208 syf.
6/10 puan verdi
·
Liked
#OkudumBitti #YüksekÖkçeler #ÖmerSeyfettin Kitap beni taa ilkokul sıralarıma götürdü. Okumayı daha o yaşlarda çok severdim, o nedenle öğretmenim Falaka ve Kaşağı 'yı hediye etmişti var olsun. Birkaç hikayesini daha okumuştum. O zamandan bu zamana hiç okumamışım Ömer Seyfettin. Yazar 36 yıllık kısacık ömrüne birçok eser sığdırabilmiş. Türk hikayeciliğinin kilometre taşlarından ve kurucu isimlerindendir. Yirmi yedi hikayeden oluşan kitaba Yüksek Ökçeler öyküsü adını vermiş. İçinden okuduklarım vardı, okumadıklarım daha çok. Genel olarak güzel bir kitap. Çok etkilendiklerim, üzüldüklerim, güldüklerim var. Bir de dipnotlar olmasa daha iyi olurdu, o kadar çok açıklama var ki, aşağıda onları okumaktan konuya odaklanamıyorsunuz. Velinimet: Tam ders niteliğinde, açlık çeken birinin yükselişini anlatıyor. Falaka : Dayakçı hocanın mini mini çocukları falakaya yatırışı, çok acımasız. Dönemin eğitim sistemi mizahi bir dille anlatılmış. Kaşağı : Ömer ve kardeşi Hasan bir çiftlikte yaşamaktadırlar. Atlarlarla oynamayı seven Ömer, İstanbul' dan gelen özel bir Kaşağıyı kırar ve kardeşinin üstüne atar. Türkçe Reçete Niçin Zengin Olmamış ve diğerleri. Hikaye seviyorsanız okumanızı tavsiye ederim. İyi bayramlar diliyorum, kitapla kalın
Yüksek Ökçeler
Yüksek ÖkçelerÖmer Seyfettin · Kırmızı Kedi Yayınevi · 20205.4k okunma
Cemil meriç
Tam adıyla Hüseyin Cemil Meriç, Birinci Balkan Savaşı sürerken 1912'de Meriç nehri yakınlarındaki Dimetoka'dan Hatay'a göçmüş bir ailenin çocuğu olarak 12 Aralık 1916'da Reyhanlı ilçesinde dünyaya geldi. Cemil Meriç'in kişiliğinde ailesindeki göçmenlik psikolojisinin, doğduğu, çocukluğunu ve gençliğini içinde geçirdiği
Reklam
Otuz İki Yıl Saklanan Öğütler
Üst düzey profesyonel yönetici babadan oğluna derslerle dolu mektup! Arçelik'in eski genel müdürü ve Akkök Holding'in 17 yıl tepesinde oturan Mehmet Ali Berkman'ın oğlu Tunç Berkman'a yazdığı mektubu okudunuz mu? Her yaştan insanlar için çok ciddi öğütler barındıran 19 Ağustos 1990'da yazılan mektubu sizlerle
Sayfa 33
116 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
Türk edebiyatı klasikleri arasına girmiş olan Ahmet Rasim’in bu kitap çocukluk, gençlik zamanlarında yaşadığı dönemin eğitim sistemini anlatıyor. Mahalle mektebi denilen o dönemin eğitim yerlerinde din derslerin yapıldığı fakat ne ailelerin ne de o dönemin- ki bu dönemde pek fark görmemekle birlikte- hocaların kendi zevkleri için çocukları falakaya yatırmaları, sevgi yerine korkunun kök saldığı bir dönemde kendi yaşadıklarını birinci ağızdan iletiyor. Daha sonra Darüşşafaka ya gönderilmesi ve bu iki eğitim sistemi arasındaki farklılıkları gözlemiş olduğunu görüyoruz.
Falaka
FalakaAhmet Rasim · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20193,200 okunma
Siyasetçilerin hepsi birbiriyle danışıklı dövüş içindeler. Bu milleti benimsemekle ilgili problemleri var.Türk ırkı ile derdi olan insanlar bunlar. Karma bir millet yaratma peşindeler. Sağdan soldan toplama kalabalık ile etnik yapının altını oyuyorlar.Siyasal İslam her geçen gün ülkeyi tahakkümü altına alıyor. Toplum ekonomik buhran içinde.Muhafazakar ve seküler gruplar iyice birbirine düşman olmuş durumda ve ufak bir kıvılcımda 80 lere geri dönmemiz an meselesi. Ülkenin tarihi ve doğal güzellikleri yağmalanıyor. Tarım arazileri parçalanıp, yerleşime açılarak kullanılamaz hale getiriliyor. Adalet sistemi işlevini yitirdi.Eğitim sisteminde müfredata yönelik son yapılan değişiklikler ile zihinleri tamamen karanlıkta bırakacak bir yapının temelleri atılmak üzere ve bir on sene sonra bu nesillerin tamamen gözü kör, kulağı sağır olacak. İnanılmaz algı operasyonları etrafta kol geziyor.Tarihin belki de en kirli siyasetinin döndüğü dönem bu dönem.Basın önünde yaratılan ucuz kahramanlık hikayeleri ile milletin gözünü boyuyorlar lakin artık suyun dibi görünüyor.Uçuyoruz kaçıyoruz derken, batıyoruz elhamdülillah.Belki de batmışızdır da bizim haberimiz yok...
Modern ulus devletler, eğitim kelimesinin "eğmek"ten türetilmesini hatırlatırcasına eğitimi "ideolojik bir aygıt" olarak görmüş ve onu değişimin/yabancılaşmanın bir aracı kılmıştır. Mardin'e göre, Türk Eğitim sistemi, köylü, esnaf ve sanatkâr çocuklarının taşıdığı çevreye ait kültürel unsurları bünyesinde eriterek, bunların yerine eğitim görmüş bir vatandaşın taşıması gereken söylem unsurlarını ikame etmiştir: "Bu [söylem unsurları]; milliyetçilikle, devlet kapitalizmine inancı ve Cumhuriyet'in memurlarıyla, genel olarak öğrenim görmüş olanların halkın öncüsü olduklarına inanç olduğu kadar, Batılı terbiyeyi de içine almaktadır"
Reklam
664 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.