Ablama elbise al dedim ve kız Muazez Ersoy sahneye çıkıyor sanki aq Türk sanat musikisi sanatçısı oldum.
Ruhun mu daralıyor, Türk sanat musikisi dinle :)
Reklam
Bizim sahib çıkamadıklarımız başkalarının cevheri olmuş
Yani Türklerin kendi mûsikilerini "ilkel" bulup Bati mûsikîni benimsemeye çalişmalarina karşılik Araplarin-millî zevklerine göre değiştirdikleri-Türk asilli sanat mûsikilerine hep daha fazla sahip çıkip orkestral yönde geliştirmeye ve film sanayinin hizmetinde kullanmaya başlayacakları yıllara kadar.
Osmanli mûsikîsinin Arap ülkelerinin elit sinıfinca tanınmasında, bu ülke lerin sanat merkezlerine İstanbul'dan giden sanatkârlar kadar, XV. yüzyıldan itibaren kurulmaya başlanan mevlevihanelerin de büyük rolü vardir. Sadece Arap ülkelerinde değil, Müslüman nüfusun yaşadığı Yugoslavya, Macaristan, Yunanistan ve Bulgaristan gibi ülkelerde de, Osmanhı mûsikisini Avrupa'ya tanitan Mehterhane'nin görevini mevlevihanelerin üstlendiği söylenebilir
152 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 8 hours
Ah be Semiramis!
Yeşilçam filmi tadında, acı ve kederin yoğun olduğu bir hikayeydi. Yanımda annem olmasa ağlayacaktım. İstanbul ve Anadolu güzel bir şekilde işlenmişti. Hikaye çok akıcıydı. Mustafa Kutlu’nun okuduğum hikayeleri içinde bu hikaye daha düz bir hikayeydi. Farklı kelime veya terimler çok yoktu.(Olmasını seviyorum) Makam ve türk sanat musikisi örneklerini tek tek yazmış.Hepsini dinlemedim tabi. Ama yazması kitaba bir hava katmıştı… Kader konusu işlenmiş biraz da. Kemancı Kenan’a üzülsem de en çok Sadullah’a üzüldüm… Ah be Semiramis ne suçu vardı ki yavrucağın!
Tirende Bir Keman
Tirende Bir KemanMustafa Kutlu · Dergah Yayınları · 20153,977 okunma
kendin için ne yaptın.
“Ya, ben okulu bitirdim. Annem çok isterdi”. “Mühendis oldum. Babamın istediği şeydi”. “O semtten ev aldım. Eşim o semti çok severdi”. “Sen mühendis adam oldun artık, bir arabaya binmelisin dediler, bir araba aldım. Bu model sana yakışmaz dediler, filan model arabaya yöneldim. “Ve hatta dediler ki sen arabesk mi dinliyorsun, yakışır mı sana? Sana yakışacak olan Beethoven, Vivaldi, Mozart, Türk sanat musikisi…”. “Ya ben hiç kendim olamamışım”. Ödev veriyorum arkadaşlarıma: “Git, bir hafta düşün, hayatta kendin için yaptığın beş şeyi getir.” Birçok arkadaşım getiremedi. Evet, nasıl oldu da bu arkadaşlar veya bizler, dış odaklı bir yaşama yöneldik?
Reklam
89 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.