dün kitabı başladım ve dün bitirdim. Çünkü gerçekten baya sürükleyici bir kitaptı. Yazarın kalemini sevdim. Kitabın basından sonuna kadar hikâye durmadı millet. Hep yükseldi . eğer okumadıysanız tavsiye ederim.
EylülSerkan Özel · Trend Yayınevi · 2019158 okunma
"Hocam ben annemi hiç görmedim. Annelerin bir kokusu varmış. Çocuklar annelerine sarılınca o kokuyu duyarmış, öyle diyorlar. O nasıl bir koku hocam? Küçükken yuvaya gelen gönüllü annelere sarılırdım; parfüm kokusu dışında bir koku almazdım. Yoksa bu koku parfüm kokusu gibi bir koku mu?"
"Hocam, okulda anne babası olan çocuklar korktuklarında 'Anne!' diye bağırıyorlar. Ben korktuğumda 'anne' diyemiyorum, acaba neden?"
"Anneleri olan çocuklar, annelerine bir şey sorduğunda anneleri hep 'Efendim anneciğim,' diyor. O çocuk, o kadının annesi mi hocam?"
"Hocam, bazı gönüllü anneler yuvaya gelince ağlıyorlar. Biz ağlanacak bir şey yapmıyoruz ki."
"Ben ölürsem arkamdan kim ağlar hocam? Beni kimsesizler mezarlığına mı gömerler hocam?"
"Anneler çiçekleri neden çok sever hocam?"
"Hocam, benim annem beni doğururken ölmüş. Benim annem cennete gitmiş midir?"
"Anneler karşılık beklemeden severmiş. Yoksa onlar insanüstü varlıklar mı hocam?"
Pazar günü Ankara Congresium kitap fuarından aldım bu romanı.Satıcı sanarak yorumlarını dinledim meğer Yasemin Hanım kitabın yazarıymış.Çok hoşuma gitti.İmzaladı tabi.En kısa zamanda okuyup yorumluycam dedim.Başlıyorum:))
Ve bitti.
Ekstrem bir durum olmayan küçüklüğünden gençliğine hayatını anlatan bir kitap.İlkokul öğretmeninin gazabıyla hayatı öğrenmeye başlayan Çiğdem'in;herkesin yaşayabileceği standart bir hayat hikayesini anlatmış yazar.
Evet eskiden öğretmenler vursa da , dövse de kim ne derdi.Ama şimdi... Dayakla çocuk terbiye edeceğini sanan öğretmen işini,huzurunu,özgürlüğünü kaybedeceğini göze alarak vurur ancak.
Yine de çocuklarımızı kimseye teslim etmeden kontrolü her zaman elimizde tutmakta fayda var.
Aslında kitabın temelinde yatan yaşanmışlıkların insan üzerindeki etkileri, başka şeylerle örtbas etmeye çalışıp sağlam bağlar kuramamaları. Temelde yatan bu konu açısından etkilendim. Çünkü babasını sevmeyen bir kız, ailesine kötü davranan bir baba var. Bu yüzden yıllarca görüşmeyen bu iki insanın hikayesi, babanın ölümüyle ortaya çıkmaya başlar.
Cesaretin yaşla alakalı olmadığını anlatan kurgusu güçlü romanlardan bir tanesi.Ele geçirilen ruhların sığmaya çalıştığı bedenler,yaşayan dünyanın tek hakimi olmak için cinler ve onlara karşı güç savaşçıları.Akıcı bir kitap olmasından dolayı da bir gün de bitirdiğim kitaplardan birisi..
Yazarın okuduğum üçüncü kitabı ve üçüde sıradışıydı olaganüstüydü. Geçitde geçmişe gitmek, Saat de cinler ve güç savaşcıları ve bu kitabında yani Gökte uzaylılari konu almış. Yasemin Urası okulumuzun bir söyleyişinde gördüm ve sorular sormuştuk. Kendisi Gökte araştırma yaparak yazdığını belirtmişti, ve bende almıştım. Okumam biraz uzun sürdu ama bence güzel bir kitaptı. Yasemin Uras herzaman ki sıradışılığını bu kitapta da göstermiş. Okumanızi tavsiye ederim