Yüzüncü Ad:Baldassare’nin Yolculuğu
“Ne tuhaf bir zaman bu bizimkisi ki iyilik, kötülüğün yaldızları altında saklanmak zorunda kalıyor.
Belki de zamanıdır, zamanın sona ermesinin...”
Amin Maalouf alışageldiğimiz tarzıyla bizi mistik bir serüvenin içine atıyor. Öyle ki Lübnan’dan başlayıp Türkiye’ye uzanan oradan Yunan Adaları’nın yolunu tuttuğumuz bir serüven. Yazar çok iyi bildiği,
#çrşmb30
Merhaba arkadaşlar! Bugün size #rehanramanvesırlıyüzük adlı bir eser ile geldim.
Fantastik bir kurgu olan bu eser tüm okurların beğeneceği bir üslupla ilerliyor. Hem merak hem de heyecan yaratan eseri okurken kendimizi bu dünyadan soyutlayıp kitapın içinde var olan evrene geçiyoruz. Bu durum okumaktan çok eseri yaşamak demek oluyor ve böyle yaşamamıza neden olan şey ise kurgunun çok iyi olması. Birazda içeriği değineceğim.
Rehan babasının ölümünden sonra çok iyi olmayan bir psikolojiye düşer. Ve sürekli rüya görmeye başlar. Rüyasında bir ada, ve orda değişik tarzda yaşayan gizemli bir halk görür. Gündüzleri ise tuhaf varlıklardan oluşan sanrılar görür. Bu sanrılar ondan sırlı yüzüğü ister. Sırlı yüzük kadim bir anlaşmanın simgesi olarak bilinir. Ama nerde? Rehan onu bulabiliyor mu? Peki ya bulursa teslim ediyor mu?
Bu yolculukta astral bir seyahat yapıyor (bedenen değil de ruhen başka bir yerde olduğunu düşünüp görmek) bu seyahat onun sırlı yüzük ile arasında ki bağı çözmeye yetiyor mu? Gördüğü ve yaşadıkları her an farklı bir serüven oluyor.
Bu süreçte yaşanan gizemli ve heyecan dolu olaylara dahil olmak için eseri mutlaka okuyun. Sürükleyici ve okunmaya değer kalemi olan yazarımızın mürekkebi daim olsun.
Zeliha Üzümcü 
Vuslat teki @perseusyayinevi
