Reklamcılar neyin reklam, neyin program olduğunu belirleyen sınırları belirsizleştirmeye çalışıyor. Çoğu zaman programı izlerken aynı zamanda reklamı da izlemekteyiz. Trans-estetikleşmiş bir kültürde eğlence ve reklam adamakıllı iç içe geçmişken artık uzaktan kumandaya sahip olmak pek güç veriyor gibi görünmüyor…
öteki kitaplar
Edebiyatın gücünü herhangi bir akademik çalışmaya danışmadan yalnızca kendi hayatımdan örnek vererek görebiliyorum. Yazınını tutkuyla yapanlar üzerine konuşmak istiyorum biraz bugün. İcra edilen yazının ve kişinin doğası gereği, işin bir yaşama biçimine dönüştüğü bir senaryodan. Bu, olayların kenarından geçen bir mevzu değil. Kapitalist sistemin
Reklam
Netfilix’in temel görevi şudur; Kadın-erkek ayrımını elden geldiğince silikleştirmek. (Her dizide, her filmde eşcinseller bu nedenle var) Kadın ve erkeklerin dayandığı bir doğa var. Biz ne diyoruz? Kadın doğası, erkek doğası... Trans- hümanistler ‘doğa kavramı nedir’ diye sorup, ‘böyle bir kavram yok. Siz uydurdunuz bunu’ diyorlar. Bu sadece
144 syf.
·
Not rated
·
Liked
·
Read in 4 days
Belki de benim atalarım süt içen şamanlardı
Dikkat! Spoiler içerir. "...Aslında gerçekdışı dinler yoktur. Hepsi kendi tarzında gerçektir. Hepsi farklı biçimlerde de olsa insan varlığının belirli koşullarına yanıt getirir..." demiş Durkheim. Dinler hakkında pek çok yorum geliştirilmiş ve geliştirilmeye de devam edecektir. Dinler de kendi içlerinde yaşamın tümü hakkında pek çok
Şamanizm
ŞamanizmMichel Perrin · İletişim Yayınları · 2014108 okunma
164 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 17 hours
Kendimiz olabilmemiz en doğal hakkımızdır
Bu incelemeyi resmi tanımlamalarla doldurma amacında değilim ama yine de konuya ve bu kavramlara yabancı, uzak olabilecek insanlar için Wikipedia'dan alıntıladığım şu tanımı sizlerle paylaşıp incelemeye geçmek istiyorum: Transseksüellik nedir? "Transseksüellik, kişinin atanmış cinsiyetine ait hissetmeyerek farklı bir cinsiyet kimliğini
Türkiye'de Trans Olmak: Dışlanma, Ayrımcılık ve Şiddet
Türkiye'de Trans Olmak: Dışlanma, Ayrımcılık ve ŞiddetKemal Ördek · Kırmızı Şemsiye Yayınları · 20166 okunma
8 mart dünya kadınlar günü değil, emekçi kadınlar günüdür ....Hediye verme, kutlama değil bu mücadeleyi haykırma günüdür.Katledilen kadınları, cinsel saldırıya uğrayan kadınları, tacize maruz kalan kadınları, intihara sürüklenen kadınları, şiddet gören kadınları, hayatları elinden alınan kadınları, emeği sömürülen kadınları, çocuk yaşta evliliğe zorlanıp ömürleri zindan olmuş kadınları, özsavunması bile cezalandırılan kadınları tanıma, bilme ve anlama günü.sanki kendisi içecekmiş gibi fabrikada tütün saran kadının günüdür. kendisinin belki de asla sahip olamayacağı mobilyayı, onunmuş gibi hayaller kurarak silen cefakar gündelikçinin günüdür; elinde törpüyle onu izleyen kadının değil. çalışan, yorulan, gözlerinln altı uykusuzluktan mosmor olmuş ve hala şarabını vermesi için üzüm gibi ezilen kadının günüdür. sofradaki yeri öküzümüzden sonra gelen kadının günüdür. çalıkuşu feride'lerin, dayaktan uslanalı hiçbir şey sormayan ünzile'lerin, uçurtması vurulan inci'lerin günüdür. Ev emekçisi, akademisyen, trans, ateist, dindar, laik, anne olan, anne olmayan, seks işçisi, öğrenci, siyasetçi, işsiz, engelli, kürt, suriyeli, alevi, evli, bekar, depresif, mahpus bütün emekçi kadınların günüdür. Ama hepsinden çok, korkmayan, yılmayan, direnen kadınların günüdür. pahalı hediye, çiçek, mesaj beklemeyen kadınların günüdür. #8martemekcikadinlargünü
Reklam
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.