Watzlawick,Beavin ve Jakcson , toplum içinde insan ilişkilerinin çoğunlukla “kabullenme” , “ reddetme” ya da “umursamama” türünden olabilceğini sağlıklı bir toplum yaşamını sürdürebilmek için ağırlığın “kabullenme” yönünde olması gerektiğini ifade ederler. Toplumdaki ilişkiler genelde reddetme yönündeyse, o toplumda cinayetler,kavgalar,sürtüşmeler çoğalır;genellikle “umursamama” nın ağır bastığı toplumlarda ise akıl hastalıklarında bir artma olur.
Depresyonlu insanlar,çocukluklarında sık olarak şımartılmış kimselerdir;günün birinde şımartılmalarının sona ermesi yaşam üsluplarını belirleyici bir etken oluşturur.
Bir insan palavra savurur,övünüp durursa, kendini başkalarından aşağı gördüğünden,yaşamın olumlu tarafında başkalarıyla boy ölçüşecek kadar kendini güçlü hissetmediğinden yapar bunu.