bana gökyüzünü tanımlar mısın" diyordu tom waits. sana gökyüzünü getiren insanları sev. çünkü bir gün tekrar yıldız tozu olacağız.
Reklam
159 syf.
·
Puan vermedi
Buram buram şarap kokan bir kitap. Uzun süredir alkolü daha az almaya başladım ama şu kitabı okurken tek düşündüğüm sarap ve puro içmekti. Bir ekstrası yok kitabın, standart bir Fante kitabı ve asla Toza Sor ayarında değil. Buna rağmen okuması zevkli ve ufak ufak da demlenmek gibi. Bazı kitaplara bazı alkoller çok yakışıyor, bu kitap tam bir şarap kitabı. Çok sevdiğim Tom Waits için güzel bir tanım vardır; "bir fıçı burbonda ıslatıldıktan sonra beş ay tütsülenmiş ve ardından da bir arabanın altında çiğnenmiş" bir ses denir, bu kitap da şarap fıçısına düşüp sırılsıklam olmuş adeta. Her sayfada şarap damlıyor zihninize. Kitap bittiğinde ağzınızda şarap tadı, üzerinizde de mutfakta pişen leziz yemeklerin kokusu kalıyor. Kitapla ilgili ilginç bir şey dikkatimi çekti. Başka bir kültüre ait hikaye olsa bile aile ile en az ilgilenen çocuğun en kıymetli çocuk olması, onun ufacık bir jestinin bile diğer çocuklarınkine kıyasla çok daha değerli sayılması bu hikayede de karşıma çıktı.
Üzümün Kardeşliği
Üzümün KardeşliğiJohn Fante · Parantez Yayınları · 2003357 okunma
6. Radyoyu açtı. Göz yaşları kendineydi Nora'nın Ve işte o sevdiği şarkı ... Tanrım huzurla doldu birden Deliriyor muyum diye korktu önce Sonra 'Yemişim deliliği ' dedi Ve şarkıya eşlik etti... Adamın sesi ilginçti Fazlasıyla etkileyici Tom Waits =) youtu.be/KRfNj2njwTg?si=...
SEA OF LOVE __ AŞK DENİZİ __Tom Waits
youtube.com/watch?v=TzIFvRD... Benimle gel aşkım Denize, aşkın denizine Seni ne kadar sevdiğimi söylemek istiyorum Ama aşk denizinde boğuluyorum Tanıştığımız geceyi hatırlıyor musun? O gece benim kıymetlim olduğunu anladığım geceydi Seni ne kadar sevdiğimi söylemek istiyorum Ama aşk denizinde boğuluyorum Benimle denize gel hayatım, evet
Reklam
Kirvem Tom Waits, hallarımı böyle yazmış! Napolyon, bir an durup düşünüp kafasını kaşımış! Mickey Mouse'un kıçı kaşınmış! Bukowski'nin çükü kaşınmış. Herkesin, her şeyin bir tarafı kaşınmış.
«Saf çaresizlik, o kadar özel sorular üretir ki ideolojiye yer kalmaz… İdeolojik dolandırıcılık, insanları ortada bir gerçek olduğuna ikna etmeye bağlıdır. Uygun bir şekilde yoğrulabildiğinde, gerçekliğin hiçbir önemi kalmaz. Ve yine de sokaklar ya da yayılmakta olan kanser hücreleri, parti siyaseti veya borsa ile ilgilenmez… Hiç şüphesiz birçok insan, sanatın da en az bunlar kadar önemli olduğu fikrine karşı çıkacaktır ama yanılıyorlar… Hiçbir mantık tarafından engellenmeksizin sanat, değerli olan şeyleri özgürce görebilmemizi sağlar… Depardon, Brassens, Miyazaki, Bonnard, Jarmusch, Sempe, Tom Waits, Cezanne, Monty Python, Monet, Brel, Desproges, Klee, Cartier-Bresson, Springsteen, Celine, Harvey Keitel, Baudelaire, Van Gogh… Sanat, her şeyi telafi eder.»
Sayfa 206
Aşk sarhoşken
içki için, Sarhoş olun, Küfredin, Sevişirken gürültü yapın, Çığlık atın, Kimyasallardan uzak durun, Musluklar açın Gece uyumayın, Sebepsiz öpüşün , Ağlayın, Ağlatmayın, Yalan söylemeyin, Başkaldırın, İsyan edin, Mum yakın, Şarabı şişeden, Sigarayı filtresizinden için, Jim Morrison dinleyin, Olmadı Tom Waits, Kedileri okşayın, Birbirinizi okşayın. Beraber duş alın , Evde çıplak gezin, insanlar takmayın, Tadını çıkarın Charles Bukowski