Aliya ve Biz
Türk devlet adamları, siyasileri, entelektüelleri dâhil deprem bölgesinde hayatını kaybeden Müslümanların mezarını ziyaret eden, bir Fatiha okuyan tek devlet adamının Aliya İzzetbegoviç olması tesadüf değil...
İzzetbegoviç, hayatı algılayabilmenin, yeni bir hayat tarzı inşa etmenin geçmişi anlamakla, ona sahip çıkmakla üretilecek bir sentez ve medeniyet inşasının da sürekliliğin içinde yenilenen bir gelenek olduğunun bilincinde ender liderlerden biridir.
Sayfa 137 - 99 depremi kastediliyor.Kitabı okudu
Bu bölümde şoka girdim
-Çinli kadını getirin!
İki yasavuldan biri koşarak gitti. Fu-lin’i yargıcıların karşısına getirdi. Fu-lin bu birikmiş insanları, Çatık yüzlü yargıcıları görünce korktu, titremeye başladı. Başyargıcı hemen sorguyu açtı:
-Adın ne
-Fu-lin
-Evli olduğun halde bir Türk onbaşısını ne diye ayarttın?
(….)
-kocam öyle söylemişti,diyebildi.
-Senin kocan bu denli namussuz kişi mi idi?
-Hayır! Namuslu idi amma…
-Ne? Namuslu idi de seni ne diye kötü yola kışkırtıyordu?
-Kocam çok para biriktirmek istiyordu. Akçası olanları beni saldırıyordu. Onlar da kanıp akçalarına veriyorlardı.
(….)
-Onbaşıdan kaç kişiyi ayarttın
-Beş…
Sayfa 89
özgürlük, hiç ummadığımız yerlerde daha gür, daha görülür halde yapraklanacak..
Sayfa 110Kitabı okudu
Prof. Dr. Afet İnan, 9 Ekim 1959 tarihli Hayat Mecmuası'nda, bu olayı şu başlıklı yazıyla duyurur:
" Rumelihisarı'nı Üç Türk Kızı Restore Etti"
"Türkler, eskiden yazılı kültür ve
dolayısıyla tarihi bir arşivleri olmadığı için, göç ettikleri coğrafyalardaki kayaların üzerine mantık ve düşünce sistemlerini, yaşayış tarzlarını, inançlarını, aile ve boy tamgalarını,
kazımışlardır. Rus bilim adamlarına göre Sibirya Irkutskdaki Türk kaya resimlerinin tarihi MÖ 14-12 bin arasındadır..."
Çünkü Malkoçoğlu Türk gençliğinin tarihiydi. Onun kahramanıydı. Ona aitti. Ben de bir savaşçıydım.
Sayfa 58Kitabı okudu
