Hiç üzülmeyin, dövüşün sonunu başkaları getirir. Büyük kavgalar, başladıkları yerde bitivermezler. Çırayı bir kibritle tutuşturmak gerek. Odunlar önce ısınır, sonra alevlenir.
Kitabı okumadan önce kitapla ilgili birçok olumsuz yorum okumuştum. Bu yüzden biraz önyargılı olarak okumaya başladım. Söylenenlerin aksine kitabı beğendim. Özellikle eğitim, öğretmen ve öğrencilerin durumuyla ilgili değerlendirmelerini doğru buldum. İlber Ortaylı'nın öğrencilik yıllarındaki kültür ortamının bugün olmadığını öğrenmek beni üzdü. Buna rağmen gençlikten ümitli olması mutlu etti.
Çocuk iyi bir üniversiteye geldiyse de çalışacak, çalışacak, çalışacak... Hakkını vere vere çalışacak; bu kadar basittir. Talebe kantinde oturmaz; Avrupa'da, Amerika'da öyle kantinde oturan öğrenci göremezsin. Bir öğrenci kantine girer; yiyeceğini alır, kahvesini içer gider. Bu da en fazla 15-20 dakika sürer, katiyen yarım saat değildir. Çok açık ki kantinde oturanlar tembeldir. Eğer hocalar arasında da oralarda bir saat oturanlar varsa onlar da dalgacıdır. Bu satırları okuyan öğrenciler bunu da not etsinler. Hocanız kantinde çok oturuyorsa o da tembeldir!