On dokuzuncu asrın sonlarına doğru "can çekişen" hasta adamın en zayıf yeri Makedonya'dır. Avusturya - Macaristan İmparatorluğu Selanik'e inmek, Yunanistan kuzeye, Sırbistan güneye doğru genişlemek, Bulgaristan büyümek ister. Sırp, Bulgar ve Rum çeteleri Makedonya dağlarındadır. Çarşılar onlarındır. Refah onlarındır. Türklerin bir kuru efendiliği vardır. Azınlıktaki aydınları, yurtlarında acaba kaç yıl daha kalabilecekleri kaygısında. Osmanlı Avrupa'sı gençliği hep bir tehlike ürpertisi içinde. Bu ortam Müslüman ve Türk çocuğunun vatan ve millet duygularını pek erken uyandırır. Çocuk, peri ve dev masallarından fazla, savaş, göç, zafer ve bozgun hikayeleri dinler. Osmanlı tarihinde "serhad" denen şey, ileri yürüyüşlerin, daima başka yurtlara doğru uzaklaşan müjdecisiyken, artık geri dönüşlerin, gitgide, bir kara haberci kıldığı serhad, sanki bütün Avrupa Türkiye'sinin topraklarına yayılmıştır. Eski hasretler, destan ve türküleriyle, yeni korku, şüphe ve rivayetleri ile, serhad, bütün Makedonya'nın şehirleri ve köyleri içindedir.
Sayfa 29·Kitabı okuyor
Ey Türk gençliği! Birinci vazifen; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek dâhilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklal ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin. Bu imkân ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklal ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde iktidara sahip olanlar, gaflet ve dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri, şahsi menfaatlerini müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakruzaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir. Ey Türk istikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk istiklal ve cumhuriyetini kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.
Reklam
Gençliğe Hitap:
Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk Cumhuriyeti'ni ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
Bu hikâyeden de anlaşılıyor ki, yerli olmayan, milli olmayan güçlere bel bağlarsan, kaba etinin üzerine oturur kalırsın vesselam. Bağlarına taş dolar. Gözlerine yaş dolar. Haçlılar gelir. Bağımızı talan ederler. Avrupa Birliği falan fişman. Hem ne işin var senin Avrupa Birliği ile? Zaten yakında dağılacak. Sen kendi ittifaklarını kurmaya bak. Ey Türk Gençliği! Bağdaş kurma! Kimseden bir şey umma! Ayağa kalk!
Sayfa 60·Kitabı okuyor
Melek Dediğin Beyaz Olur
223 syf.
7/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Kitabın asıl adı Professor Unrat oder Das Ende eines Tyrannen, yani Profesör Unrat ya da Bir Zorbanın Sonu'ymuş. Bu romandan uyarlanan 1930 tarihli filmin adı “Mavi Melek” (Der Blaue Engel)
Mavi Melek
Mavi MelekHeinrich Mann · Can Yayınları · 199170 okunma
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.