sevdiğim ''Bize bi' çay '' oldu. Şermin Yaşar 
Gelirken Ekmek Al
Stefan Zweig’ın Ay Işığı Sokağı isimli kitabında 5 tane novelladan oluşuyor
Bunlar;
Ay Işığı Sokağı,
Leporella,
Nişan,
Leman Gölü Kıyısında Olay ve
Avare.
Öncelikle kitapta en beğendiğim öykü Ay Işığı Sokağı oldu.
Stefan Zweig’e kesinlikle bu kitapla başlanmaması üzerine çok yazı okudum belki de haklılar ama ben tüm olumsuz eleştirilere rağmen beğendim.
Zweig’in her kitabını tereddütsüz bir heyecanla okuyan biri olarak diğer kitapları ile kıyaslarsak bu kitabında sıradan konuları sıradışı anlatma yeteneğini sonuna kadar kullanmamış. Daha sığ öyküler ..
Yine de anlatmak istediğini anlatabilmesi ve kurduğu cümleler ile güzel bi kitaptı.
Bu kitaptaki öyküler daha çok acizlik duygusu üzerine kurulmuş gibi.
Tabi ben ilk kez Stefan Zweig okuyacaklara yine bu kitabı sonralara saklamalarını söylerdim :) Stefan Zweig
