Ne yapabilirim diyerek başlanan bir yolculuğun en tatlı eseri. Parlak ve sulu bir domatesin anlatımıyla işlenmiş kısa film tadında bir roman. Romanın dili anlaşılır, yer yer cümle düşüklüklerine ve metni yoran kelimelere rastladım ama genel olarak akıcı, siz kahvenizi bitirmeden kitap biter. Tanım ve betimlemeler çok güzel işlenmiş; parlak, sulu ve mis gibi kokan bir roman olmuş. Konu olarak işlenen mutfakta, değer, yiyeceklere önem, her türlü israf, göz ve mide doygunluğu, buzdolabının ruhu güzel bir bakış açısıyla ifade edilmiş. Konu idealize edilip ve içselleştirilince satırlara yansımış, okurken buzdolabına kalkıp bir bakma ihtiyacı hissettirdi. "Acaba ben bu içeriğe ne kadar dikkat ediyorum, sadece farkında olmam ya da benim uyguluyor olmam yeterli mi?" diye düşündüm. İnsanın temel ihtiyaçlarındandır yeme-içme, ama maddi kısmının yanında manevi kısmı, ruhu var ve bu ruhu ne kadar güzel işleyip işletebilirsek, süreklilik için çaba sarf ederken bile doyuma ulaşmış oluruz sanırım. Bi de ekleyecek olursam; kitabı okurken "keşke elma ve enginarın önceki yaşamları, irem bağının gizemleri ve buzdolabı içindeki yaşam biraz daha uzun işlenmiş olsaydı" dedim, bir dilek olarak kalsın. Hatta mutfağın asıl hükümdarının korkusunu biraz daha hissedebilmek isterdim. Kaos olmayınca aklımız başımıza gelmiyor. Yazarımızın ellerine sağlık. Böyle bir roman kaleme aldığı ve farkındalığımızı uyandırdığı için teşekkür ederim. Kitabı okumanızı şiddetle tavsiye ediyorum. Daha ne kadar erteleyebiliriz. ‐ Bir elma sever.
Dünyaca ünlü alman çok harika şair ve düşünür Frierich Hölderlinin Seçme Şiirleri adlı kitabı çok harika bir kitap .Kitap başında salt şiiri anlatıyor ve frierich hölderin şiiri ve şairliğine çok derin bir bakışla okuduğum en güzel şiir ve şiir anlatan kitaplardan biriydi bir diğeride Yine Frierich Hölderlinin
Şiir ve Tragedya Kuramı kitabıdır. Çok harika sıradışı şair Friedrich Hölderlinin çok harika şiirlerinden oluşan ve şiir ,şair, sanat ve Friedrich hölderlin şiirinin dünyasına anlatan çok harika bir kitap .
FİEDRİCH HÖLDERLİN
Şiir yazmak bütün uğraşların en masumudur.
_____
Mülklerin en tehlikelisi dil bunun için verildi insana ....
kendiisinin ne olduğuna tanıklık edebilsin diye
______
Çok şey öğrenmiştir insan Göklülerden nicesini adlandırmıştır o
Biz bir söyleşi olmalı Birbirimizden işitebileli
______
Fakat kalıcı olanı ozanlar kurar
Erdemle dolu yine ozanca barınır
İnsan bu yeryüzünde
___________
Ezgileri eğitti beni
Hışırdayan korunun
Ve sevmeyi
Çiçekler arasında öğrendim.
Tanrıların kollarında büyüdüm ben
Rusya'dan İstanbul'a gelen Hüseyinzade Ali Bey, Tıbbıye'de Türkçülük esaslarını anlatıyordu. Turan ismindeki şiiri, Turancılık idealinin ilk dışa vurumu idi. Yunan savaşı (1897) başladığı sırada, Türk sari Mehmed Emin Bey: "Ben bir Türk'üm,dinim, cinsim uludur" dizesi ile başlayan ilk şiirim yayınladı. Bu iki şiir Türk hayatında yeni bir hareketin başlayacağını haber veriyordu. Hüseyinzade Ali Bey, Rusya'daki milliyetçi lik akımlarının etkisiyle Türkçü olmuştu. Özellikle, daha kolejde iken, Gürcü gençlerinden, son derece milliyetçi olan bir arkadaşı ona milliyet aşkını aşılamıştı.